6 Ocak 2010 Çarşamba

Barcelona'daki Bayrak Yarışı

Zamanında bayrak futbolcu tanımı bugünden daha genel bir kavramdı. Çünkü futbol henüz endüstrileşmemişken, bir futbolcu için yüzlerce milyon bedel biçilmezken, en kestirme tabir ile profesyonellik dediğimiz kavram futbolu kirletmemişken futbolcular daha rahat bayrak futbolcu olabiliyorlardı. Altyapısında başladıkları takımlardan ayrılsalar bile ahde vefayı unutmuyorlardı. Günümüzde bu biraz daha zor şüphesiz. Futbolcuları suçluyoruz kimi zaman, taraftarlık damarımız ağır basınca. Ama bunun onların işleri olduğunun farkına varamıyoruz bir türlü. Futbolun bakire olduğu zamanlardan bugüne bir geçiş yapmak istiyorum ben. Bu geçişi de Guardiola'dan Xavi'ye geçerek yapacağım. Barcelona'dan çok hazetmesem de iki Barça'lının aralarındaki büyük benzerliklere dikkat çekmek istiyorum.

Guardiola 1984 yılında, ben henüz doğmamışken, Barcelona altyapısında futbola başlamış. 13 yaşındayken... Pep sanırım şanslı doğanlardan olsa gerek. Tarihin en iyi takımında futbola başlamak sanırım bir çocuğun en çok isteyebileceği şeylerden birisidir. Josep 8 sene, yani 21 yaşına dek Barcelona altyapısında futbola hazırlanmış. 8 senelik altyapı kariyerinden sonra 11 senelik de a takım kariyeri var ki Guardiola'nın, dönemin Barcelona'sının ve İspanya'sının orta sahalarının göbeğinde yani takımın beyni dediğimiz mevkide alternatifsiz oynuyor olması ne kadar başarılı bir oyuncu olduğunu anlatmakla kalmıyor aynı zamanda takım oyunculuğunun nasıl olacağını da günümüz futbolcularına öğretiyor. 95-98 arasındaki dönem Guardiola'nın bir nevi altın dönemi. O dönem her ne kadar yalnız İspanya'da değil tüm Avrupa'da, Real Madrid'in "Galaksi Takımı" ön planda olsa da Guardiola da en çok parlayan yıldızlardan biriydi. Roma ve Parma tarafından istenen fakat takımından ayrılmayan Guardiola 2001'e kadar Barcelona futbolcusu olarak devam etti yoluna. 24 Haziran 2001'deki Celtic maçı Guardiola'nın Barcelona futbolcusu olarak son maçıydı. Maçtan sonra; "Uzun bir yolculuk oldu. İnsanları mutlu ettiğim için, mutluyum ve gururluyum. Daha fazla ne isteyebilirim ki. Tarih yazmaya gelmemiştim. Ama kendi tarihimi yazdım" diyerek Barcelona ve taraftarlara veda etti. Sonraki dönemde Serie A'da ve Katar'da top koşturdu. 2007-2008 sezonunda Barcelona B takımını çalıştırmasının ardından da 2008'de Rijkaard'ın yerine teknik direktör olarak takımın başına geçti. İlk senesinde kazandığı kupa ve sayısız başarı ile 2009'un en başarılı teknik adamlarından birisi oldu.

Gelelim madalyonun yeni yüzüne.. Guardiola'yı kendilerine idol olarak seçen 3 futbolcu vardı futbolu bıraktığında. Xavi Hernández, Andrés Iniesta ve Cesc Fàbregas.. 3 futbolcunun içinde Barcelona'daki Guardiola tahtına Xavi Hernandez oturabildi. Xavi de tıpkı Guardiola gibi Barcelona'nın altyapı meyvelerinden birisi olarak girdi hayatımıza. Guardiola'nın altyapıdan "mezun" olduğu sene, 1991'de Xavi, altyapıya katıldı. 6 senelik altyapı kariyerinin ardından 4 sene de Barcelona b takımında mücadele etti. Guardiola'nın Barcelona'dan ayrıldığı sezon olan 2001'de Barcelona a takımına yükseldi. Sanki özel olarak programlanmış gibi.. Guardiola altyapıdan çıkıyor, Xavi giriyor. Guardiola a takımdan ayrılıyor, Xavi katılıyor. İki futbolcu arasında tam bir bayrak yarışı var diyebiliriz. Çünkü, Guardiola'dan doğan boşluğu, takımın beyni görevini, yerine getiren isim Xavi oldu. Bu seneki başarının ardındaki en büyük sebeplerden birisidir Xavi. Hemen hemen her maçta izledik onu. Kariyerinin altın dönemini yaşıyor. 29 yaşında olduğunu da düşünürsek kim bilir bu kaç sene devam edecek.. Belki de bayrak yarışı sürmeye devam edecek ve bir gün Xavi’yi Barcelona’nın başında göreceğiz. Hoş olmaz mı?

Serap BAHAR-Goal.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir