Avrupa Ligi'ni kazanmak ütopik bir ihtimal değil

Bir istatistik firmasının, Avrupa Ligi'ni kimin kazanacağına yönelik ihtimalleri bu şekilde. Galatasaray, yüzde 6 ile 7. sırada. Şampiyonlar Ligi'nden herhangi bir takımın düşmeyeceği ortamda, Avrupa Ligi'ni kazanmak ütopik bir ihtimal değil. Evet çok zor ama ihtimal var. Rakipler bunlar işte. Favorilerden biri olan Tottenham'a karşı oynadığımız futbolu da izledik. Belli oranda rotasyon yaptılar, eksikleri vardı ama sahadaki takım da fazlasıyla iddialıydı. Biz de oynadığımız oyunla "iddiamızı" gösterdik. İlk 8 için favorilerden biriyken, şu an kupa için o noktaya geldik. Önce ilk 8'de yer alacağız, sonra en az 2 net transfer yapıp, Avrupa Ligi'ni iyice hedef haline getireceğiz. Şu an lig aşamasında 10 puanla 3. sıradayız. Henüz mağlup olmadık ve kalan maçlara bakınca da "kaybetmeme" ihtimali güçlü.

RFS maçındaki kayıp mutlaka üzüyor, şu an 4'de 4 olabilirdik. Fikstürü ilk gördüğümüzde, Tottenham maçı berabere bitebilir, ilk 3 maçı kazanabiliriz diyorduk. Şu an hedef dahilinde ilerliyoruz. Elfsborg ve Tottenham maçını bu kadar iyi oynayıp, tek farklı ve son anlarında zorlandığımız galibiyetler biraz düşündürüyor. Bu sorunu kendi ligimizde yer yer yaşıyoruz. Bitiriciliği biraz daha keskinleştirebilsek, işler eminim ki çok daha kolaylayacak. Önümüzde AZ deplasmanı var, Fenerbahçe karşısında rakibi izledik. Net favori olduğumuzu düşünüyorum. Genç ve tempolu bir takım ama kalite olarak arkamızdalar. Malmö deplasmanı soğuk kış şartları ve bu tarz takımlara karşı zorlanmamız itibarıyla mutlaka kolay olmayacak ama kaybetmeyeceğimizi düşünüyorum. Dinamo Kiev maçında yeni transferleri listeye yazabilmiş olacağız (en kötü ihtimalle Sallai olacak), elimiz daha rahat. Ajax deplasmanı öncesi lig aşamasında ilk 8'i garantilememiz gerekiyor. Sıralamanın bir önemi yok, ilk 8 önemli.

Lig aşamasında bana göre en formda takım Lazio. X turda karşımıza geldi diyelim, kesin elendik diye kim diyebilir? Şu ligde gözüne kestiremeyeceğin hiçbir favori yok. Keşke Şampiyonlar Ligi'nde olsaydık da burayı konuşmasaydık ama Avrupa Ligi'ne gelmişken hedefi büyütme olanağı yakaladık. Okan Hoca'nın 3. sezonu, artık sıra Avrupa'da. Fatih Hoca da 96 - 2000 döneminin 3. sezonunda Avrupa'da iyi iş başarmış ama statü kurbanı olmuştu. 4. sezonunda da Uefa Kupası geldi. Okan Hoca'nın da eminim ki en büyük hedefi Avrupa ve orada bir şey başarmadan, Galatasaray'da misyonunu bitirmeyecek. Lig aşamasını ilk 8'de bitireceğiz, sonrasında Mart ayına kadar Avrupa olmayacak. Ara transfer dönemi doğru geçip, az buçuk da kura şansı yakalarsak önümüz açık. Söylediğim gibi şu ligde gözüme kestiremeyeceğim hiçbir rakip yok. Favorileri sayabiliriz ama ağır favori diyebileceğim bir rakip görmüyorum. O favorilerden biri bence biziz.

Güzel olan taraf, son 2 maçta yeni transferleri kullanabilecek olmak. Ocak ayında oynanacak bu maçlarda, yeni transferlerinizi listeye ekleyebiliyorsunuz. 1'i Sallai desek, 2 transferlik hak var. Arias ve sağ bek / stoper alternatifi bir ismin takıma katılmasını bekliyorum. O gider, bu gelir üzerinden sirkülasyon kovalayanlar var ama listeniz ne kadar boşalırsa boşalsın, sadece 3 yeni isim bildireceksiniz. 2-3 ismin ayrılığını ben de bekliyorum ama sayı artmaz. Transfer sayısı de aynı şekilde. Maksimum 3 isim gelir, sadece 2'si kadroda yer bulabilir. 1'i de kendi ligimizde kullanılır. Profil ve hatta isimlerin az çok belli olması da beni umutlandırıyor. Ocak ayında nokta atış gerekecek. Aurier, Vinicius gibi isimlerle artık olmayacak. Gerekirse bonservis harcanacak ve nokta atış göreceğiz. Ayrıca bu hamleleri de Ocak ayının sonlarında değil, ilk haftasından bitireceğiz. Dinamo Kiev maçında transferleri bitmiş bir Galatasaray'ı sahada izlemeliyiz.