Azıcık Aşım Ağrısız Başım

Juan Sebastian Veron ismi her zaman büyük saygı duyduğum isimlerden birisidir. Futbol dünyasında en popüler olduğu dönemlerde bile futbolunu fazla beğenmiyor olmama rağmen profesyonelliğiyle benim büyük saygı duyduğum futbolculardan birisi olmuştur. Sezon başında Bursaspor'un Veron'la anlaştığı iddiası bizleri oldukça heyecanlandırmıştı ama bu haber yalanlanınca hayal kırıklığına uğradım. Çünkü Veron gibi bir futbolcunun Bursaspor'a ve Türk futboluna katacağı değerler vardı. Veron'da takdir ettiğim nokta Avrupa'da işi bitip ülkesine dönen futbolculardan biri olmasına rağmen futbolunun hala bitmediğini bizlere kanıtladı. Arap ülkelerine gidip veya ona akıl almaz paralar ödeyecek bir takıma gidebilecekken o ülkesine döndü ve Estudiantes ile önemli işler yaptı. Ayrıca yapmaya da devam ediyor. Onu en son Estudiantes ile Dünya Kulüpler Şampiyonası finalinde Barcelona'ya kök söktürürken görmüştüm. 34 yaşında bunları yapmak ayrıca yeniden Milli Takım'a dönebilmek {Maradona faktörüne rağmen} çok önemli başarılar.

Mancini, Manchester City'nin başına geçmesinin ardından öncelikle kısa vadede takımı düzlüğe çıkarmayı, sonrasında ise kulübün finansal gücü sayesinde önemli transferler yapıp Premier Lig'de söz sahibi olmayı hedefliyor. Bu yüzden kısa vade transferleri olarak eski öğrencileri Veron ve Vieira gibi futbolculara yöneldi. Yukarıda bahsettiğim gibi Veron ülkesine dönmeden önce olmadık paralar kazanma imkanı varken ülkesine döndü. Estudiantes'de de yapacaklarını yapmış gibi görünüyorken ve 34 yaşında çok iyi para kazanma imkanı varken yine kulübünde kalmayı tercih etti. İşte bu örnek Veron'a saygı duymam için yeterli bir sebeptir. Futbolunu eskiden de sevmeyebilirim ama onun bu yapısı beni çok etkiliyor. Manchester City'e gidip iyi paralar kazanmak ve yeniden Premier Lig'de boy göstermek varken ailesini düşünüp ülkesinde kalabiliyor. İşte biz buna azıcık aşım ağrısız başım diyoruz.