Samsunspor'un geçen sezonu ile bugünü arasındaki farkı sadece Aytaç Sulu transferi üzerinden dahi açıklarım. Aytaç Sulu gibi bir futbolcuyu Almanya'dan direkt olarak TFF 2. Lig'e getirebilmek büyük işti. Tabii bu transferi fazlasıyla maddi detaylar üzerinden konuşabiliriz. Samsunspor'un büyüklüğü ve mevcut vizyonu bir yana, maddi kaynakları da ligdeki diğer takımların üzerinde.
Haliyle de 2 yıldır çok ciddi yatırımlar yapabiliyorlar ve transferde agresif hareket ediliyor. Aytaç Sulu gibi çok önemli isimler geçtiğimiz sezon takıma katıldı. Yetenek olarak ligin en iyisiydiler ama o yetenekler saha içindeki mücadeleye yansımadı. 2. Lig ortamı farklı, bu lig mücadele istiyor. Samsunspor'un geçen sezon atladığı detay bu oldu ve başarısızlık geldi.
Aytaç Sulu gibi bir stoper bugün Süper Lig'de dahi oynardı ama 2. Lig'de yapamıyor. Lüks kalıyor çünkü, gerek kalmamış. Ligin dinamiklerini bilen isimlerle yola çıkmak sizi öne atıyor. Bu yıl da öyle yapıldı işte. Ligin dinamiklerini bilen isimlerle yola çıkılarak başarı elde ediliyor. Çılgın bir Manisa FK performansı izlemesek mevcut görüntü daha da rahat ilerleyecekti.
Samsunspor şu performansında, geçtiğimiz sezon ki liginde daha rahat bir performans gösterebilirdi. Bu sezon ise Manisa FK gibi bir rakip var ve kolay kaybetmiyorlar. Gerçi onlar da son haftalarda sallanmaya başladılar ve puan kayıpları geliyor. Samsunspor liderliğe yükseldi ve rakibin dengesini büyük oranda bozdu diye düşünüyorum. Bu noktadan itibaren liderlik bırakılmayacaktır.
İrfan Buz'un hakkını veriyorum. Bu ligin ayarlarında bir takım kurdu ve sezon başı hazırlığının da mevcut konumda büyük emeği var. Israr edilse ve sabredilse başarılı da olabilirdi. Sorun şu, sabredecek zaman yok. Samsunspor'un bir an önce bu ligden yükselmesi gerekiyor. 2. Lig bataklık gibi, buradan yükselmek o kadar zor ki. TFF 1.Lig'de bu kadar zorlanılacağına inanmıyorum.
Lidere ihtiyaç vardı, o isim de Ertuğrul Sağlam. Hocanın son yıllarda kariyeri ne kadar kötü ilerlese de Samsun için büyük değer. "Nerede kalmıştık" hikayesinin bir benzerini de burada yazabilir. Hocanın da böyle bir birlikteliğe ihtiyacı vardı. Çağın gerisinde kaldığına inanıyordum, son yıllarda çok da başarısız ilerledi ama Samsunspor'un dinamiklerini iyi biliyor.
O liderliği de takıma yansıdı ve ortaya müthiş bir kimya çıktı. Ocak ayındaki transferleri önemsiyorum, yine ligin ayarlarında iyi isimler geldi. Ayrıca o isimleri bir sonraki sezonun hamleleri gibi de düşünebilirsiniz. Doğru da bir futbol var. İç sahada daha baskın ve iyi futbol beklersiniz ama bu lig fazlasıyla deplasmanlara bakıyor. Deplasmanda da sonuç almak önemli, iyi futbol 2. planda.
Samsunspor'un da deplasmanlarda iyi bir savunma takımı oluşu önemli. Sık sakatlıklar yaşanıyor, özellikle de stoper pozisyonu sürekli rotasyon halinde ama görüntü değişmiyor. Takımın felsefesi doğru ve ligin en iyi kalecisine sahip. Rakibin üstün görünmesi ve üzerinize gelmesi aldatıcı olmasın, pozisyon verilmiyor. Topa sahip olma felsefesinden uzak, daha direkt bir oyunla da kontrayla sonuca gidiyorsunuz.
Atabey Çiçek'in 19 maçta 8 golü var ama onu konuşmamız gereken nokta ön alandaki baskısı ve pres gücü. Bahattin Köse ise sol kanada biraz daha yakın oynatılarak 17 maçta 15 gol oldu. Direkt oynuyorsun ve savunma arkasına sarkan isim o. Ön alan mücadele ediyor, takımı İlyas Kubilay Yavuz yönlendiriyor ve takım bir anlamda onu da taşıyor. Samed Kılıç mesela, yine büyük bir yetenek ama bu ligde tutunamadı. Gökhan Alsan / Ferhat Çulcuoğlu gibi isimler ise daha doğru profiller. Şimdi bir de Muhsin Yıldırım geldi ki tam bu ligin savaşan orta sahalarından.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder