Kaptanın Arkasındayız

Lig TV'ye konuşan Haldun Üstünel, Arda'ya inançlarının tam olduğunu belirterek, genç oyuncunun her gün aynı performansı veremeyeceğini söyledi. Arda'nın kendisine verilen görevleri en iyi şekilde yerine getirdiğini söyleyen Üstünel, kaptanlarının kendilerini en iyi şekilde temsil ettiğini söyledi. Gelip geçici skorların önemli olmadığını belirten yönetici, gelecek beş yılın kadrosunu oluşturma çabasında olduklarını açıkladı. Devre arasında transfer düşünmediklerini belirten Üstünel, takıma yeni katılan oyuncuların uyumunun transferden daha önemli olduğunu söyleyerek sözlerini noktaladı.

Milli Takımın durumuna kafayı öyle takmışımki bir kaç gündür Galatasaray'ımı unutmuşum. Dün basketboldan voleyboldan falan haberler yazdık ama futbol takımının yeri tabi başka. Bir kaç maçtır Arda'nın performansını pek beğenmiyoruz. Takımın puan kaybettiği Eskişehirspor, Sturm Graz ve Ankaragücü maçlarında Arda'nın pek başarılı olamaması takımı etkilemişe benziyordu. Kendince elbette bir şeyler yapma çabası içinde bunu takdir ediyoruz ama bizim alıştığımız, bildiğimiz Arda çabalamaz. Görevi neyse yapar! Arda'nın durumunun yönetimde farkında. Haldun Başkan Lig Tv'ye demeç vermiş. Videosunu izledim haberin. Çok ayrıntıya girmeyeceğim izlemek isteyenler buraya tıklayabilirler. Haldun Başkan özetle diyor ki; "3 maçta puan kaybettik diye kaptanımızdan vazgeçecek değiliz. Bu adam robot değil her günü bir olsun. Biraz sabır ve özveri ile takım yeniden fırtına gibi esecektir." Geçtiğimiz seneye şöyle bir baktığımızda en büyük sıkıntının sakatlıklar olduğunu gördük. Uzun süreli sakatlıklar, sakatlığı nüksedenler, iyileştikten sonra form tutamayanlar aynı döneme denk gelince takım bazen 12-13 kişiyle antrenman yaparak çıktı maçlara. Bu sezon hala devam ediyor aynı sıkıntı. Şimdi Gökhan Zan'ın stoper oynaması mı daha faydalı olur Galatasaray'a yoksa Hakan Balta'nın mı? Niyetim asla Hakan'ı kötülemek değil ama herkesin kendi işini yaptığı bir ekip daha başarılı olur bunu diyorum ben.

Arda'ya dönecek olursak.. Sakatlıkla uzaktan yakından alakası yok bir kere bildiğimiz kadarıyla en azından. Arda'da sebebini çözemediğim bir form düşüklüğü var. Ayrıca bu durumun getirdiği bir moral bozukluğu da tabii.. Yaklaşık 4 senedir göz önünde olan Arda'nın en sıkıntılı dönemlerinden biriyle karşı karşıyayız bu ara. Yarın akşamı bekliyorum ben dört gözle kendi adıma. Arda'nın Fatih Terim'e olan saygısını ve sevgisini bilmeyen yoktur. Ermenistan maçının Fatih Hoca'nın son maçı olduğunu göz önünde bulundurursak eğer Arda şüphesiz daha istekli ve daha agresif bir futbol sergileyecektir. Buda Arda'nın gerçek oyun yapısına daha yakın olacaktır şüphesiz. Tabi Galatasaray açısından bakacak olursak burada bir handikap mevcut. Şöyle ki; Arda yarın akşam üst düzey bir efor sarfederek kuvvetle muhtemel çok yorulacak ve yıpranacaktır. Pazar günü Trabzonspor ile, hafta içi Dinamo Bükreş ile ertesi pazar ise Fenerbahçe ile {ki pazartesiye de kaydırılabilir diye duyumlar alıyoruz} çok önemli 3 maç yapacağız. Arda'nın yorulması halinde bu maçlardan en az birinde dinlendirilmesi gerekiyor ki performansı dahada düşmesin. Zaten eksik olan takımdan birde Arda'nın çıkarılması Rijkaard'ı inanılmaz zorlayacaktır. Şu 3 maçtan kayıpsız çıkarsak gerisinden korkmayalım. Fikstürün en sıkıntılı haftasına giriyoruz. Futbol Tanrıları yanımızda olsun :)