Tsubasa'yı Yeniden İzler Gibiyim

Hepimizin çocukluk dönemlerine dair kahramanları vardır. Özellikle benim jenerasyonum insanlar için futbolun dolayısıyla Tsubasa'nın büyük önemi vardı. Tsubasa bizleri televizyon başına kitlerdi, okul zamanı bile bazılarımız öğlenci olmasına rağmen sırf bu çizgi filmi kaçırmamak adına sabahçı öğrenci gibi erkenden kalkar televizyon başına geçerdi.

Japon dünyası her zaman abartmaya dayanır ama bu abartıları gerçek hayata dökmekte üstlerine kimse yoktur. Sinema dünyasında çoğu filmleri fantastik filmler üzerinedir, bu sinema sektöründe olduğu gibi Tsubasa çizgi filmide biraz buna dayanırdı. Duvarları delen şutlar, oyuncu uçuran çalımlar ve bunun gibi fantastik birçok futbol hareketini bu çizgi filmde bulmak mümkündü. Biz ne kadar gerçek olmadığını bilsekte kendimizi Tsubasa çizgi filminde olan isimlerin yerine koyar onlar gibi futbol oynamaya çalışırdık. Tsubasa izlerken merak ettiğim nokra acaba gerçek hayatta Tsubasa gibi bir futbolcu izleyebilecek miyim yönündeydi. Acaba onun futbol zekası, kıvrak hareketleri bir futbolcuda olabilecek miydi?

Benim canlı olarak izleyebildiğim futbolcular içerisinde bu özellikleri ben Messi'de gördüm. Tsubasa belki Japon bir futbolcu ama Messi benim Tsubasam diyebilirim. Topla bu kadar hızlı hareket edebilen, yön değiştirebilen ve beklenmedik goller yaratan bir futbolcu daha ben hayatım boyunca görmedim. Çizgi filmde oynayan fantastik karakter edasıyla hareket ediyor ve yukarıda bahsettiğim Japon hayal dünyasını gerçeğe dönüştürmeleri gibi Messi'de Tsubasa'da izlediklerimizi önümüze sunuyor.

Tsubasa Brezilya'ya futbolunu geliştirmek için gittiği sıralarda Carlos Santana ile sık sık karşı karşıya geliyordu. İkisi Dünya'nın en büyük futbolcusu olmak için büyük çaba içerisindeydi. Tsubasa Barcelona'ya transfer olduğunda Santana'da sırf Tsubasa'ya karşı oynayabilmek adına İspanya'ya gelmişti ve bu iki oyuncu artık karşı karşıyaydı.

Şu an Dünya'nın en iyi iki futbolcusu kim denilince akıllara Messi ve Cristiano Ronaldo geliyor. Bizler en iyi kimin olduğu sorusu için bu iki futbolcuyu daha sık karşı karşıya görmek istiyorduk. Cristiano Ronaldo'da Santana gibi belkide Messi'ye karşı en büyük olduğunu kanıtlama adına Real Madrid'e transfer oldu ve Messi ile karşı karşıya gelecekler.

Benim Messi'yi bu kadar çok sevmemin nedeni Tsubasa'yı bana gerçek hayatta yaşatmasıdır. Çizgi film karakteri edasıyla işler yapıyor ve akıl almaz bütün hareketleri Messi'de görmek mümkün. Birde Hyuga dediğim Ibrahimoviç'te Barcelona'ya geldiki artık tadından yenmeyecek duruma ulaştılar.

Tsubasa çizgi filminin teması kulüp performanslarından öte Milli Takım performansları olmuştur. Bu cümleyi şunun için kurdum çünkü Messi son zamanlarda Arjantin Milli Takımı'nda gösterdiği futboldan ötürü büyük eleştiri alıyor. Kimse tek başına bir takımı taşıyamaz. Tsubasa'nın bile çizgi filmde arkasında çok kaliteli bir kadro vardı ve takım oyununu sahaya yansıtıyorlardı. Bugün Arjantin'e bakınca Maradona'nın olmadık tercihleri neticesinde baltalanan bir Arjantin görüyoruz. Barcelona'da Messi'nin arkası sağlam ve bunu neticesinde başarılı olan bir Messi görüyoruz. Arjantin'in ise arkası sağlam falan değil olmadık isimler kadroda deneniyor ve bu Messi'ye olumsuz yansımış durumda. Michael Jordan'ın dediği gibi büyük yıldızlar maç kazandırır ama takım oyunu şampiyonluğu getirir.

Messi - Tsubasa ilişkisini kendimce kurmaya çalıştım. Kimilerine saçma bir yazı olarak gelebilir ama bu konuyu yazmak istiyordum. Sonra birgün de Tsubasa'da unutamadığım sahnelerden birisi olan Schneider'in Wakabayashi'yi transfer olduğu takım olan Bayern Münih'e çağırması ve aldığı cevabı yazacağım. Bu konuylada ilişkili günümüzden birşeyler yazmak istiyorum.