10 Eylül 2021 Cuma

Bu ayrılık Euro 2020 sonrası gerçekleşseydi, Dünya Kupası adına şansımız olurdu


Bu ayrılık Euro 2020 sonrası gerçekleşseydi, Dünya Kupası adına ciddi bir şansımız olurdu. Euro 2020 performansı bir iflastı çünkü. Çok büyük beklentilerle gitsek de, turnuvanın en kötü takımı olduk. Şenol Güneş ile futbolcular arasındaki bağlar kopmuş gibiydi. Euro 2020 sonrası da, o bağların yeniden bir araya gelmesi imkansızdı. Aynı oyuncu grubuyla devam ediyorsun çünkü, ortada değişiklik yok ki. Demek ki sorun yok diye düşündün, aynen devam ettin.

Şenol Güneş'i, yeniliğe kapalı olması üzerinden eleştiririm. Milli Takım'ın başına geldiğinde, kendisine bir futbolcu havuzu belirledi ve özel haller dışında bunu değiştirmedi. Yeni isimlere kapalı, bazı isimler için ısrarcı ve asla ödün vermeyen bir görüntü. Kulüp takımında gözden çıkmış, 1 dakika dahi şans bulmayan isimler, Milli Takım'a geldiğimizde ilk 11'de. Neden, çünkü Şenol Güneş ezberi. Ödün vermezsen, değişen süreç de seni yer bitirir.

Ralf Rangnick, elimde 3 tane iyi stoper varken, neden sadece 2'siyle oynamak zorunda olayım der. Milli Takım'ın elinde genç ve iyi bir oyuncu havuzu var. Sol bek harici, her bölge olabildiğince alternatif sahibi. Bir yandan da üretiliyor, futbolcular patır patır Avrupa'ya gidiyor. Sen ise işi gücü bırakıp, 8+3'ler peşine düşüyorsun. Bu sadece Şenol Güneş'in değil, TFF'yi yönetenlerin meselesi. Şenol Güneş gitti ve her şey düzelecek diye bir şey yok. Bu işler atamayla olduğundan, çok bir şeyin değişeceğine inanmıyorum.

Şenol Güneş göreve gelirken, hemen hemen herkes hemfikirdi. İyi de başlamıştı ve Euro 2020 eleme gruplarını müthiş geçti. Uluslar Kupası macerası biraz da orayı ciddiye almamakla alakalıydı diyeyim. Dünya Kupası eleme grubu macerası da iyi başlamıştı mesela. Hollanda ve Norveç'i üst üste yenerek başlıyorsun. Sonrasında, kendi sahanda Letonya ve Karadağ maçlarında 2 farklı öne geçmene rağmen, maçlar berabere bitiyor. Hollanda deplasmanında ise varlık dahi göstermeden, 6 tane yiyorsun. Arada fiyasko bir Euro 2020 de varken, hayal kırıklığının boyutu büyük oluyor.

Bundan sonra ne olur dersek. Bu işler atama ile yürümese, eldeki genç ve iyi çekirdeği, en modern kurguyla yönetebilecek bir yabancı teknik adam gelsin isterim. Maalesef bu işler atamayla olduğu için, Türk hoca gelecektir ve az çok adaylar da belli. Göreve kim gelir bilmem de, geldikten sonra üzerine konuşuruz. Emre Belözoğlu'sundan, Rıza Çalımbay'ına kadar bir yerli liste var. Çok bir şey değişeceğine inanmıyorum, tekrar paylaşmak isterim.

6 yorum:

  1. Okan Buruk için yorumun nedir? Ben de yabancı istiyorum, ama yerli gelecekse de bari Okan Buruk gelsin diye düşünüyorum. Başakşehir şampiyonluğundan dolayı o ezberden de konuşmuyorum hani sırf şampiyonluk için. Belki karakterine daha uygun ve başarılı olduğundan Sergen Yalçın da mantıklı olabilir, ama BJK lobisi izin vermez.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yerli olacaksa, bence en iyi ve tek ihtimal. Emre Belözoğlu da yanında gelir. Güzel tercih.

      Sil
  2. Sergen Yalçın çok uygun bence bu göreve. Federasyon iyi giden takımın hocasının aklını çelmeyi iyi bilir alsınlar Sergen Yalçın'ı :)

    YanıtlaSil
  3. Sergen yalçın bence eldeki malzemeden iyi bir yemek yapan teknik adam cidden çok başarılı olacağını düşünüyorum.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir