Adnan Polat göreve geldiğinden bu yana Galatasaray gelir kaynakları yaratma konusunda çok uğraşıyorlar ve bu konuda oldukça başarılı işler yaptığımızı söyleyebilirim. Özellikle Yiğit Şardan gibi bu işlerin uzman kişisi Galatasaray yönetiminde oldukça kurumsal anlamda daha çok gelişeceğiz ve kulübe ekstra finans kaynakları yaratacağız. Transferlerden ötürü Haldun Üstünel'i çok fazla konuşmamıza rağmen Yiğit Şardan ve diğer yöneticilerimizi unutmamak gerekiyor. GSmobile, GS Bonus Kart, yeni organizasyonlar için AEG ile anlaşma, yeni stadyumdan daha açılmadan gelirler sağlamak falan gerçekten önemli olaylar. Geçmişte Uefa Kupası ve Süper Kupa'yı aldığımızda bu durumu çok iyi değerlendirememiştik ve finans olarak istenilen katkı alınamadı. Gerek piyasası gelen futbolculardan gerekse Dünya'da tanınmanın sağladı yararlardan. Ama o günlerin bizlere bıraktığı miras bugün AEG gibi bir firmayla anlaşmamızı sağladı ve inanılmaz bir gelir kaynağı yaratıldı. Bu yönetim gerçekten işini iyi biliyor diyebilirim. Olmadık bir durumdan faydalanıp GS Store'de bunu değerlendirmeye başladılar. Galatasaray'ın bu kurumsal yapısının gelişmesini zevkle izliyorum.
GS Bonus reklamlarını hepimiz izlemişizdir ve ben kendi adıma çok eğlendim. GS Mobile reklamları gibi çok kaliteli bir iş oldu ve büyük ses getirdi. Serap bu konu hakkında videolar üzerinden yorumlarını yazacak ama bende kısa da olsa önden girişi yapmak istedim. Benim aslında merak ettiğim konu bu olaylar karşısında Rijkaard'ın düşündükleridir. Çünkü çalıştırdığı takımlara baktığımda, özellikle Barcelona'yı ele alırsak müthiş bir finansman vardı ve Rijkaard'ı bu tip tanıtımlarda pek görmezdik. O daha çok teknik direktörlüğüne bakardı. Ama burada teknik, taktik işlerin yanında Galatasaray'ın bu kurumsal yönde büyüme çabalarında aktif rol oynuyor. Onun kariyerinden, cazibesinden, al benisinden müthiş bir şekilde yararlanıyoruz. Rijkaard'da aslında bir takımın baştan mükemmel şekilde yaratılışının içersinde olmaktan büyük keyif alıyordur. Türk basınına rağmen burada çok huzurlu ve mutlu günler yaşıyor. Çünkü gerek yönetim, gerek taraftar arkasında ve inanılmaz bir vizyon örneği var. Adnan Polat yönetiminin Galatasaray'a getirdiği en büyük olgu vizyondur. Galatasaray'ın Avrupa'lı kimliğini en iyi şekilde yansıtıyoruz. Normalde burnu büyük teknik direktörler veya futbolcular bu tip işlere asla girmezler. Ama yabancı teknik adam ve futbolcuların kulübü böylesine sahiplendiklerini ve bu işten mutlu olduklarını görünce bir Galatasaray'lı olarak büyük gurur duyuyorum.
Adnan Polat göreve geldiğinden bu yana Galatasaray gelir kaynakları yaratma konusunda çok uğraşıyorlar ve bu konuda oldukça başarılı işler yaptığımızı söyleyebilirim. Özellikle Yiğit Şardan gibi bu işlerin uzman kişisi Galatasaray yönetiminde oldukça kurumsal anlamda daha çok gelişeceğiz ve kulübe ekstra finans kaynakları yaratacağız. Transferlerden ötürü Haldun Üstünel'i çok fazla konuşmamıza rağmen Yiğit Şardan ve diğer yöneticilerimizi unutmamak gerekiyor. GSmobile, GS Bonus Kart, yeni organizasyonlar için AEG ile anlaşma, yeni stadyumdan daha açılmadan gelirler sağlamak falan gerçekten önemli olaylar. Geçmişte Uefa Kupası ve Süper Kupa'yı aldığımızda bu durumu çok iyi değerlendirememiştik ve finans olarak istenilen katkı alınamadı. Gerek piyasası gelen futbolculardan gerekse Dünya'da tanınmanın sağladı yararlardan. Ama o günlerin bizlere bıraktığı miras bugün AEG gibi bir firmayla anlaşmamızı sağladı ve inanılmaz bir gelir kaynağı yaratıldı. Bu yönetim gerçekten işini iyi biliyor diyebilirim. Olmadık bir durumdan faydalanıp GS Store'de bunu değerlendirmeye başladılar. Galatasaray'ın bu kurumsal yapısının gelişmesini zevkle izliyorum.
GS Bonus reklamlarını hepimiz izlemişizdir ve ben kendi adıma çok eğlendim. GS Mobile reklamları gibi çok kaliteli bir iş oldu ve büyük ses getirdi. Serap bu konu hakkında videolar üzerinden yorumlarını yazacak ama bende kısa da olsa önden girişi yapmak istedim. Benim aslında merak ettiğim konu bu olaylar karşısında Rijkaard'ın düşündükleridir. Çünkü çalıştırdığı takımlara baktığımda, özellikle Barcelona'yı ele alırsak müthiş bir finansman vardı ve Rijkaard'ı bu tip tanıtımlarda pek görmezdik. O daha çok teknik direktörlüğüne bakardı. Ama burada teknik, taktik işlerin yanında Galatasaray'ın bu kurumsal yönde büyüme çabalarında aktif rol oynuyor. Onun kariyerinden, cazibesinden, al benisinden müthiş bir şekilde yararlanıyoruz. Rijkaard'da aslında bir takımın baştan mükemmel şekilde yaratılışının içersinde olmaktan büyük keyif alıyordur. Türk basınına rağmen burada çok huzurlu ve mutlu günler yaşıyor. Çünkü gerek yönetim, gerek taraftar arkasında ve inanılmaz bir vizyon örneği var. Adnan Polat yönetiminin Galatasaray'a getirdiği en büyük olgu vizyondur. Galatasaray'ın Avrupa'lı kimliğini en iyi şekilde yansıtıyoruz. Normalde burnu büyük teknik direktörler veya futbolcular bu tip işlere asla girmezler. Ama yabancı teknik adam ve futbolcuların kulübü böylesine sahiplendiklerini ve bu işten mutlu olduklarını görünce bir Galatasaray'lı olarak büyük gurur duyuyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder