
Yatırım yapınca, doğal olarak istenilen düzeye ulaşıyorsun. Samsun'un senelerdir yaşadığı sorun ekonomik buhrandan başkası değildi. Güçlü bir kültürü, mazisi olan bu takımın desteksiz kalması, her yıl ekonomik sorunları dile getirmesi üzücü bir tabloydu ama bu sene gelen yatırımların sonucu da ortaya çıkmaya başladı. Ligin ilk yarısı biterken gelen 3.'lük ve daha önemlisi liderin sadece bir puan gerisinde olmak. Samsunspor'un Süper Lig'e olan yolculuğu başlamıştır desek yanlış olmaz ama takım içerisinde de oluşmaya yüz tutan bazı dengeleri değiştirmek gerekiyordu. Bu yüzden de ufak çaplı bir kadro operasyonu yapıp, önce sorun oluşturmaya başlayan, sonrasında da istenilen düzeye ulaşamayan isimlerle yolları ayırmak en doğrusu. Devamında ise yapılacak nokta transferlerle beraber daha güçlü bir Samsunspor.
Cenk İşler, Savaş Esen, Sercan Temizyürek, Jonathan Quartey, Sezer Sezgin, Anıl Taşdemir ve Can Özgür Arslantaş ile yolların ayrılacağı açıklandı.
Sezer Sezgin, Anıl Taşdemir ve Can Özgür Arslantaş'tan zaten sezon boyunca alınan katkı sıfırdı ve kadroda şişkinlik yaratan isimlerdi diyebilirim. Jonathan Quartey ise büyük bir hayal kırıklığı oldu. Zenke ile beraber Fransa Ligi'nden gelmişlerdi ama Zenke'nin geldiği noktaya bakınca Quartey'in bu sezon sadece 1-2 maçta forma giyebilmiş olması düşündürücü. Bunda ligin en az gol yiyen savunmasına sahip olmanın getirdiği istikrar da söz konusu ama Quartey'in de beklenen ölçünün çok gerisinde olduğunu atlamamak lazım.
Sercan Temizyürek, aslında farklı bir yazı konusu. İki sezon önce büyük çıkış yakalayan, büyük takımların gözdesi haline gelen bu genç yetenek, iki sene içerisinde kendini bitirdi. Samsun'un ondan çok umudu vardı ama çok da fazla kazanılması adına çaba gösterilmesine rağmen Sercan da beklenen düzeyin çok altında kaldı. Böylesine önemli bir hücum potansiyeli keşke takımda daha fazla etkili olsaydı diyorum ama bu inişli grafiği ayrı bir yazıda değerlendirmek en güzeli.

Sorun yaratan başlar ise Cenk İşler ve Savaş Esen. Cenk, Samsun'un yetiştirdiği ve futbol piyasasına sunduğu çok önemli bir futbolcu. 35'li yaşlara adım atmasına rağmen bile önemli takımları peşinden koşturabilecek bir isim olduğunu da atlamayalım. Samsunspor'un da doğal olarak beklentisi büyüktü, hatta 55 numarayı onun için özel ayırmıştı. Ama Zenke'ydi, Agbetu'ydu derken ilk etapta formaya kavuşamaması Cenk İşler açısından huzursuzluk kaynağı oldu ve takım içerisinde de dengeleri bozabilecek durumda olması Hüseyin Kalpar'ı radikal bir karar almaya doğru sürükledi. Bu kişisel sorunlar da Cenk'in forma giymesini engelleyen unsur oldu, devamında da takımdan gönderilmesi istendi. Hatta Hüseyin Kalpar, Cenk için ''ya o ya ben'' noktasına bile geldi diyebilirim. Cenk İşler'in de bu takım içerisinde olması güzel olacaktı ama şartlar böyle oluştu. Savaş Esen ise bu sezon önemli bir ivme yakaladı, takımın gol sorununa bir bölüm ilaç oldu falan derken bir maçta hocayla yaşadığı sorun onun da takımdan ayrılmasıyla sonuçlanıyor.
Özellikle Cenk ve Savaş Esen'in kadro dışı bırakılmasını çok olumlu buluyorum. Şu iyi günlerde takımdaki birliği bozmamak adına, istikrar adına önemli hamleler oldu. Diğer isimlerin ise zaten gitmesini bekliyordum. Transfer döneminde ise öncelik mutlaka bitirici bir santrafora verilmeli. Takımın savunma anlamında bir sıkıntısı yok ama gol bulma konusunda yaşadığı sorunlar uzun vadede can sıkar, Süper Lig yolunda büyük handikap yaratır. İyi bir santraforla beraber daha iyi bir Samsunspor izleriz. Diğer transferler de rotasyonu güçlendirmek adına önemli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder