24 Mayıs 2009 Pazar

Yaşlanmayan Eldiven {Rüştü Reçber}

Bana sorarsanız Türk futbolunun gelmiş geçmiş en büyük kalecisidir. 36 yaşına gelmesine rağmen Beşiktaş'ın bu sezonki iyi gidişinde büyük payı olan, tecrübesiyle hala birşeyler veren, müthiş profesyonel ve bu yaşta dahi Milli Takım'ın vazgeçemediği isimlerdendir. Türk futbolu malesef iyi kaleciler yetiştiremiyor ülkemize gelen kaleciler genelde yabancı. Rüştü Reçber bu dengeyi bozmuştur bu yaşta dahi şu an Türkiye'de oynayan en iyi kalecidir. Fenerbahçe'de Volkan Demirel ve Serdar Kulbilge'nin arkasında üçüncü kaleciliğe düşmesine anlam verememiştim iyiki Beşiktaş'a gitti diyorum ve bu gidişle rahat 2-3 sene daha oynar. Van Der Sar'la bu yaşta Manu sözleşme yenilemek istiyorsa Rüştü ile de Beşiktaş yola devam etmek isteyecektir. Arkasında Hakan Arıkan var o da yetenekli ama Beşiktaş kariyeri şanssızlıklarla başladı onun içinde Rüştü büyük bir idoldür. Sadece onun değil kaleci olmak isteyen tüm Türk kaleciler için.

Rüştü Fatih Terim'in keşiflerindendir. Onu zamanında Antalyaspor'da bulmuş ve Milli Takım'a almıştır. Hatta bulduğu genç futbolcuları Milli Takım'da olduğu dönemde üç büyüklere sunmuş ve Rüştü'nün Fenerbahçe'ye transfer olmasını sağlamıştır. Fenerbahçe'de Engin İpekoğlu'nun yedeği olarak başlayan Rüştü Engin İpekoğlu'nun sakatlığı sonrası ondan kaleyi devralmış ve bir daha bırakmamıştır. Fenerbahçe'de aralıksız 9 sezon oynayıp 270 maçta kaleyi koruduktan sonra Barcelona'ya transfer olmuştur. Bir Türk futbolcunun ulaştığı en büyük noktadır bu. Hatta Laporta'nın başkanlık vaadleri arasında Rüştü'de vardı. Bu bile büyük gurur verici olay. Barcelona'da yabancı kontenjanına takıldı ve mecburen yedek kaldı. Avrupa maçlarında ve Kupa maçlarında kalede Rüştü yeralıyordu. Aslında birinci kaleci görünmesine rağmen kontenjandan ötürü kaleyi Valdes devralmıştı. Ligde bulduğu şansları iyi değerlendiremeyince Rüştü sezon sonunda Fenerbahçe'ye geri döndü. Ben Rüştü'nün üzerinde durulsa Valdes'den daha iyi olduğunu düşünüyordum o zamanlar. Sonra AB vatandaşı statüsünü almasına rağmen Barcelona'ya geri dönmedi. Fenerbahçe'de 3 sezon daha oynadıktan sonra Beşiktaş'a transfer oldu. İki sezondur Beşiktaş'ta forma giyiyor ve önemli işler yaptı.

Fenerbahçe'nin simge ve idol isimleri arasına girmesine rağmen Pendikspor maçından sonra kendisine yapılanlar affedilecek şeyler değil. Arabasının içinde tartaklanmıştı. Hani diyorlarya Galatasaray vefasız eski isimlerine karşı diye Rüştü'ye bu yapılanlardan sonra ve Fenerbahçe'den ayrılma sürecinde de Fenerbahçe ne kadar vefalı soru işaretidir. Kaptanlığı bu olay neticesinde bırakmıştı ve bir daha kaptanlığı kabul etmemişti. Ayrıca Rüştü Fifa tarafından dünyanın en iyi kalecileri arasında da gösterilmişti. 

Milli Takım'ın da vazgeçilmez isimlerinden birisi oldu. 119 ile Milli Takım'da en çok forma giyen oyuncudur. 1996 Avrupa Şampiyonası, 2000 Avrupa Şampiyonası, 2002 Dünya Kupas, 2003 Konfederasyon Kupası ve 2008 Avrupa Şampiyonasında yer almıştır. 2002 Dünya Kupası'nda gösterdiği performansla turnuvanın Kahn'dan sonra en iyi kalecisi seçilmişti ve dikkatleri bu turnuvadan sonra üzerine çekti. Barcelona'ya transfer sürecide zaten bundan sonra gerçekleşti. Rüştü Fenerbahçe ile 4 lig şampiyonluğu, Beşiktaş ile bir Türkiye Kupası, 2002 Dünya Kupasında üçüncülük, 2003 Konfederasyon Kupasında üçüncülüj ve 2008 Avrupa Şampiyonasında da üçüncülük kazanmıştır. Kendisi Milli Takım'ı bırakmasına rağmen Fatih Terim tarafından yeniden Milli Takım'a çağrılmıştır. Ayrıca 2002 yılında Uefa tarafından yılın kaleciside seçilmiştir. Yani Rüştü'nün başarılarını yazmakla bitiremiyoruz. Yaşan efsane diyebiliriz onun için.

Rüştü'nün lider özellikleri ön plandadır. Geriden oyunu iyi okur ve defansı buna göre yönlendirebilir. Cepheden iyi kalecidir ve eski zamanlarında birebirde de çok etkiliydi. Refleksleride çok iyiydi özellikle 2002 Dünya Kupasında inanılmaz toplar çıkartıyordu. Yaşlanmasına, biraz yavaşlamasına rağmen Rüştü şu yaşta hala en iyi kaleciyse vay Türkiyem diyorum. Türk kaleci olarak sadece Volkan Demirel'i sayabiliyorum o da Rüştü'nün yarısı değil bence. Yine keşke Galatasaray'da oynasaydı dediğim isimlerden biriside Rüştü'dür. Fenerbahçe'de oynadığı dönemde saygı duyduğum yegane isimlerlendi. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir