3 Kasım 2022 Perşembe

Geçen zaman ki #6; Lippi'nin bile dikkatini çekerken


Yusuf Demir transferine çok yükseldim mesela. 1 sezon öncesinin "büyük wonderkid'i" çünkü. Dünya onu bekliyordu ve Barcelona'ya kadar da yükseldi. Ne kadar düşüşte olsa da, Galatasaray'a gelişi benim için hem heyecanlı, hem de beklemediğim bir hareketti. Akıbeti ne olur, ne zaman kullanmaya başlayacağız bilmiyorum. O yollardan geçmiş bir isim daha Galatasaray'a gelmişti. Galatasaray'a imza attığında inanamadığım, öncesinde kiralık sandığım ama bonservisiyle geldiğini gördüğümde daha da inanamadığım bir transfer.

Bayern Münih altyapısının yıldızı. Herkesin, çok yüksek beklentiler duyduğu bir futbolcu. Bayern Münih'de de küçük yaşlarda, ufak ufak da olsa şans bulmaya başlamış. Bugün olsa mesela, Almanya Milli Takım'ında oynaması adına her şey yapılırdı. Belki yine yapılmıştır, o kısmı bilmiyorum. Biz kendisini, Türkiye alt yaş takımlarında da izliyorduk. Ümit Milli Takım'ın yıldızıydı. Gladbach ve Bielefeld gibi kiralık gittiği takımlar olsa da, 21 yaşında Galatasaray'a transfer olmuştu.

3 sezon forma giydi ve beklentiyi tam anlamıyla karşılayamadı. Yer yer, bulduğu çok fazla şans var. Lucescu onu biraz daha fazla kullanıyordu, Fatih Terim'le ise çok yıldızı barışmamıştı. Çok fazla transfer sirkülasyonu da oldu tabii, sürekli birileri gidip geliyordu. Berkant Göktan da forvet özellikli olsa da, 10 numara ve kanatlarda da oynayabiliyordu. O pozisyonlara bakınca da, önü tıkalıydı. Buna rağmen, özellikle Lucescu dönemi bulduğu forma sayısı gayet iyi.

Fatih Hoca'nın 2. döneminin ilk sezonunda yaşadığı çok ciddi bir sakatlık var. 2. sezonunda da yine sakatlıklarla uğraştığı, kadro dışı kaldığı günler. Hagi de göreve geldiğinde onu pek kullanamadı. Yine de o 2003 - 2004 sezonunda öyle bir maçı var ki, yıldız olan ancak o denli performans verebilirdi. Almanya'da oynadığımız ve 2-0 kazandığımız Juventus maçının bana göre en iyisiydi. Hakan Şükür 2 gol attı da, Berkant Göktan da tüm maçı sürükledi. 4-4-2 gibiydik zaten o maç ve çift forvet oynuyorlardı.

Lippi bile, maç sonunda Berkant Göktan için "vay anasını" demişti. Kreatifliğin dibine vurdu. O kadar seri çalım atıyordu ki. Birkaç kişinin arasından sıyrılıyor, seni öne taşıyor, gol pozisyonu oluşturuyor. Forvet oynayıp, değme 10 numara ve kanata taş çıkaran bir etkiydi. Orada kaldı tabii, sonrası yok. Daha iyi bir Galatasaray performansı olmasını geçtim, tüm kariyerinde de bu etkiye daha ulaşamamıştır. Çok istikrarsız ve sorumsuzdu. Disiplin zafiyeti de, kariyerine engel oldu. Görüp görebileceğimiz en büyük potansiyellerden biri.

6 yorum:

  1. youtube'da yaklaşık yarım saatlik özetini izledim şimdi o maçın :) ilk yarıda mondragon olmasa 5'lik olurmuşuz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mondragon da efsane oynamıştı. Ama Galatasaray'ın 2. yarıdaki oyunu muazzamdı. Maçın adamı Berkant Göktan.

      Sil
  2. çok övünce merak ettim ama berkant ile alakalı hiç bi video bulamadım. potansiyeline bakmak isterdim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu maçın tekrarını bulman lazım. Gol / asist olmayınca, ozete dahil olmamış da, oyun içinde öyle keyifli bir futbolu vardı ki. Lippi de buna değinmişti. Yorumcular, sanki Beckham'i izler gibiydik diyordu sağ kanatta. Bu maçta kaldı tabi :)

      Sil
  3. berkant inanılmaz oynamıştı. çok teknik oyuncuydu çok yazık etti kendine. maçın yıldızlarından biri de petre'ydi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğru, Petre de güzel performans vermişti. Hatta Galatasaray forması ile en iyi maçı dahi olabilir.

      Sil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir