26 Ağustos 2009 Çarşamba

Diyarbakır'daki Futbol Dramı

Pazartesi akşamı oynanan Diyarbakırspor-Fenerbahçe maçında çıkan olaylar vardı hepimizin malumu. O olaylarla ilgili Sportif Cümleler ekibi olarak yazı yazmayı planlamıyorduk. Çünkü gerek Burak gerekse ben Galatasaray'lı olduğumuz için ne desek rakip takım taraftarları tarafından yanlış anlaşılacak ve kör fanatiklikle suçlanacaktık. Objektif tarafımız sorgulanacaktı yine. Fakat Diyarbakır'daki olaylar pazartesi gecesinde kalmadı dalga dalga büyüyerek 2 günde Galatasaray'dan İspanya'ya kadar bir çok mecrayıda içine aldı malesef. Olayın Galatasaray ve İspanya kısmına geçmeden önce maça değinelim. Fenerbahçe Diyarbakır'ı Gökhan Gönül'ün güzel golü, Kazım ve Semih'in golleri ile 3-1 yendi. Maç esnasında en çok dikkatimi çeken durum gözlerim beni yanıltmıyor ise kaptan olmayan (kaptan olsa bile bu kadar gelmesi tuhaf) Emre Belözoğlu'nun istisnasız her pozisyonda hakemin etrafında olmasıydı. Maçın henüz başında gördüğü sarı kart bile Emre'yi yıldırmamış itirazlarını sürdürmüştü. Maçı Emre mi yönetti Suat Arslanboğa mı ben anlayamadım.

Maçın henüz başında İstiklal Marşı okunurken yapılan ayıpa hiç girmek istemiyorum ki baştada yazmak istememin sebebi buydu. Bu çirkin olay karşısında yazılıp çizilecek bir durum göremiyordum. Fakat maç sonra yapılan açıklamalar büyük talihsizlikti. Bilhassa Diyarbakırspor'un başkanı Çetin Sümer'in "Emniyet yetkilileri bunu bilmesi gerekiyordu. Rakip Fenerbahçe gibi büyük bir takım. Diyarbakırspor galip durumdayken büyük bir takımın bayrağı açılıyor. İşte ne olduysa o andan sonra oluyor. Dün yaşanan olayları kimse Diyarbakırspor'un gerçek taraftarlarına mal etmesin" sözleri Galatasaray'ı hedef aldığı şeklinde yorumlanmış ve hiç alakası olmamasına rağmen Galatasaray bu işin içine çekilmeye çalışılmıştır. Çetin başkan kendi taraftarının ayıbını kapatmak yerine bu sözleri hiç söylememeliydi bence. Galatasaray işin içine çekilince Estonya'ya gider ayak Haldun Başkan'da bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Aşağıdaki videoda izleyebilirsiniz açıklamalarını. Başkan konuşur ben susarım bu konuda..



İşin İspanya boyutu ise tam bir rezalet. İspanyollar maçı almışlar bir güzelde yorumlamışlar. Yorumlarda geçen cümleler; "Sahaya her türlü cisim atıldı, atılmadık bir insan vardı, o da sahaya girdi. Hakem ise hiçbir şey olmamış gibi karşılaşmayı devam ettirdi. Televizyon kameralarının göstediği yöneticiler ise gülüyorlardı. Böyle bir maçı ömrümüz boyunca anlatmadık” bunlardan ibaret. Pek içaçıcı değil yani. Bu olayların sonunun gelmesi için tek çözüm var saha kapatma. Seyircisiz maç oynamak hiç birşeyi çözmez, çözmüyor, çözmeyecekte. Seyircisiz maç oynama cezası futbolun güzelliklerini gölgelemekten başka bir işe yaramaz yaramayacaktır. Fakat 3-5 maçlık bir saha kapatma cezası kulübü sarsacağı için önlemler artırılır diye düşünüyorum. Yazıyı bu tarz olayların son bulması dileği ile kapatmaktan başka bir çare gelmiyor elimden.

1 yorum:

  1. Şu son paragrafı niye yazıyorsunuz Serap Bahar ? İspanyollar Figo'ya atılan kesik domuz başını ya da Pepe'nin Getafe maçında yaptıklarını ne çabuk unutmuşlar.. Kendimizi ille yerin dibine sokacağız yani..

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir