Milli duyguları özlüyoruz, bu heyecan gerçekten başka. Futbol iklimi, kötü yönetimler gibi etmenler ile bu duygulardan uzaklaşıyorduk. Taktik, teknik taraflar elbette önemli de, Milli Takım fazlasıyla "coşku" ve "heyecan" işi. Montella da ayağının tozuyla bunu sağladı ve 2 net galibiyetle birlikte Euro 2024 biletini aldı. Hatta grubu lider bitirmek adına da büyük avantaj sağlayıp, Euro 2024 grupları adına eli güçlendirebiliriz.
Letonya ne durumda olursa olsun, Türkiye'ye ısrarla ters geliyor. Şu maçı 4-0 kazanmış olsak da, yer yer oldukça zorlandık. Maç başlangıcı iyi değildi. Sonrasında baskıyı iyi kurduk ve ilk yarı bitene kadar birçok pozisyon yakaladık. Montella'yı eleştirebileceğim nokta, Hırvatistan maçındaki kurguyu burada da uygulaması. Kazanan takım bozulmaz, önemli olan sistemdir diye bakabilir de, bu maç hücuma bakıyordu. Başlangıç 11'i ise hücumdan fazlasıyla ödün verdi.
İsmail Yüksek varken, Salih Özcan bu maçta fazlaydı mesela. Sol beki Cenk Özkaçar'la oynamak da hataydı. 2. yarıda yaptığı değişikliklerle doğru noktayı bulsa da, başlangıç 11'i bana fazla kontrollü geldi. İlk yarıya bakınca, Kerem Aktürkoğlu / Yunus Akgün 2'lisinin kullanımı mükemmel. Montella bu tarz kanatlardan harika katkı alıyor. Barış Alper Yılmaz da bence 9 numarayı iyi oynadı. Duvarsa duvar, servisse servis, alan ise alan. Arkasındaki 3'lüyü çok iyi besledi.
İlk yarıda gol gelmeyince, iş bir noktada risk almaya gider. Risk alırken de, kenar hamleleriyle birlikte iş doğru noktaya geldi. Ferdi Kadıoğlu da kötü durumdaydı ama Cenk Özkaçar'ın sahada kalmasını anlamamıştım. Yunus Akgün'ün golü mükemmel. 1-0 sonrası yenen baskı manasızdı, oradan gol yemeden çıkmak fazlasıyla şans. Letonya karşısında böyle bir baskı yememek lazım. Yusuf Sarı gibi hamlelerle birlikte hücum etkinliği arttı ve fark geldi. Sonrasında maçın 4-0'a gelişi de müthiş olay.
O yenilen baskıyı, Letonya'nın bize ters gelmesi diye yorumladım. O algıyı da kırdık artık, bu net galibiyet değerliydi. Montella ayağının tozuyla herkesi ayağa kaldırıp, takımın coşkusunu geri döndürdü. Kuntz döneminde çekilen eziyeti düşünüyorum da, takımın toparlanabilmesi o kadar kolay iş değildi. Şimdi odak liderlik, şampiyonada bunun avantajı büyük. Galler karşısında da kaybetmeyeceğimizi düşünüyorum. Montella'nın bu tarz deplasmanlardaki "önlem" planı değerli. Hırvatistan karşısında sık pozisyona girerek bunu sağladık. Hücum yapımız da tam hocanın kalemi.
Montella iyi hoca ama orada bu hazır ve iyi jenerasyon ile Fatih Terim en doğru adres olacaktı. Euro 2008 de elinde kadro dahi yokken başardıkları ortada zaten Fatih Hocayı şunu yaptı bunu yaptı diye anlatmaya lüzum yok. Şu jenerasyon ile milli duyguları en üst seviyede yaşayan adam orada olmalıydı. Son olarak Montella iyi hoca ama bir Fatih Terim değil.
YanıtlaSilMontella da gayet iyi iş gördü. Elbette Fatih Hoca ile kıyas kabul etmez de, niye kıyas içine girilsin :) Montella, Montella'dır. Bu mantıkla Okan Hoca'yı da yiyelim.
Sil60-75 arası esnaf takımından baskı yedik.75.nci dakikada direğin içine çarpıp girse o panikle ve Letonya nın sadece bize karşı olan anlaşılmaz gücü bir araya gelse neler olurdu düşünmek istemiyorum. Bu Letonya psikozu umarım 20 sene sonra bugün bitmiştir. Bir daha karşılaşmayız umarım keza İzlanda da öyle.Başka takımlar ile eşleşelim artık.
YanıtlaSilBence geri dönülürdü bir şekilde. Ama o baskı cidden korkuttu.
Silkatılmak artık mesele değil. orada iş yapmak gerek
YanıtlaSilAynen öyle. Avrupa Şampiyonasına katılmak bizim gibi bir ülke için sorun olmamalı. Zaten çok sayıda takım katılıyor. Orada iş yapmak lazım.
Silİşin sırrı kapasitesi sınırlı oyuncudan verim almakta. Sametten verim aldığın zaman Ozan ve Çağlar işi sıkı tutmak zorundalar. Yunustan performans alırsan Cengiz formanın garanti olmadığını görür, rehavete asla kapılamaz. Ben Montellanın geleceğini çok parlak görüyorum. İlerde onu İtalya milli takımında görürsek şaşırmam. Bizim topçuların akılları varsa ondan ne kapabilirlerse kapsınlar.
YanıtlaSilHak eden ismi oynatıp, etikete kapılmadığı sürece mutlaka başarılı olacak.. Ben de umutluyum.
Sil