Ronaldinho'yu Ronaldinho Yapan Rijkaard'dır

Ronaldinho'yu Ronaldinho yapan, gerçek anlamda Dünyanın göz zevkine sunan insanın Rijkaard olduğunu düşünüyorum. Ronaldinho, Barcelona'ya gelmeden önce de büyük yetenekti ve hatta 2002 Dünya Kupası'nda da büyük sükse yaptı ama yine de bir sezon daha PSG'de kalmayı tercih etti. Laporta'nın da seçim yatırımları çerçevesinde Barcelona'nın yolunu tuttu, geldiğinin hemen ertesinde de 10 numaranın sahibi oldu. Ama bu yatırımlar Rijkaard'ın direktifleri doğrultusunda gelen futbolcular değildi. Buna rağmen Rijkaard, Ronaldinho'yu mükemmel bir şekilde kullandı, Messi palazlanana kadar Dünya futbolunun bir numaralı yıldızı yaptı, Şampiyonlar Ligi'ni kazanan takımın en önemli parçasıydı falan ama Ronaldinho'da ağır şöhretin bedelini ağır ödedi. Gözden düştü, Rijkaard'la papaz oldu falan derken yok pahasına Milan yolunu tuttu. Gerçi sezonun sonunda da Rijkaard'da ayrıldı, zaten işlemekte olan yapılanma içerisinde bir değişim yaşanmış oldu. Çok iyi giden sistemlerde bile bazen böyle değişimler yaşanmak zorundadır.

Milan günlerini ise hepimiz biliyoruz. İlk sezonu kayıp bir sezondu, akabinde Milli Takım'daki yerini ve itibarını kaybetti. İkinci sezonunda Dünya Kupası bir umut deyip kendini göstermeye başladı ama malesef bir noktaya kadar geldi, sonrasında tıkandı. Artık bu saatten sonra Ronaldinho'nun eski günlerine dönmesi çok zor, hatta çoğu Brezilyalının yaptığı gibi çareyi kendi ülkesine dönüşte görebilir. Şimdilerde 30 yaşında ve kariyerinin en zirve noktasında olması gerekirken resmen 35 yaşında adamın yaşadığı muameleyi görüyor. Durum böyle olunca da, Milan'daki yüksek maliyetini de eklersek Ronaldinho'nun İtalya günleri bitmek üzere. Artık bu kadar büyük bir takımda oynaması zor, bir alt seviyeye gitsede bu kadar fazla para kazanması imkansız. Böyle olunca da hemen transfer söylentileri oluşmaya başlar ve son zamanlarda geri dönüşüm kutusu vaziyeti almış Türkiye Ligi'nde ismi yayılmaya başlar. Eskiden yaşlı yıldızlar ülkemize gelirdi, şimdi ise kendini yeniden kanıtlamak isteyen futbolcular için de kapılar açık. Bir bakıma iyi bir durum, çünkü yavaş yavaş geliştiğimizin göstergesi.

Ronaldinho biliyorsunuz yıllar boyunca Fenerbahçe'nin gündemi oldu. Hiç görüştüler mi, anlaşmak istediler mi bilmiyorum ama transfer deyince ilk isim Ronaldinho'ydu. O zamanlar ise alınması biraz imkansızdı ama şimdilerde yüksek bir bütçeyle bu gerçekleştirilebilir. Yani bu adamın transfer edilmesi artık imkansız bir durum değil ama kimsenin bu kumara gireceğini düşünmüyorum. Son zamanlarda da nedense Ronaldinho & Galatasaray söylentileri yayılıyor, bir kanal çıkıyor ''yüzde 99 bu iş bitti diyor'' millet de bunu facebookta falan paylaşıyor. Öncelikle söyleyeyim böyle bir transfer varsa havada 10 parante atarım ama gerçekleşmeyecek bir transfer. Galatasaray'ın yani böyle bir gündemi olduğunu düşünmüyorum. Yeni orta saha transferini ararken bile 5-6 milyon avro için bonservis pazarlıkları yapan bir takım, Ronaldinho'ya yıllık 4-5 milyon avro vermez. Bu yüzden Ronaldinho olaylarına inanmayalım derim ama ısrarla bu konu söyleniyor ve bir yalanlama da yok. Böyle olunca da insanların bir heyecan duyması doğal.

Peki o zaman fantastik düşüncelere dalalım ve Ronaldinho bir yol bulundu geldi diyelim. Milan bu futbolunun kiralık gelmesine izin verdi ya da 7-8 milyon avro'luk bir bonservise bıraktı. Galatasaray'da ne yapar, nerede oynar, Rijkaard'la arası düzeldi mi, yoksa hiç bozulmamış mıydı. Bunların hepsi birer soru işareti. Zaten bu transfer olsa Ronaldinho & Arda & Elano'lu hücum üçlüsü kurulur ve önlerinde de Baros. Bir bakıma rüya takım, üstelik bu hücüm üçlüsü Lincoln & Arda & Kewell'a da benzemez. Cana'nın yanına da çok sağlam bir orta saha aldığında şampiyonluğu garanti ederim. Keşke olsa ama imkansız gibi. Benim görüşüm Ronaldinho'nun çoğu yıldızı sönmüş Brezilya'lı gibi ülkesine dönmesi ve çalımlarına orada devam etmesi. Kupa Libertadores falan takılır, oradan Milli Takım'a da tekrar girer. Ama bir daha Avrupa'da şansını denemez, şöhrete kapıldım deyip kafasını duvardan duvara vurur.