Galatasaray-İstanbul Belediye Maçından Enstantaneler

Olmadı.. Yine liderlik şansını elimizin tersiyle ittik. Sağlık olsun demekten başka bir şey gelmez şu saatten sonra elimizden. Maçın özetini falan tekrar izledim de, bizim takımda bir heyecan bir stres var. Bu kadar profesyonel adamların, böyle bir takımın amatörce işler yapması yakışmıyor. Bunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Tez elden maç kazanmaya başlanması lazım. Yoksa bu stres, bu panik atak hâlleri Galatasaray'ı olmadık yerlere götürecek. Maçın hikayesini; kâbus mu bu başlığından, maçın adamını; fark yaratanlar başlığından, maçın analizini ise defansif forvet başlığından okuyabilirsiniz. Maça dair çok şey yazdık çizdik. Şimdi ben müsadenizle son kez fotoğraflarla maçı yazıp İbb macerasına noktayı koymak niyetindeyim. Herkese keyifli okumalar diliyorum. Mustafa Sarp ve Harry Kewell'ı seviyorum bu arada..


Maçtan önce Hasan Kabze konuklar arasındaydı. Burak bu konuya uzun uzadıya değinecektir ama ben de bir iki cümle etmek istiyorum. Hasan'ın Galatasaray'da geçirdiği sezon benim futboldan en çok keyif aldığım sezonlardan biriydi. Neden bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey varsa Hasan'ın buna inanılmaz katkısı vardı. Nonda'yı çekeceğime Hasan'ı banko 11'de başlatırım daha iyi. Sezon başından beri bir kaç kere söyledim bunu. 40 kere söylersek olur mu bilinmez ama ben söylemeye devam edeceğim sanırım. Kenar kadromuz da dillere destan yine..

Keşke o son pozisyonda biraz daha dikkatli olunsaydı da şimdi bu 4'lüyü yazıyor olmasaydık..


Sen attıkça biz seni konuşmaya devam edeceğiz. 60 dakika oynarmış, kondisyonsuzmuş, yürüyormuş.. Banane yahu!? Golünü atıyor mu eveeeet, beni mutlu ediyor mu eveeet, varlığı bile yetiyor mu eveeeett.. O zaman Harry Harry Kewell! Harry Harry Kewell!


Son anlarda çekilen o şut olmasaydı şimdi liderliği kutluyor olacaktık. 3 gün içinde ikinci defa liderlik keyfi herşeye değecekti. Ama olmadı işte. Belediye oyuncularını kutluyorum çok güzel mücadele ettiler, keyifli bir maç oldu..

Ve tabii sevinmeyi en çok hak eden adam;

Bu arada Harry Kewell gibi dünyanın en cool adamını da şu hâle getirdiler ya, diyecek tek kelime bulamıyorum.

Göz bebeğimiz;

Mümkünse gözümün önünde olmayasıcalar;

Deli İbo'dan sonra Deli Mustafa :) Hırsına, Türkçe'yi kullanışına, saçına sakalına, hatta parçalıyı parçalayarak isyan etmesine HAY RA NIM!


Ve maçın fotoğrafı :) Harry Kewell gol atsın gülsün, sonra gülerek Arda gelsin, ikisi birbirine sarılsın ve yine gülümsesinler.. Çok şey istemiyorum dimi?