11 Nisan 2020 Cumartesi

Sneijder'in o dönemdeki liderliğini ve sürükleyiciliğini özlüyorum


Sneijder'in Galatasaray formasıyla birçok iyi sezonu var. "Yıldız futbolcu" olgusunun altını sonuna kadar doldurdu. 28 yaşındaki Sneijder'i transfer edebilmek de çok çılgın bir işti. Uzun yıllar bu formayı giydi ve son dönemine kadar da en iyisini yapmaya çalıştı. Kazandırdığı büyük maçlar ve şampiyonluklar var. "Şampiyonluk" denildiğinde de 2014 / 2015 sezonunu daha özel bir yere koyuyorum. Bana göre Sneijder'in Galatasaray formasıyla en parlak dönemiydi.

2013 / 2014 sezonunda rakamları daha parlaktı. Toplamda 42 maçta 17 gol 9 asisti vardı ve bu gollerin 2'si, asistlerin de 1'i Şampiyonlar Ligi'nde geldi. Juventus karşısında turu getiren adam. Mancini'nin 4-3-3'ünde sol tarafta kendine iyi bir yer bulmuş ve takımın önde gelen isimlerinden oldu. Belki şampiyon olamadık ama Sneijder için parlak bir dönemdi. Şampiyon olamamanın da birçok nedenleri var, o ayrıca konuşulacak bir konu.

Galatasaray'a ilk transfer olduğu dönem ise fizik olarak hazır değildi. Ligin ilk yarısını neredeyse hiç oynamadan geçti ve bir anda kendini ateşin içinde buldu. Yine de iyi işler çıkardığı, goller bulduğu maçlar oldu. Orduspor, Karabükspor ya da Real Madrid maçı gibi. O dönem Sneijder için 4-4-2'den 4-1-2-1-2'ye dönmüştük. O da iş gören bir düzen oldu ama Sneijder'in asıl parlayışını bir sonraki sezonda bekliyorduk ki bunu da yapmıştı.

2014 / 2015 sezonunda ise Sneijder'i sadece takımın 10 numarası olarak görmemek gerekiyor. Liderlerden biriydi. O dönem Selçuk İnan, Burak Yılmaz ve Muslera gibi baskın karakterlerin arasında o da sivrildi. Saha içindeki lider de zaten oydu. Sonraki yıllarda bu liderlik durumu "futbolcu ve teknik adam getirip götürmeye" gitse de o sezon için oldukça değerliydi. Futboluyla da zaten belki de sezonun en iyi ismiydi.

44 maçta 14 gol 7 asisti vardı. Bu gollerden 10 tanesi de ligde geldi. Prandelli'nin onu 6 numara gibi kullanmaya çalıştığını dahi görmüştük. Hamza Hamzaoğlu ise göreve geldiğinde, Sneijder'i ilk etapta 4-2-3-1'in sol kanadı yaptı ve Burak Yılmaz'ı forvetin arkasına çekti. Doğru bir hareketti. Böylelikle Burak Yılmaz'ın üzerindeki ofsayt baskısını yıktı ve onu geri döndürdü. Sneijder de maç içinde kendini sol tarafa çok fazla attığı için onun adına sorun olmadı.

Zamanla ise Burak Yılmaz öne, Sneijder 10 numaraya ve sol kanata da Yasin Öztekin geçti. Sol bek Telles'i de düşünürsek sol tarafta oluşan o üçgen şampiyonluk yolunda saha içindeki en büyük farkımız oldu. Sneijder'in takımı yükselttiği dönem. Yasin Öztekin'in çıkışında büyük imzası vardır. Yine kendini biraz daha sola atardı ve merkeze doğru kat ederek şut açısını bulurdu. O şutlarla da kazanılan birçok maç var.

33. haftada oynayacağımız Beşiktaş maçı öncesinde "henüz Beşiktaş'a gol bulamadın" sorusuna, "haftaya görüşürüz" mesajını verdiği zamanlar. Beşiktaş'a golünü de attı ve bir anlamda şampiyonluğu getirdi. O liderliğini ve sürükleyiciliğini özlüyorum mesela. Gerçek anlamda bir yıldız futbolcuydu ve o dönem için de formanın hakkını sonuna kadar veriyordu. Mücadelesinden ödün verdiğini de düşünmüyorum. İş iyice "ben buranın sahibiyim" noktasına geldiğinde bozuldu. Çok kötü dönemler de izledik, herkesin pay sahibi olduğu.

7 yorum:

  1. Transferini sabırsızlıkla beklediğim 5 yabancıdan birisidir kendisi günlerce Facebookda webaslanda NTVSpor artık bu iş bitsin diye bekliyorduk:)
    Bana göre de en iyi sezonu 14/15 sezonuydu Sneijder Selcuk Melo iyi bir üçlü oluşturmuştu sonrasında Hamit Selcuk Sneijder özlediğimiz 10 numara hasretini sonuna kadar giderdi o sezonda klas çalımlar frikik golleri jeneriklik goller takim liderliği her sey şey vardı
    Bazıları zamansız der ancak bana gore zamanında ayrıldık artık bitmiş bir Sneijder vardı belkide 1 sezon once parayla bile sata bilirdik
    Kotu yönleri de vardı tabi herkes Arda falan der yabanci sevdasi hep içimizde vardir
    Ancak bilen bilir kendisi Fatih hocanin 2013 ayrilisinda eli olan birisi ..
    Zaten sonradan teknik adam getirmeler oyuncu transfer etmek istemeler teknik adam göndermek istemeler falan bunlari da unutmamak lazım..
    Yinede guzel gecen beraberlik oldu Juventus,Fenerbahce Besiktas Kopenhag Real Madrid ve s guzel anilar yani

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hamzaoğlu'nun 4-2-3-1'i içinde çark gerçekten de müthiş dönüyordu.

      Sil
  2. 15-16 sezonu hariç iyiydi. o sezon ise oranı tam olarak hatırlamıyorum ama rekor düzeyde isabetsiz şutu vardı. her yerden şut atar ve auta gönderirdi topu. tabi başında keskin duran kimse olmadığı için o sezon çok savruk davranıyordu.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Son döneminde de rakamlar kötü değil ama iş takım oyunundan öyle uzaklaşmıştı ki.

      Sil
  3. 13-14'de neden şampiyon olamadık yazısı güzel olur. benim naçizane düşüncem; sebep mancini diyebilirim. daha doğrusu fatih hocayi gönderen ve yerine başka birini getiren ünal aysal asıl suçludur. son 20 yılda türk futbolunda iki defa kırılma anı olduğunu düşünüyorum. fb denizli'de kazansaydi, bizim 4 yıl üst üste rekorunu da çok büyük ihtimal egale eder ve sonrasında da kırardı. aynı şekilde fatih hoca'nin 3. dönemi devam etseydi biz o sezon üst üste 3.şampiyonluğumuzu kutlardik ve ondan sonra da kopup giderdik; hatta ümit özat'in bi açıklaması vardı 2-3 sene önce filan : "eğer aysal, terim'i göndermeseydi gs şimdi 6-7 defa üst üste şampiyon olmuştu" ... neyse ki biz fatih hocanın dönmesiyle o kırılma anını tekrar yakaladık ve umarım virüs vs buna engel olamaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sebep Mancini değil. Bilmediği bir ülkede elinden geleni yaptı, CL'den dahi çıkarttı hoca. O dönem Fatih Hoca yerine kim gelse bu sorunu yaşardı.

      Sil
  4. Gelişi çok uzun sürmüştü günlerce Sneijder haberleriyle yatıp kalkmıştım. O müthiş 4-4-2'yi kendisi için bozduk ama öyle bir profil için değerdi.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir