Bunun ülkemizde değil de, dış basında konuşuluyor olması da bizim ayıbımız

The Guardian'ın Galatasaray - Tottenham maçı öncesi yazısı oldukça hoşuma gitti. Galatasaray'ın değişen vizyonundan ve özellikle Sara transferinden söz ediliyor. Championship, bir anlamda Premier Lig'in arka bahçesi. Orada parlayan birçok isim, çok iyi rakamlara Premier Lig'e transfer ediliyor. Sara da bu kadar istikrarlı ve Championship'te yılın 11'lerine girerken, bu transfer için Premier Lig'i çalımlamak önemli. Geldiği gün bonservisi eleştirilirken, bugün ise rakamın azlığından söz ediliyor. Her açıdan transfer başarısı yani. Jakobs'u da buraya dahil ediyorum ve bu tarz 24 / 25 yaşındaki futbolcular adına ödenen bonservise acımayacaksın. Hem direkt performans alıp, hem de sonraki satış noktasında çok daha büyük rakamlar kazanabilirsin. Değişen ve gelişen bu zihniyeti önemsiyorum. The Guardian'ın yazısını da paylaşmak isterim.

"Türkiye'nin altın nesli yerel akademilere çok az şey borçlu ancak gelecek hafta Tottenham ile karşılaşacak olan Galatasaray en azından yüksek gelirli tecrübelerden uzaklaşmaya başlıyor...  

Gala, mevcut kadrolarında çok sayıda iyi maaşlı tecrübeli oyuncu bulundururken; (Icardi, Michy Batshuayi, Hakim Ziyech, Dries Mertens) kulüpte yeni bir zihniyetin başlangıcı var. Galatasaray'ın gençlik akademisinden oyuncu olarak gelen ve 2002 Dünya Kupası yarı finaline ulaşan Türkiye kadrosunda yer alan Teknik Direktör Okan Buruk, bu değişimin merkezinde yer alıyor ve 2022'de kulübe döndüğünden beri takımını üst üste şampiyonluklara taşıdı.   

Pazartesi gecesi Beşiktaş'a karşı 2-1'lik derbi galibiyetinin ardından Galatasaray, Süper Lig'de yine sekiz puan farkla zirvede yer alıyor ve şu ana kadar oynadığı 10 maçta yenilmedi.  

Galatasaray'ın bu sezonki tartışmasız en önemli oyuncusu, Ağustos ayında Norwich'ten yaklaşık 20 milyon sterline transfer edilen ve Galatasaray'ın yüksek kazançlı tecrübeli oyunculara olan bağımlılığını azaltmak için yeni bir bilinçli çabanın parçası olan Gabriel Sara oldu.  

Championship'te olduğu gibi Sara, şık sol ayağı ve ölümcül duran top paslarıyla takımının baş yaratıcısı oldu ve 25 yaşındaki oyuncu, Beşiktaş'a karşı yaptığı iki gol pasıyla sezon boyunca toplam gol sayısını beşe çıkardı. Bu sezon Süper Lig'de ondan daha fazla gol attıran oyuncu yok. Ayrıca takımda Osimhen gibi bir de dünya yıldızı bulunuyor...  

İster yurtdışında parlayan Türk milli oyuncuları, ister Süper Lig'de parlayan beklenmedik yabancı oyuncular olsun, Türk futbolunun sesini bir kez daha duyurmasını görmek büyüleyici!"

Mertens gibi isimler alınmasın asla diyemeyiz. 37 yaşına geldi, 2.5 sezondur burada ve hala üst seviyede futbol oynuyor. Icardi transferi de vitrinin mesela, ona verilen paraya da acımazsın. Ziyech, Zaha, Oliveira gibi transferleri eleştirmek lazım. Bonservis az ya da yok gibi görünse de, hem yaş haddi var, hem de yıllık ücretler kabarık. Bu tarz futbolcuları bir arada tutarken, kaliteyi yükseltmiyorsunuz. Futbol fazlasıyla mücadeleye dayanmakta. Kaliteyi Sara gibi isimlerle de yükseltebilirsin, diğer yandan asker diye nitelendirebileceğin futbolcu sayın da artmış oluyor. Mücadeleden ödün vermiyorsun, bunu kaliteyle harmanlıyorsun. Sara, Jakobs gibi isimler bu tarz transferler. Bunun ülkemizde değil de, dış basında konuşuluyor olması da bizim ayıbımız.

Sara da Galatasaray ile vitrine çıktı. Avrupa Ligi'nde gösterdiği performans da değerli olacak. Brezilya Milli Takım'ı düşük ihtimal olsa da imkansız değil. Türkiye'ye genelde bakmıyorlar ama o havuzun içinde konuşuluyor olması önemli. Yükselişi mutlaka devam edecek ve sonrasında takımda nasıl tutabiliriz sorusu gelecek. Sara gider, yeni bir yatırım gelir. Fırsat transferleri her zaman baki ama bu transfer politikasını devam ettirmemiz gerekiyor. Okan Hoca da eminim ki bunun tadını aldı ve devam ettirecek. Bir artı da İbrahim Hatipoğlu için olsun, çünkü gün sonunda boş transfer yok. Geçen sezona bakın, yeni transferlerden istikrarlı katkı alınamadı. Çok hakkı verilmiyor, hatta yaz boyu eleştirdik durduk ama gün sonu alınan sonuç oldukça iyi.