Galatasaray 2009-2010 Günah Çıkarma #1

Yeni bir yazı dizisine başlıyorum. Bu yazı dizisinde, 2009/2010 sezonunda Galatasaray'ın yaptığı hatalara değinmek istedim. Çünkü başlarda bize güzel gelen, heyecanlandıran durumların bir zamandan sonra sezonun en yanlış hamleleri olduğunu gördük. Sezon başında iyi başlangıçtan sonra yaşanan süreç, yanlış savunma kurgusu, sistemle alakasız orta saha, sezona sadece iki santraforla girilmesi, devre arasında yanlış transfer hamleleri falan derken başarısızlık geldiği açık. Ama şu an yaşanan sürecinde, geçtiğimiz sezon yapılan hataların tekrarlanmayacağı yönünde. Neyse biraz da geçmişi sezonu irdelemek, bir bakıma nostalji yapma amaçlı yazı dizimize başlayalım.

Sezonun belki de en kritik ve tartışılan hamlesi Nonda'nın takımdan gönderilip, Jo'nun transfer edilmesi oldu. Jo'nun da Avrupa Ligi'nde forma giyemeyeceğini düşündüğümde, Galatasaray'ın asıl hedefinin şampiyon olmak olduğu ortadaydı. Aslında basketbolda bu tip hamleler yapılır. Özellikle de kadın basketbolunda. ABD'li getirirsin ama Avrupa Kupası maçlarında oynatamazsın. Çünkü senin hedefin öncelikle lig şampiyonluğudur. Jo'nun transferi de biraz buna benzemişti. Aslında sezon başında gerçekleştirilen bir transfer olsa müthiş bir hamle olacaktı. Hatta Jo'nun ismine aldanarak çoğumuz bu transfere yine sevindik. Jo'nun müthiş bir potansiyeli, piyasası olduğu bir gerçek. CSKA Moskova'da oynadığı dönemde harikalar yaratan ve Manchester City'e rekor ücretle transfer olan bir isimdi. Ama futbolcunun karakteri, Premier Lig'e ayak uyduramaması falan derken yaşadığı 1.5 sezona boş sezon demek mümkün. O da Giovani gibi bir bakıma Galatasaray'da yeniden doğuşunu arayacaktı ama bulamadı.

Aslında Baros'un sakatlığı olmasa bu konuları hiç konuşmayacaktık bile. İşte bu konuda da sezona sadece iki santraforla girmenin acısını yaşadık ama bu sonra yazılacak bir konu. Nonda sezona iyi başladı, kenardan gelerek harika gol ortalamaları tutturdu ama Baros'un sakatlığının ardından sorumluluk kendisine de kalınca fazla bir etkisini göremedik. Hatta topa bile ayağını sokamayan bir duruma geldi. Bu yüzden Nonda'nın gönderilmesine fazla söz edemem. Doğru bir hamleydi. Kewell'ın da daha erken döneceği düşüncesi de bu kararı almakta etken oldu. Çünkü Kewell'ın da santrafor olarak gösterdiği performansla, Galatasaray ligin ilk yarısının sonlarına doğru bir çıkış yakaladı. İşte Nonda gönderildi tamam ama Jo transferi malesef isabetli bir hamle olmadı. Futbolcunun karakteri falan ortaya çıktı. Anlaşılan Jo'nun İstanbul gibi gece hayatının sıcak olduğu şehirlerde yapamayacak olmasıdır. Bu adam eğlenceyi seviyor, Fenerbahçe mağlubiyetinden sonra bile vurdum duymaz bir halde. Onun yerine Avrupa Ligi'nde de oynatabileceğimiz bir santrafor bulmak daha mantıklı olacaktı. Dünya Kupası'nı da düşünerek forma giyebileceği takımlara giden futbolcuları gördük. İşte onlardan birisini en az 4-5 aylığına Galatasaray'a getirmemiz lazımdı. İlla örnek vermek gerekirse Donovan diyebilirim. Her kış döneminde mutlaka Avrupa'ya uğrayan ve önemli işler yapan bir futbolcu. Geçtiğimiz sezonda da Everton'a kiralık gelmişti.