Tüm turnuvaya bakınca, kupa mutlaka Manchester City'nin hakkı. Finale baktığımda, Inter için üzüldüm. Manchester City'e karşı bu kadar savunup, bu kadar pozisyona girebilirlerdi. Manchester City, mutlak favoriydi. Oyuna hakim ve baskın olması bekleniyordu. Inter ise ancak "iyi savunma planı" ile ayakta kalabilirdi. O savunma planını da gösterdiler. İlk yarıda sadece Haaland'ın pozisyonu vardı. 2. yarıda da golü yiyene kadar pozisyon vermediler. 1-0 geriye düştükten sonra, bulabilecekleri bütün pozisyonları buldular. 1-0 geriye düşmeden önce Lautaro Martinez, 1-0 sonrası ise Lukaku ile öyle pozisyonlar harcandı ki. Inter'de Icardi olsa diye başlayan tüm cümlelerin haklılık payı var. Felaket karar alma ve bitiricilik izledik Inter forvetlerinden. Bu kadar iyi savunup, Manchester City'i kilitledikten sonra yakalanan imkanları değerlendirememek. De Bruyne'nin çıkması avantajlarıydı, İlkay Gündoğan'a hiç alan bırakmadılar. Haaland da nefes alamadı. Manchester City'nin tüm hücum kozu ellerinden alınmıştı. 0-0'la ilerleyip, 1-0'ı bulacakları plan işliyordu. Manchester City gergindi, Inter teknik direktörü Simeone Inzaghi daha da gergin. Kenardan hamle yaptıkça, Inter'in o istikrarlı oyunu düşmeye başladı. Finale değil, genele bakacağız. Genele bakınca da, Manchester City ve Guardiola bu kupayı hak ediyor. Guardiola, futbolun başlı başına kırılma noktası.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
bence dzeko'nun çıkması yanlış karardı. yaşlı kurt fırsat bulsaydi affetmezdi. kötü gününde bile olsa o kaçanları yazardı
YanıtlaSilDeğildi, çünkü düşmeye başladı. Lukaku ne olursa olsun güçlü fiziktir, daha hareketlidir.
SilLukaku fizik olarak çok güçlü ama bitiricilik ve takım oyunu katkısı olarak Icardi'den geride.Icardi başka bir seviye.
YanıtlaSilIcardi bence de bambaşka bir noktada. Icardi bence çoğu noktada Lautaro'nun da önünde.
Sil