Portekiz Çetesine Dahil Olmayan Portekizli

İyi ya da kötü, Beşiktaş'ın bir hamle yapması gerekiyordu. Kötü gidiyorlar, her hafta daha da kötüye doğru yol almış durumdalar ve çıkmak için çırpınmak gerek. Bu çırpınma sizi daha hızlı dibe sürükleyebilir ama çıkmayı da kafaya koyduysanız çırpınacaksınız, yani Beşiktaş için o hamle gerekli. Şu aşamada da Carvalhal'i göndermek en kestirme yol oldu, çünkü genel itibariyle başarısız geçen bir dönem yaşadık. Nedenleri tartışılır bunun, hatta Carvalhal'e de birçok noktada hak veririz ama tablo bu. Play-off dönemi adına da Tayfur Havutçu'yu getirmek şu vadede yapılabilecek tek hamleydi, başka yol kalmamıştı.

Tayfur Havutçu bir bakıma kendi geleceğini belirleyecek. Eğer başarılı olursa {şu aşamada play-off 3.'sü olmak Beşiktaş adına başarıdır} gelecek sezona da takımın başında girebilir. Fikret Orman'ın gelecek sezon adına tercihi yerli bir teknik adam gibi görünüyor ve adaylardan biri de elbette Tayfur Havutçu. Ama başarısızlık durumunda da Tayfur Havutçu bu sefer sportif direktör ya da menejer gibisinden bir unvan dahi elde edemez ve Beşiktaş'la ilişkileri bütünüyle kopar. Bu da futbol operasyonunun birinci halkası olur.

Dediğim gibi, Carvalhal'i yollamak doğru adım, en azından play-off için bir çırpınma hamlesi. Güzel bir insandı ama, yıllar sonra dahi hatırlayacağımız bir karakter. Ülkemize gelen en sempatik yabancılardan biri oldu. O da farkındaydı aslında Beşiktaş ve Türkiye'nin kendisi açısından ne büyük bir şans olduğunu ve teknik direktörlük kariyerinde de ulaşabileceği zirve noktası olduğunu. Farklı bir kariyer planlamasıyla geldiği Beşiktaş'ta bir anda önce vekalet teknik adam gibisinden bir görevi, devamında da Beşiktaş'ın iyi gittiği dönemde kendini kanıtlaması sonucunda teknik direktörlüğü tamamen aldı. Plan, Tayfur Havutçu çıktığında onun teknik direktör olmasıydı ama Carvalhal takımın başında bir süre daha devam edebilme şansını kendine kazandırdı.

Bundan sonraki yıllarda da kendisini Türkiye'de görebiliriz. Sevdirdi kendisini, Beşiktaş gibi bir takımda değil belki ama daha düşük ölçekli bir takımımızda iyi işlere de imza atabilir. Beşiktaş'ta da kötü bir dönem geçirdi diyoruz ama Carvalhal imzası diyebileceğimiz şeyler de yaşandı aslında, doğru yaptıkları. Ama bir Portekizli olmasına rağmen bu Portekiz rüzgarı belki de ona hiç uymadı, kendisi de istemedi böyle bir tabloyu belki de ama ilahlar kurban ister durumu, önce teknik adam gider...