Tozlanmış parçalı #57; Berkant Göktan

Blog arşivine inersek, Berkant Göktan ile alakalı birçok yazı buluruz. Bu tarz nostalji yazılarının da olmazsa olmazıdır. Tozlanmış Parçalı adı altında bu yazı dizisini tekrar yazmaya başlayınca, Berkant Göktan'ı geç bile andım diyeyim. Gurbetçi transferlerini konuşurken, benim için o ilk olarak anılır. Bir transfere ne kadar inanamazsam, onun da transferine o kadar inanamamıştım. Türk Milli Takım'ını seçmiş olması da başlı başına büyük olayken, ülke olarak kendisinden elde ettiğimiz kazanım yok gibi bir şey.

Bayern Münih çıkışlı bir futbolcu. Çok küçük yaşlarda A takım seviyesine çıkmış ve süre almıştı. O dönemin "wonderkid" diye anılan potansiyellerinden. Bugün için Kenan Yıldız ne ise, o gün için Berkant Göktan belki çok daha fazlasıydı. Bayern Münih'de çıkışı istenilen düzeyde olmayınca, Galatasaray'ın bu transferi gerçekleştirmesi büyük olaydı. Üstelik de bonservisiyle. Bir üstelik daha eklersek, birçok transfer yapsan da, maddi olarak zorlandığın dönemlerden biri.

Beklenti de çok yüksekti haliyle. Galatasaray'daki ilk sezonunun fena geçmediğini eklemek lazım. Potansiyelini belki çok parlatmadı da, en azından iyi bir rotasyondu. Toplamda 30 maça çıktı, bunların arasında Şampiyonlar Ligi maçları da var. 5 gol 3 asist yaptı. Ağırlıklı olarak forvetin arkasında kullanılsa da, 9 numara ve kanatlarda da izledik. Sergen Yalçın'ın sezonu kapattığı günlerde, onun aldığı süre çok daha artmıştı. Lucescu'nun Galatasaray'daki günleri daha uzun olsa, Berkant Göktan'ın kariyeri de daha olumlu şekillenebilirdi.

Fatih Hoca geldiğinde de takım yeniden bir değişim yaşamış, birçok transfer gerçekleşmişti. Berkant Göktan takımda kalmış, sezona da onunla girilmişti. Sonra bir sakatlık yaşadı, geri döndüğünde yedekti. Yine oynamaya başladı derken, uzun bir sakatlık ve sezonu kapattı. Onun adına da Galatasaray kariyerinin kırılması bu oldu. Geniş ve oyuncu kalabalığı var. Hoca da zaten sana belli ki çok sıcak değil. Sakatlık devreye girince, geri dönüş zor. 

2003 - 2004 sezonunda da sakatlık etkileri çok fazla. Galatasaray'da son sezonu. Sezona yine sakat girdi ve formayı alabilmesi belli bir süre aldı. O arada da efsane bir Juventus maçı performansı vardır. Beckham edasıyla oynadı o gün sağ kanatta. Juventus'u 2-0'la geçerken, Berkant Göktan'ın nihayet potansiyelini yansıttığını düşünüyorduk ki, istikrar sağlayamadı. Devamı da kadro dışı, Hagi ile geri dönüş ve bir sakatlık daha yaşayarak sezonu kapatmak.

Galatasaray sonrası da bedelsiz olarak Beşiktaş'a gitti. O dönem onlar da tonla transfer yapmış ve oyuncu kalabalığı içinde kaybolmuştu. Beşiktaş formasını sadece 7 kez giyebildi. Beşiktaş sonrası ülkesine döndü, bir ara yeniden doğar gibi oldu ama kayboldu. Mental açıdan sıkıntılıydı, kazanması zor bir futbolcu. Yeteneğinden kuşku olunmasa da, ciddi anlamda sakatlık kurbanı. Galatasaray'daki 3 sezonunun son 2 sezonuna sakatlıklar damga vurdu.