Burak; Ertuğrul Sağlam'ın Bursaspor'da müthiş bir sinerji kurduğu kaçınılmaz bir gerçek. Kendisinin de dediği gibi süper yıldız futbolcuları olmayabilir ama yetenekli oyunculardan harika oynayan bir takım yarattı. Ayrıca Bursa şehrinin de şampiyonluk yolunda inancı büyük olunca başarı kaçınılmaz oluyor. Mesela geçtiğimiz sezonlarda Sivasspor şampiyonluk yolunda iddialı iken yine de kafalarda şampiyon olamazlar düşüncesi vardı ve bu sezon geldikleri durum da ortada. Ama Bursa şehrinin yakaladığı hava çok farklı diyorum. Beşiktaş'ı ve Fenerbahçe'yi İstanbul'da son 10 dakikada mağlubiyetten dönüp yenmek çok büyük bir iş. Ertuğrul Sağlam ve ekibini ne kadar kutlasak az diyorum.
Serap; Ertuğrul Sağlam benim yerli teknik adamlar içerisinde en sevdiğim ve en başarılı bulduğumdur. Geçtiğimiz sezon Beşiktaş'tan gönderilince bir Beşiktaş'lı kadar üzülmüştüm. Ertuğrul'un gönderilmesini şampiyonluk sebebi olarak gören var mıdır bilmiyorum ama, Ertuğrul Sağlam'ın kurduğu düzen olmasaydı Beşiktaş sezon sonunda zor şampiyon olurdu. Ayrıca Beşiktaş'ın geçen seneki şansını da es geçmemek lazım. Neyse konudan sapmayayım, Ertuğrul Sağlam önce Kayseri'de, Beşiktaş'ta şimdi de Bursa'da kurduğu sistemle adından en çok söz ettiren isim. Bursaspor'un başarısından ziyade bence, Ertuğrul'un başarısını konuşmamız gerekiyor. Hem Beşiktaş'ı hem de Fenerbahçe'yi kendi sahalarında yenmek kolay değildir ki Galatasaray bunu Beşiktaş'ta 4, Fenerbahçe'de 10 senedir başaramıyor. Tüm kalbimle kutluyorum Bursaspor'u. Tabii Ertuğrul Sağlam nezdinde..

Burak; Öncelikle her iki takımda tur için avantajlı skorları elde etti diyorum. Fenerbahçe ile başlarsak Lille önünde yüzde yüzlük golleri kaçıran takım oldu. Maç boyunca Lille daha baskın görüldü, rakip ceza sahasında daha çok oynadı ama mutlak pozisyonları Fenerbahçe kaçırdı. Özellikle Güiza'nın kaçırdığı goller Fenerbahçe'yi Lille karşısında olası bir galibiyetten etti. Ama yine de deplasmanda atılan bir golün avantajı büyük. İlk maçta gördüğüm kadarıyla Lille'nin süper bir savunması yok. Fenerbahçe inanırsa ve hücum hattında daha baskın olursa turu geçecektir. Galatasaray'ın ise Atletico Madrid deplasmanında aldığı 1-1'lik beraberlik büyük bir avantaj getirdi. Yani maç 0-0 başlarken Galatasaray turu geçmiş görünüyor. Bu maçta tekrar santraforsuz oynayacak olmamız iyi bir durum değil ama Arda Turan son maçlarda santrafor gibi oynamayı öğrenmeyi başladı. Ayrıca işin savunma kısmında da Galatasaray sorunlarını epey düzeltti. Galatasaray'ın avantajı Atletico Madrid'in üstüne gelmesi olacak. Eğer mutlaka galibiyet arayan takım biz olsaydık, Agüero, Forlan gibi hızlı futbolcularla Atletico Madrid çok etkili olacaktı. Galatasaray eğer ilk maçta olduğu gibi Agüero'yu eritirse ve Keita'nın, Arda'nın biraz maça damga vurması sayesinde turu atlayabilir. Ama zor bir maç bizleri bekliyor.
Serap; Önce Galatasaray diyorum ben de Burak'tan farklı olarak. Deplasmanda, hem de Vicente Calderon gibi bir deplasmandan gollü beraberlikle dönmek büyük avantaj. Galatasaray'ın burda gol yemeden atacağı tek gol bile yola devam dedirtecektir. Atletico Madrid hızlı oynayan bir takım olabilir. Ama Galatasaray defansı Neill'in gelmesinden ve Leo'nun istenen kıvamda oynamasından sonra güven vermeye başladı herkese. Belki çok iddialı bir cümle olacak ama ben Galatasaray'ın Perşembe akşamı oynanacak maçta gol yemeyeceğini düşünüyorum. Bu noktada da Arda, Elano, Keita gibi isimler devreye giriyor. Atılacak tek gol yola devam etmemizi sağlar. Sezonun kalan yarısında ne olur bilmem, ama bu maçı atlatırsak önümüz gerçekten açık. Gelelim Fenerbahçe'ye.. Guiza'nın kalbi kırıldı Bursaspor maçında. Semih'se bir çoğumuz için hâlâ soru işareti. Ha seçim yapmak gerekirse tabii ki gönlümüzden geçen isim Semih'tir her zaman. Ama performansı bir türlü istenen düzeye yükselemedi. Yedek beklemekten midir, mental bir sıkıntı mıdır bilmiyorum.. Deplasmanda gol atmayı başardılar ama mağlup ayrıldılar. Gol yemeden galip gelmeye çalışacaklar. En büyük avantajları yine Saraçoğlu olacaktır. İki takımı kıyaslamak gerekirse Galatasaray'ın şansını daha fazla görüyorum. Ama futbol bu. Ne olacağı hiç belli olmaz.
3- Galatasaray'da dikkatleri çeken bir durum var son iki maçtır; Leo Franco. Hafta içi oynanan Atletico Madrid ve Beşiktaş maçlarında geldiğinden beri hiç çıkarmadığı kadar top çıkardı, hiç kurtarmadığı kadar pozisyon kurtardı. Neler söyleyebiliriz Franco için?
Burak; Leo Franco'da gözle görülen bir çıkışın olduğunu söylemek gerekiyor. Transfer olduğunda kendisine yönelik umutlarım vardı ama sezon içerisinde gösterdiği performansla takımdan ayrılması gereken bir numaralı isim olduğunu söylüyordum. Gerçi hala süper bir kaleci olduğuna dair pek bir inancım oluşmadı. Kendisini bu zorlu süreçte de ispatlamak zorunda ve Galatasaray'ın iyi bir kaleciye bu süreçte çok ihtiyacı var. Atletico Madrid ve Beşiktaş maçlarında gerçekten iyi bir performans gösterdi. Umarım bu çizgisini devam ettirir.
Serap; Hâlâ temkinle yaklaşıyor olsam da, ona karşı olan kararlı duruşum bir hâyli kırıldı diyebilirim. Ağzım açık kaldı son iki maçtaki performansına. Kutlamak lazım. Atletico Madrid maçında eski takımına karşı gaza gelmiş dedik hadi ama, Beşiktaş maçındaki futbolunu bağlayabileceğimiz bir yer yok, takdir etmek zorundayız. Galatasaray, Beşiktaş maçının ilk yarısını gol yemeden kapatmadıysa bunda defans kadar Leo'nun da payı vardır zira. İnşallah böyle devam eder de bize parmak ısırtır. Hepimizi utandırır.
4- Bir süredir sürdürdüğümüz iddianın da ilk ayağı oynandı. Milan, Manchester United'a mağlup oldu kendi sahasında. Şimdi ikinci maç Manchester'da. Hangi takım Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final görecek?
Burak; Deplasmanda alınan 3-2'lik galibiyet çok büyük bir avantaj olduğundan Manchester United yüzde 90 turu atlayacaktır. Ama ilk maçta oynanan futbola baktığımızda kesinlikle Milan maçı hakeden taraf olmuştu. Maç boyunca inanılmaz pozisyonlar kaçırdılar ve Van Der Sar - Dida arasında oluşan fark maçın skorunu tayin etti. Maç adına Ronaldinho'nun gösterdiği üstün performans benim için yeterli oldu diyebilirim.
Serap; Milan'da her ne kadar Ronaldinho müthiş bir performans çizse de, ben başarılı olabileceklerini düşünmüyordum. Hatta grup maçlarında Real Madrid'e karşı ekstra bir motivasyonla sahaya çıkarak o maçı kazanmasalardı, şimdi Manchester'ın rakibi bir başka takım olurdu. Milan'ın talihsizliği belki de Manchester ile eşleşmek oldu bu sezon. Ronaldo ve Tevez'in gönderilmesi falan diyoruz da Rooney'i es geçiyoruz, hakkını yiyoruz bence. Müthiş bir grafik çiziyor bu sezon Rooney. Takım tek başına sırtladı götürüyor. Öyle ki Giggs, Neville ya da Van der Sar sahada olmadığında takım kaptanlığı da kendine emanet ediliyor. Van der Sar demişken onu da es geçmemek lazım. Turu getiren oyuncu o oldu. San Siro'da kurtardığı toplarla takımının kaderini tayin etti. Gelecek hafta oynanacak rövanş maçında Manchester'ın rahat bir galibiyet alarak turu geçeceğini düşünüyorum ben.

Burak; Hiddink şu an Dünya'nın en iyi teknik direktöründen birisi ve kariyerine bakarsak bana göre Milli Takım bazında en iyi teknik direktör. Bu açıdan Hiddink'i getirmek çok büyük bir başarı olmuştur. Yani teknik direktörsüz bekleyişin sonucu Hiddink gibi bir isim olduğu için bu bekleyişe değdi diyebilirim. Hiddink'in ben mutlaka başarılı olacağını düşünüyorum. Milli Takım artık yeniden yapılanmaya gidiyor ve ekol yaratmak uğruna Ersun Yanal hamlesi yapıldı. Hiddink ise bu takıma rekabetçi bir ruh katacaktır. Rusya'da, Avustralya'da başarılı olan bir isimin Türkiye'de başarılı olmaması çok güç. Çünkü biz daha iyi bir takımız ve harika bir potansiyelimiz var.
Serap; Nasıl ki sezon başında Galatasaray'a gelebilecek en iyi teknik direktör Frank Rijkaard ise milli takıma gelecek en iyi isim de Guus Hiddink'ti. Fatih Hoca istifasını açıkladıktan sonra adını en çok andığımız ve gelmesini istediğimiz isimdi. İlk maçı gelecek hafta izleyeceğiz o maçı bekleyelim derim ben ama, şu da var ki Hiddink'in Rusya'yı, Avusturalya'yı getirdiği noktaları dilimizi ısırarak izledik, izlemeye de devam edeceğiz. Harry Kewell bile çalıştığım en iyi teknik adam Hiddink demişti bir röportajında. Ben başarılı olacağına inanıyorum ve inanmak istiyorum. 2008'de yakalanan havanın üstüne bir de oturmuş bir sistem getirilebilirse Türkiye, durdurulamaz bir takım kimliğine bürünür. Ki ben bu kalibrede olduğumuzu düşünüyorum. Ayrıca Hiddink ile birlikte çalışacak isimler işi iyi bilen isimler. Dolayısıyla yardımları dokunacaktır.
deplasmanda alınan galibiyet 3-2 idi.
YanıtlaSil1- Bursa ile ilgili tek sevdiğim şey; iskender, Feneri Manisa bile elinden kaçırdı, Bursa da yensin artık. 2-0 dan sonra hem futbolcular hem de Daum kontrolu kaybetti.
YanıtlaSilAyrıca şu an itibarı ile Sağlam herhangi 3 büyük takımın başında olsaydı; böyle yüceltilirmiydi; Hayır medya yerden yere vururdu. Çoktan istifa ederdi.
Galatasaray lig lideri, Avrupa kupalarında tek yenilgiyle devam ediyor (o da formalite maçıydı)Teknik direktörü dünyanın en iyilerinden ; ama onun bile çaycıdan daha kalifiye olmadığı söyleniyor bu memelekette.
Eğitici vurgu cümlesi: Bu memelekette zaten herkes herşeyi başkalarından iyi yapar ama bir tek kendi işlerini doğru düzgün yapmazlar.
2- Fener'in yenmesini isterim. Avrupa ve Ligi bir arada götürme becerisine sahip değiller; bu sayede Liverpool maçları yüzünden lige havlu atarlar.
Ama benim görüşüme göre Fener elenecek. Bu da büyük ihtimalle beraberlikle olacacak.
Galatasaray'ı söylemeye bile gerek yok. Havada karada turu geçer. Denizde geçemez :) Galatasaray'ın ilk maçta yenememesi bile benim için sürpriz oldu. Beşiktaş maçındaki gibi; O maçta da Galatasaray nasıl galip gelemez anlayamadım zaten.
A. Madrid dandik bir takım. Aguero dediğiniz adam da kayınbabası olmasa milli takımda bile oynayamaz. Galatasaray'ın kalecisinden en uçtaki adamına kadar Madrid'den daha kaliteli oyuncuları var. Bu seneki tek sorunumuz Rijkaard'ın pas vermesini beceremeyen orta sahaya pas vermesini henüz öğretememiş olması. Seneye pas verebilen iki adam alındığı zaman, herhangi bir turnuvadan elensek bile; önceki senelerdeki gibi aptalığımızdan değil de; karşı takımın çok iyi oynamasından olacaktır.
3-Leo her zamanki Leo; bir değişilik yok. Sadece bizdeki futbol taraftarları günlük düşünüyorlar. Daha sezon başına kadar Sabri ile dalga geçenler, şimdi Sabri yok diye matem tutuyorlar.
Fener kalecisi Volkan'ın sadece bu sezon yediği bazı golleri Leo yeseydi çoktan idam edilirdi.
4-Manu, Milan'ı eze eze yener. Burak'a selamz; Ronaldinho ve Pato'dan bir çift daha olsa bile Milan'ın yine şansı yok.
5-Bu ülkeye Hiddink fazla. 2 maç sonra yerin dibine geçirilmeye başlanır. Daha şimdiden başladılar bile. Ömründe fenerde aldığı 2-3 yerel şampiyonluk dışında bir başarısı olmayan bir salak, geçen gün Hiddink'in yeterliliğini tartışıyordu.
7 den 70 e herkesin teknik direktör olduğu bu ülkede bir takımın 18 kişilik kadrodan çıkardığı ilk 11'i bile asla beğenilmezken., milli takım hocasının yüzlerce oyuncu arasından çıkaracağı 11'i beğendirmesi imkansız olacaktır.
Hiddink iyi adam. Ama Türk futbolseverleri olarak biz iyi değiliz. Yeni bir teknik direktör getirilmişken yeni bir spor medyası ve taraftar profili de getirilse süper olur.
Ş. Perez