4-3-3 Günlüğü #3

Annemin ameliyatı dolayısıyla biraz gecikmeli olarak günlüğün üçüncü bölümünü yazıyorum. Biliyorsunuz Galatasaray'da gördüklerimden, izlenimlerimden yola çıkarak ya kafamda yarattığım ya da saha içerisinde gösterilen performanslarla orantılı böyle bir günlük yazıyorum.

Gençlerbirliği maçının ilk yarısına baktığımda gerçek anlamda 4-3-3 işte bu dedim. Bu sistemin temel taşlarının tempo ve yoğun pas trafiği olduğunu sürekli söylüyorum. Bu sezon sürekli söylediğimiz geriden iyi toplar çıkarma olayını Hakan Balta bu maçta mükemmel uyguladığı için onun bu futbolu Galatasaray'da domino etkisi yaratarak özellikle ilk yarıda bizlere gerçek anlamda 4-3-3 oynattı. Müthiş bir tempo yakaladık, harika bir pas trafiğimiz vardı ve henüz ilk yarıda farka gidebileceğimiz pozisyonları bulduk. Gençlerbirliği maçında sistemin tek eksiği olarak bitirici bir santrafor olması gerektiğiydi. Kewell müthiş mücadele göstermesine ve futbolunu çok beğenmeme rağmen tabi ki o bölgede Baros'un yerini tutamıyor. Mesela harika kanat akınları yaptık ama iş bitirme noktasında Kewell bu maçta oldukça fazla şanssızlıklar yaşadı. Zaten son haftalarda müthiş çıkış yakaladık, sezonun başında oynadığımız yüksek tempoya döndük ama sezonun başıyla farkımız o formsuz denilen Baros'un son maçlarda oynamamasıydı.

Domino etkisinden bahsetmek gerekirse Hakan Balta'nın geriden iyi oyun kurması ve sol iç stoper olarak verdiği güven Caner Erkin'e daha fazla hücum yapma imkanı sundu. Caner Erkin'de belki defansif olarak eksikleri olan bir futbolcu ama müthiş bir hücum performansı gösterdi. Galatasaray'ın sol kanadını boydan boya mükemmel kullanması sonucunda Arda Turan daha fazla içeri girdi ve serbest oyuncu gibi oynadı. Arda'nın da bu konuda müthiş işler yaptığını söyleyebiliriz. Arda böyle serbest oynayınca Elano daha geride kaldı ve bir ön libero misali topsuz oyun, oyunun defansif tarafı gibi işlerde büyük rol oynadı. Mesela Galatasaray ilk yarıda rakibe hiç pozisyon vermedi ve bunda orta sahanın rolü büyük oldu. Arda'nın serbest futbolu ayrıca arada kanat değiştiren ve içeri kat eden Keita'nın sağ çizgiden hiç ayrılmamasını sağladı ve o bölgeden maç boyunca büyük katkı verdi. Bu arada Elano demişken bütün maç defansif bir görüntüsü vardı ama ihtiyaç anında bir çıktı tek pasla golün oluşumunu sağladı. Yani Galatasaray sistemini her maç daha iyi uyguluyor ve gereken transferlerle daha iyi noktaya gelecek. Özellikle Gençlerbirliği gibi futbol oynamaya çalışan, iyi bir takıma karşı bu sistemi iyi uygulayabilmek bizler için çok önemliydi.