1 Şubat 2010 Pazartesi

Temcit Pilavı

Temcit pilavı söylemini kesinlikle Leo Franco'nun yaptığı ve yapacağı hatalar için söylemedim. Bu başlığı kullanmamın sebebi bundan sonra Leo Franco oynamaya devam ettikçe kendisi için yazacağım yazılara uygun bir örnek olduğu içindir. Kalecimizin yaptığı hatalar geldiği ilk günden bu yana devam ediyordu ve Denizlispor maçında bu durumun tavan yaptığını söyleyebilirim. Galatasaray'ın bu maçta çok iyi oynadığını, harika işler yaptığını söyleyemem ama eğer maçta yaşanacak olası bir puan kaybında en önemli faktörün Leo Franco olduğunu söylemek mümkün. Yediği gole bakıyorum da kalecimiz olmasa futbolculardan birisi kaleye geçse golü yese bile atlayacağı, kurtarmaya çalışacağı bir top oldu. Leo Franco bu pozisyonda hentbol kalecisi tadında topa elini uzattı ve buna rağmen top eline çarptı. Bu da demek oluyorki ortalama düzeyde olan bir kaleci bu topu çıkartabilir. Çok komik bir gol yedik ve bu başımıza çorap örebilirdi.

Tabii hatalar sadece bununla ibaret değil. Bizler Leo Franco'yu eleştirince bu kaleciyi savunan kesim Leo'nun topu iyi oyuna soktuğunu söylüyorlardı ve kalecinin kötü performansında suçu Galatasaray'ın savunma hattında buluyorlardı. Şimdi Neill de geldi savunma kendisine bir çeki düzen verdi ve daha sağlam hareket ediyor. En azından savunmada topu daha iyi organize eden bir futbolcu var. Leo Franco bu ortamda performansını daha da arttırma imkanı bulacakken giderek düşüşe geçti. Gerçi zaten düşüşteydi ama şimdilerde taban seviyede geziniyor. Kullandığı toplara bakıyorum yarısı hatalı, ilginç yerlere top atıyor ve daha önemlisi bazen top bile atamıyor. Maçın son dakikasında yaptığı hataya ne demeli. Genel olarak arızası olan topu ayağunda tutma ve bekleme hastalığı yüzünden yaptığı hata kötü sonuçlara yol açabilirdi.

Son olarak Denizlispor'a karşı oynuyorken, takım çok iyi durumdayken, rakibin gol atması çok güç durumdayken topu oyuna geç sürdüğü için sarı kart yedi ve hakemi alkışladı. Dua edelim ki kırmızı kart yemedi ve yeni maceralara yol açmadık. Rijkaard'dan da kendisine uyarı geldi. Keita'ya Fenerbahçe maçında kırmızı kart yedi diye birkaç maç şans vermeyen Rijkaard acaba Leo Franco'yu da kesintiye uğratır mı diye düşünüyorum. Üstelik Rüştü Reçber & Victor Valdes olayını düşününce bu iddiamı destekliyorum. Ufuk Ceylan ve Aykut Erçetin bu kaleciden çok daha iyi durumdalar ve oynamadı hakediyorlar. Bu gözler De Sanctis'e kötü kaleci dedi ve onu her ortamda kötüledi. Kendimden utanıyorum. Adam Serie A'da parmakla gösterilir oldu.

11 yorum:

  1. Ne yalan söyleyeyim, ben de zamanında De Sanctis'i eleştirdiğim için kendimden utanıyorum!

    YanıtlaSil
  2. keşke kırmızı görseydi 1-2 hafta rahat ederdik. ayrıca de sanctis ile leo'yu karşılaştıran çarpılır. de sanctis 2 tane leo'yu cebinden çıkarır.

    YanıtlaSil
  3. De Santchis i de gecin arkadaslar Giovanni transferinde kim gidecek diye hergün web sitesinde yorumlar yapıldı bir nevi Kewell kalsın diye kampanyalar acıldı ,elimizde Ufuk gibi kaleci varsa direk iptal edilsin kontratı box to box oynayabilen birisi gelsin hemen hatta ..!!!

    YanıtlaSil
  4. açıkçası ben galatasarayın 2000li yıllarda hiçbir zaman kaleci sıkıntısı çektiğini düşünmedim, o konuda çok şanslıyız bence. taffarelden itibaren mondragonun da , de santis in de oynarken türkiyedeki en iyi kaleciler olduğunu iddaa etmiş ama hep eleştirilmişimdir, evet leo franco de santis kadar iyi bir kaleci değil ama çok da eleştirilcek bi kalecide değil o kaledeyken fazla tedrgin olmuyorum,hata yapıyo ama hata yapmayan kaleci zaten olmaz, onun dışında adamın basit hata yapmak dışında bi zaafı olduğunu düşünmüyorum ve basit hataların nedeni de maç seçmek olduğunu düşünüyorum. (ha bu arada kesinlikle aykut ve özellikle ufuk'un gs kalesinde sırıtacağını düşünmüyorum ama hiç değilse sezon sonuna kadar leo yla devam etmek daha mantıklı geliyor.)...

    YanıtlaSil
  5. konuyla pek alakası yok ama sözü biraz kaleci konsantrasyonuna getirdiğimden aklıma geldi, geçen gün inter-milan maçında kaleci Julio Sezar'ın her iyi kurtarışında takım arkadaşları sanki adam gol atmış gibi j sezara sarılıp kutladılar (bence bu olaydan başlı başına bi blog yazısı olur ve lütfen bununla ilgili yazılarınızı da bekliyorum)ve j sezarı müthiş bir şekilde ateşlediler, ve bunlardan sonra o adamın konsantrasyon sıkıntısı çekeceğini düşünmek saçma olurdu, nitekim takım arkadaşları kalecinin ne kadar önemli olduğunu arkadaşlarına hatırlatıp onun motivasyonunu hat safhada tuttular(bizde kalecilere nerdeyse besleme gözüyle bakılıyor.) o maçta 90ncı dakikada penaltı verildi ve milanı desteklememe rağmen o penaltıyı j sezarın kurtaracağına emindim, adamın konsantrasyonunu tv başından bile hissedebiliyodunuz ronaldinho nasıl hissetmesin...

    YanıtlaSil
  6. ufuku'un hiç bir maçını izlemedim. Siz izlediniz mi? aykut'un gerçekten iyi bir çizgi kalecisi olduğunu biliyoruz ama yeterli mi? Rijkaard'ın ve diğer teknik direktörlerimizin göremediği neyi siz grebiliyorsunuz?

    Leo'yu savunmuyorum, geldiği günden baride çok iyi bir kaleci sözünü asla kullanmadım ama diğer iki yedeğinde Le dan iyi olduğunu neye istinaden söylediğiniz önemli!

    YanıtlaSil
  7. Ufuk'u ben izledim. Hem de çok fazla izledim. Potansiyel anlamında Volkan Demirel'den çok daha iyi bir kaleci. Tek eksiği üst düzey maç oynamak. İnsanlar da annelerinin karnından tecrübeli doğmadıkları için şans bulmalı bu isim. Ufuk cepheden harika bir kaleci, zamanlaması çok iyi, topu da iyi oyuna sokuyor. Tek eksiği üst düzey maç oynamak.

    Aykut Erçetin'in de tek eksiği zamanlama hatası çok yapması. Kalede çok çakılı kalıyor. Ama Leo'nun da bu konuda iyi olduğunu söylemek güç.

    Rijkaard'ın da Ufuk'u gördüğünü iyi biliyorum. Leo hamlesi gelecektir bekleyin :)

    YanıtlaSil
  8. aykutta fikir birliği yaptıysak onu çıkartıyorum aradan. Ufuk'un kapasitesi olduğu için zaten burada olduğundan şüphem yok. Ancak son 10 yılda Galatasaray'ın kalesini kaç türk oyuncu korumuş, türk oyunculara kaç kere şans verilmiş kaç maç sabır gösterilmiş araştırmak lazım. istatistikler şunu vurgulayacaktır; Galatasaray'ın kalesinde genelde yabancı kaleci oynar. Ufuk anasının karnında tecrübe kazanamaz ve Galatasaray kalesinde de kazanamaz. Bu kadar yatırımı tecrübesiz bir kaleci ile heba etmeyi, riske etmeyi gerçekten iste mi teknik ekip? yönetim? ben olsam böyle bir riske girmem. Orta sahada rotasyona sokarsınız oyuncuları, forvette de hatta defanstada ama kale farklıdır. Riske pek gelmez. Ben ufuk'un tecrübe kazanması için önünde uzun yıllar olduğunu düşünüyorum. Ve bunu da Galatasaray'da değil farklı bir takımda kazanabileceğini düşünüyorum.

    YanıtlaSil
  9. Galatasaray'da gerçekten Türk kaleciye güvenememe problemi var. Hem de uzun yıllardan bu yana. Hayrettin Demirbaş, Nezih Ali Baloğlu dönemlerini hatırlıyorum. Bu kaleciler skandal kalecilerdi :) Onlardan sonra ise sürekli yabancı kaleciler geldi geçti. Ama unutmamak lazım Galatasaray Terim döneminde bir sezon Volkan Kilimci ile diğer sezon ise ikinci ligden aldığı o zamanlar 19-20 yaşında olan Mehmet Bölükbaşı ile şampiyon oldu. Ama sonucunda yine yabancı kaleciye dönüldü.

    Galatasaray bu döngüyü kırmak zorunda. Ufuk gibi bir kaleciyi yakaladıktan sonra bunu denemeliyiz. İnan Leo Franco'dan daha iyi oynayacaktır. Şu Leo Franco sana güven veriyor mu. Ayağına aldığı her topta zamanında Hayrettin'de duyduğum duyguyu yaşıyorum :) Her an ilginç gol yememek için dua ediyorum. Leo Franco böyle bir kaleci.

    Volkan Demirel örneğine bakalım. Schalke 04 maçında yediği golü hatırlarsın. Fenerbahçe inadına bu kalecinin üstüne gitti ve Volkan'ı kazandı. Aynısını Galatasaray'da yapacaktır emin ol. Ufuk Ceylan'ın özel olarak hazırlandığını duydum ben. Top kullanma üzerinde bile özel olarak çalıştırılıyor.

    YanıtlaSil
  10. Ufuk'ta aynı Volkan Kilimci ve Mehmet Bölükbaşı gibi olmasın diye zaten bu yorumlarım. Ben savunmuyorum leo'yu falan. Pek sevmem ama saldırmam da. Neyse, Ufuk için çokça konuşmak pek akilane değil esasında, doğmamış çocuğa don biçmekten pek farkı yok! Mental olarak umarım kendini yetiştirebilir.

    Son sözüm; Galatasaray'ın başarılarında her zaman Simovic - Taffarel - Mondi - ... gibi iyi kaleciler vardı.

    YanıtlaSil
  11. Yabancı kalecilerle büyük başarılar kazandık ama bu tabuyu bir yerde yıkmak gerekmiyor mu :) Yabancı kaleci olayı bir gelenek olmamalı. Ufuk'un potansiyleli bu arada Volkan Kilimci veya Bölükbaşı'ndan çok daha üst düzeydi. En azından bugünün futbol tarzı çok farklı noktada. Fenerbahçe, Volkan'a güvendi ve kazandı. Biz de Ufuk'a yapabiliriz.

    Ama şunu diyeyim Galatasaray'ın kalesinde bugün mondragon olsa tamam derim, Taffarel olsa tamam derim ya da Simoviç, hatta De Sanctis. Leo Franco çok çok çok kötü bir kaleci. Benim olayım yerli, yabancı değil. Galatasaray'ın kalesi güven versin mevzum bu.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir