29 Kasım 2015 Pazar

Değişim İçin Galatasaraylılar Olaya Gerçekçi Bakmak Zorunda


Mustafa Denizli'nin elinde sihirli değnek olmadığı doğrudur, onun da zamana ihtiyacı olacak. Hemen değişim zor, bu ilk maçtı. Hangi teknik direktör olursa olsun anında tablonun değişmesi zor, yetersiz bir kadro var ki kadro mühendisliğinin hatalı olduğunu yaz döneminden bu yana yazıyoruz.

Değişim ise şuradan geliyor, her maç sonunda "kadromuz yeterli, iyi oynadık ama kazanamadık" derken bu maç sonunda Mustafa Hoca'nın kadronun yetersiz olduğunu, alternatiflerin çok fazla olmadığını ve rakibin iyi oynadığını, bu oyunla berabere kalmanın başarı olduğunu söylemesi. Değişim budur, Galatasaraylılar da olaya gerçekçi bakmak zorunda.

Kadronun yetersiz, eksik kalmasının yanında bir de fizik anlamda eksikliği var. Galatasaray'ın ne kadar öne geçerse geçsin skoru koruyamaması, baskıya karşı duramaması biraz da bu yüzden. Savunma hatalarını, orta sahanın kırılganlığını yazacağız ama fizik anlamda durum iyi değil. Çok erken düşüyoruz, ayakta duramıyoruz ve rakip kim olursa olsun Galatasaray'a karşı baskı kurabiliyor.

Bugün Beşiktaş'ın Akhisar'a evinde kaybettiğini gördük ama yüzde 75 topa sahip olmuşlar ve baskılı olan taraflardı. Kaybediyorlar ama çaba, arzu, istek var. Galatasaraylı futbolcular ise durumu kabullenmiş. Herkesin söylediği şey "daha iyi olmak zorundayız" ama daha iyi olmak adına o güç yok ve yeniden kazanmanın da zor olduğunu düşünüyorum.

Maça gelirsek, beraberliğin ben de iyi bir sonuç olduğunu düşünüyorum. Oynanan futbolun hakkı Kasımpaşa'nın galibiyetiydi. Baskılı oynayan, pozisyonlar bulan, nefes aldırmayan taraf onlardı. 2-2 sonrası bile Kasımpaşa'nın baskısını izledik, taa ki 80. dakikaya kadar. 80. dakika sonra Kasımpaşalılar beraberlik iyidir dedi ve defansif bir hamle geldi, o vakit ancak Galatasaray kendisini gösterebildi ama bir hücum planı olmadığından bunu da başaramadılar.

Savunma kadar hücum da sıkıntılı. Birbirinden bu kadar kopuk oynayan başka bir takım olamaz. Herkes birbirinden alakasız, tek başına bir çaba. Hücum planı yok, topu alan pas atacak arkadaş bulamıyor, al ver yaparak giden yok, topu alan futbolcu da mecburen dikine oynamaya çalışıyor.

Duvar özelliği olan bir forvetin yokluğu da hücumda bir b planı yaratamıyor. Burak Yılmaz'ı defansın arkasına kaçırmak zorundasınız, şu hücum başka bir şey yapamaz. Takımın en golcüsü Podolski ama haddinden fazla savunmaya geliyor, oradan top almak zorunda kalıyor. Mecbur da, arkasında oynayan isim Sabri Sarıoğlu. Bu durumda nasıl gol atacağız, kim bitirecek?

4-3-1-2 sevdam bu yüzdendi. Orta sahayı kalabalık tutmak zorundayız. Defansif bir orta sahamız yok ve bu boşluğu da ancak bu şekilde hafifletebiliriz. Emre Çolak, Jose Rodriguez ve Selçuk İnan'ı bir arada bekliyordum ama Emre Çolak & Selçuk İnan ikilisi fazla ofansif oldu. 4-3-3 başladık zaten, Sneijder de orta sahadaydı, geriden top çıkarmak zorunda kaldı.

Emre Çolak hareketli ama savruktu, Selçuk İnan ise süpürücü rolünde süpüremedi. Jose Rodriguez biraz durumu dengeledi ama Kasımpaşa baskısında o da ayakta duramadı. Zaten etkili kanatlarımız yok, en azından Podolski'yi forvet kullanıp, pozisyon bitirmeyi denemek en doğrusu. Burak Yılmaz'ın kontrol edemediği ve gelişine vurmayı tercih ettiği pozisyonlar var. Podolski'nin önüne düşmesi durumunda ikisi de goldü.

Bütün hava toplarını Kassımpaşa topladı, Eren Derdiyok'un tek başına Galatasaray savunmasını dövdüğünü gördük. Donk ise dikine çıkmayı düşündüğü her an durdurulamadı, orta sahada kimse karşı duramadı. 80. dakika sonrası baskıdan vazgeçmeselerdi 3. golü de bulabilirlerdi ama beraberlik iyidir dediler. Galatasaray adına ise 2. yarı başlı başına kayıp.

İyi bir şeyler aramak gerekirse, Yasin Öztekin çıkarken Sinan Gümüş girdi mesela ya da Emre Çolak çıkarken Jose Rodriguez. Genelde tercihler başka olurdu ve taraftar buna tepki gösterirdi. Şimdi ise durum biraz daha değişti. Bu değişim de zaman içerisinde devam edecektir ama zirveden iyice koptuk ve ligin ilk yarısı da bitene kadar durum daha içinden çıkılmaz bir hale gelebilir. En az hasarla şu süreyi atlatmak gerekiyor, Mustafa Hoca'nın da zamana ihtiyacı olacak..

1 yorum:

  1. Ayni kadro ila mustafa hoca basarili olacağını saniyorsa yaniliyor. zaten ayni 11 i hamza hocada cikartiyordu her hafta. bilal yerine emre gelmis jose gelmiş sorunu bu cozmez. sneijder daha fazla ceza sahasina girmeli. pes te ki gf modeli gibi. ben kafamda soyle bir 11 kurdum. sence nasil olur.
    muslera
    semih chedjou hakan carole
    jem
    jose selcuk emre
    senijder
    podolsky
    4-1-3-1-1 şeklinde idare edebilirz en azindan savunma iyi olabilir jem sadece iki stoperin arasini kapatsa yeter selcuk jose ve emrede esnek oynarlar sahada gezerek. sneijder ise ikinci forvet gibi. bilmem nasil olur...

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir