18 Haziran 2010 Cuma
Dünya Kupası Günlüğü #7
Vuvuzela'lar bugün Fransa için dertli çalıyor. Son bir umut dercesine, Domenech ile çıkılan yol çıkmaz yol oldu. Üstelik bu sefer elle geldikleri ve Dünya'nın büyük çoğunluğunun antipatisini kazandıkları turnuvada bu duruma düşmeleri sanırım herkesin yüzünü güldürdü. Gol atmayı geçtim, pozisyon bulma konusunda bile sıkıntılar yaşayan bir Fransa izliyoruz. Üstelik bu kadar yıldızlarla dolu bir kadro ellerinde bulunmasına rağmen. Sanırım böyle bir ortamı yaratmak büyük bir teknik direktörlük dehası olmalı. Meksika ise yoluna güzel futbolla ve Giovani Dos Santos'un her maç piyasasını biraz daha arttırmakla devam ediyor. Fransa karşısında da üstün bir futbol oynadılar ve galibiyeti sonuna kadar hakettiler. Şimdi A Grubu'nda Uruguay ve Meksika son maçta berabere kalıp, el ele kol kola gruptan çıkar mı dersiniz. Arjantin ise kendilerinden beklenen hücum performansını sonunda gösterdi ve daha önemlisi sonunda gol krallığı yarışında aday olarak gösterebileceğimiz bir futbolcu ortaya çıktı. Güney Kore'yi ise maçta tanıyamadık. Nerede o Yunanistan karşısında harikalar yaratan takım, nerede Arjantin karşısında varlık gösteremeyen bu takım. Demichelis'in ikramına rağmen bu umudu fazla sürdüremediler ve sahadan farklı mağlup ayrıldılar. Hepsinden önemlisi ise maçı falan bıraktım, Maradona'nın top kendine geldiğinde yaptığı hareketler oldu. Grubun diğer karşılaşmasında ise işler biraz karıştı. Futbol anlamında beğendiğim Nijerya'nın Yunanistan karşısında şanssız mağlubiyeti beni üzdü. Yunanistan karşısında da 1-0 öne geçmelerine, müthiş oynamalarına rağmen 10 kişi kalmaları, taktik dehası Rehagel'in ekmeğine yağ sürdü ve Yunanistan'ın ilkleri yaşadığı bir gün oldu. B grubunda Arjantin olayını garantiledi ama Yunanistan ve Güney Kore'den hangisinin ikinci olacağını merak ediyorum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder