
Kolay görünen maçlarda kaybedilen puanlar böylesine zorlu bir sürece girdiğimiz dönemde puan kaybetme lüksümüzü elimizden aldı. Bu yüzden zirve yarışında varolmak adına Trabzonspor, Manisaspor, Beşiktaş ve Kayserispor gibi maçların hepsinden üç puan çıkarmak şart. Şu an için en büyük avantajımız ise takımın yakaladığı sinerji. Hagi ve Tugay Kerimoğlu bir anda takımı içinde bulunduğu cendere ruh halinden çıkararak özgüven aşılamaya başladı. Bunun da etkisini önce Fenerbahçe deplasmanında, sonrasında Antalyaspor maçında gördük. Mükemmel futbol ilk etapta gerçekleşmesi zor bir hedef ama bu zorlu süreçte Hagi'nin önceliğini rakibi durdurmaya dayalı sistemi iyi iş yapıyor diyebilirim. Fenerbahçe deplasmanında rakibin iyi yönlerini durdurarak, oluşan zaaflardan en iyi şekilde yararlandık. Antalyaspor maçında ise daha sert ve kontrollü bir kimlikle skoru rahat bir noktaya taşıdık ama takımın özgüveninin hala oturmaması yenilen golden sonra da kendisini gösterdi. Bu yüzden Galatasaray'ın erken gelecek bir şok golden uzaklaşması gerekiyor, maçın 30. dakikasına kadar kontrolü elinde tutabilirse mutlaka devamı gelecektir. Trabzonspor maçında da Fenerbahçe maçında olduğu gibi önceliğini rakibi durdurmaya verecek, sonrasında ise oluşan zaaflardan yararlanacak bir Galatasaray bekliyorum.

Trabzonspor'un ligimizin en kaliteli futbollarından birisini oynadığı bir gerçek, belki de birincisi. Bu yüzden rakibe uygun bir sistem yaratmalıyımdan öte rakibi kendilerine uyduracak olmaları en büyük avantajı. Şenol Güneş'in bu maçta da 4-3-3'ü kullanacağını düşünüyorum. Orta sahada Ceyhun Gülselam, Colman ve Selçuk İnan, hücum hattında ise Burak Yılmaz, Umut Bulut ve Jaja & Yattara ikilisinden birine yer verecektir. Yani oyunu orta sahada tutarak, hareketli ve teknik hücumcularıyla işi bitirmeyi deneyecekler. Dezavantajlı oldukları taraf ise Glowacki'nin olmaması ve bu yokluğun savunmada oluşturacağı handikap. Büyük ihtimalle Egemen ve Giray ikilisini izleyeceğiz ama bu ikilinin Pino karşısında neler yapacağı büyük bir soru işareti. Pino oldukça teknik ve süratli bir futbolcu. Fenerbahçe karşısında bile Yobo & Lugano ikilisine zor dakikalar yaşatmıştı, hatta Yobo'yu da maçın adamına taşımıştı. Giray ve Egemen ise sert bir ikili olmasına rağmen yeterince süratli ve teknik bir futbolcu karşısında aktif değiller. Bu da Trabzonspor'un dezavantajı gibi görünüyor ama artılar elbette daha fazla.

Galatasaray ise 4-3-2-1'den vazgeçmez. Yine orta sahayı kalabalık tutarak Trabzonspor'un yönlü orta sahasını etkisiz hale getirmek isteyecekler. Emre Belözoğlu ve Mehmet Topuz ikilisine karşı bu başarıldı ama Trabzonspor orta sahası daha kalabalık ve zorlu görünüyor. Cana, Ayhan ve Mustafa Sarp üçlüsünü izlememiz muhtemel gibi. Bu üçlüden ise beklenti mücadele gücü açısından üst düzey bir performans ve orta sahayı ele geçirmek. Zaten orta saha hattını elinde tutan bu maçın anahtarını eline alır, çünkü her iki takımda da kaliteli hücumcular var ve orta sahanın bu isimleri rahatlatması çok önemli. Hücumda ise sağ tarafta Elano'nun dönüşü oldukça sevindirici bir gelişme. Elano'nun varlığı Pino'nun etkisi ve hücum organizasyonları açısından oldukça önemli. Zaten Arda ve Baros gibi alternatifleri kullanamıyoruz, bu yüzden Elano son haftalarda iyi gidişatı tekrar göstermeli. Sol tarafta ise Misimovic, forvette bildiğimiz gibi Pino oynar. Fenerbahçe maçındaki sistemi tekrar izlememiz muhtemel. Avantajlarımızdan biri ise Kewell'ın dönüşü ve kulübede iyi bir alternatif bulundurmak. Son iki maçta kenardan gelen futbolcuların maç içerisinde fark yaratamayacak düzeyde olduğunu izledik, bu açıdan Kewell oldukça önemli.

Sol tarafta ise Hakan Balta'nın olmaması bana göre bir dezavantaj. Insua'nın daha farklı bir bek olduğunu bende düşünüyorum ama Hakan Balta işin savunma tarafında iyi duruma gelmeye tekrar başladı ve karşısında oynayan açık ve bek oyuncuyu da oldukça iyi durduruyor. Dia ve Gökhan Gönül karşısındaki savunmasını beğenmiştim ama şimdi de Serkan Balcı ve Yattara, Burak Yılmaz, Jaja, Alanzinho {artık hangisi oynarsa} faktörleri var. Insua işin hücum kısmında elbette daha faydalı, bek oğlu bek diyebileceğim bir isim ama önceliğini rakibi durdurmaya verecek olan bir takımda da Insua'ya fazla çıkma demek onun kanatını kesmek demektir. Onu serbest bıraktığında ise o bölgeden yenilecek ataklar belimizi bükebilir. Bu yüzden Insua'nın göstereceği performansta bizim adımıza maçın kilit noktalarından birisi.
Güzel bir maç olması temel beklenti. Her iki takımda pozitif anlamda iyi futbol oynamaya çalışıyor ve Galatasaray - Trabzonspor maçlarının tarihlerine baktığımızda da hep seyir zevki yüksek mücadeleler izledik. Galatasaray adına bu bir varolma maçı. Bu maçtan kazanılacak üç puanın zirveye tutunma anlamında önemi büyük. Trabzonspor'un ise Bursaspor'un puan kaybettiği bir haftada kazanacağı üç puan onları liderliğe taşıyacak ama bir puan kazanılsa bile zirve yarışında önemli bir avantaj gibi görünüyor. Yukarıda dediğim gibi bu maçın anahtarı orta saha hakimiyetini ele almakta. Kim bunu sağlarsa üç puan yolunda önemli bir adım atar. Galatasaray adına ise Pino, Trabzonspor cephesinde de Colman fark yaratmasını beklediğim futbolcular. Bakalım bizleri nasıl bir maç bekliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder