Mancini'nin Juventus karşısındaki 3-4-1-2'sini hatırlayalım

Son günlerde konuştuğumuz tek konu "3'lü savunma ve türevleri". 3-5-2 veya 3-4-1-2'yi zorunluluk olarak görüyorum. Bu formasyona dönmek için de, Icardi'nin dönüşü beklenmemeli, bir an önce işe başlamalı. Gerçekleşen transferler ve eldeki futbolcuların profili üzerinden bu formasyonu oynayacağımızı düşünüyorum. 3'lü savunma ve Galatasaray deyince de akla ilk olarak gelen isimler Mancini, Prandelli, hatta Tudor gibi teknik direktörler. Hangisi başarılı oldu dersek, Mancini için "kısmen" derim. En azından Juventus karşısında istediğini aldı ve takımı 2. olarak Şampiyonlar Ligi grubundan çıkardı.

O gün oynanan 3-5-2, plan dahilinde değildi. Maçına göre bir kurguydu. Mancini, ağırlıklı olarak 4-3-3 oynadı. Sneijder'in sol kanatta "oyun kurucu" profiliyle oynadığı bir formasyondu. Bugün düşünülen 3-5-2 ise plan dahilinde. Belki gün sonunda akla geldi ama transferler bu yönde gerçekleşiyor. Mancini dönemi forvet rotasyonu güçlüydü, bugün ise şimdilik kağıt üzerinde de olsa tarihin gördüğü en iyi seviyelerden birinde. Burada esas olan, Icardi ve Osimhen'i bir arada, en verimli şekilde kullanmak. Bunun da yolunun 3-5-2 ya da 3-4-1-2 olduğunu düşünüyorum.

Mancini dönemindeki 3'lü denemesinin plan dahilinde olmadığını söyleme sebebim, stoper rotasyonunun bu oyuna uygun olmaması. Hakan Balta ve Dany gibi isimler bu kadroda görünmese de, 3'lü savunmada oynayabilirlerdi ama istenilen kalitede değiller. Hakan Balta, iyi bir pasördü ama ağırdı. Bugünün Abdülkerim Bardakcı'sına benziyordu diyelim. Dany ise hızlıydı ama top tekniği tartışılırdı. Gökhan Zan da ağır bir stoper, Semih Kaya hamleli ve mücadeleci ama ötesi yok. Chedjou da top tekniğiyle öne çıksa da, o da ağır stoper. Sayısal anlamda isim çok da, yeterli değillerdi. 

Bir de bugünün stoper rotasyonuna bakalım. Davinson Sanchez, hız ve top kullanımı noktasında Avrupa'nın en iyilerinden biri. Nelsson, 3'lü savunmanın merkezinde bence müthiş bir savunmacı. Abdülkerim Bardakcı, belki ağır ama biraz kendini hatırlasa tam olarak bu kurgunun stoperi. Kaan Ayhan, kariyerinin çoğunu 3'lü savunmada oynayarak geçirdi. Jakobs'u sol stoper gibi kullanabilirsin, hız ve fiziğiyle ciddi katkı sağlar. Metehan Baltacı'nın da potansiyeli var, bence iyi bir alternatif. 3'lü savunma düşüncesi biraz da bu savunmacılara bakarak konuşuluyor. 

Melo / Selçuk İnan müthiş bir 2'li, Eboue ve Riera da 3'lü savunma beki için ideal. Sneijder, Drogba ve Burak Yılmaz'la da kadro tamamlanıyor. Şimdi de elinde Osimhen ve Icardi var. Torreira / Sara da bence iyi 2'li. Melo da olsun isterdim ama böylesi de başına nadir gelir. Jakobs, Jelert ve Barış Alper Yılmaz'ın da 3'lü savunmalar adına ideal kanat bekler olduğunu söyleyebilirim. Sol kanat bek ve orta sahaya hamle yapılırsa, alternatifleriyle birlikte her şey hazır olacak. Galatasaray'ın 3'lüye dönmesiyle birlikte yükselteceği çok sayıda isim var. Bu kurguya yakınız, profiller uyuyor. Osimhen ve Icardi'yi olmazsa olmaz gördüğümüz için de onları en verimli kılacak formasyondan devam etmeliyiz.

Inter bu formasyonu oynuyor ve biz de oynayabiliriz. Inter'de elbette fark yaratan bazı isimler var ki, bizde yok. Hakan Çalhanoğlu ve Dimarco gibi isimler onlar da. Zaten bire bir kopyalamayacaksın, benzerini oynayacaksın. 3'lü oynayan takım çok. Atletico Madrid de benzer bir oyunu oynuyor. Okan Hoca'nın Inter ile ilgi alakasını düşünerek, bu formasyonu uzun zamandır düşündüğüne inanmak istiyorum. Hatta İtalya'ya gidişi de bence transferle alakalı değildi. 3'lü savunma için arayışı vardı, birileriyle görüştü, fikir aldı. Şu formasyonun adımlarını görmek için sabırsızlanıyorum.