Geçenlerde twitter'a yazmıştım, Frank De Boer Galatasaray'ın teknik direktörü olup, Riekerink ise onun yardımcısı olabilir mi gibisinden. Bu bir fantezi durumdu tabii, duyum veya kendi istediğim bir olay manasında değil. Yaz dönemi adına mantığı vardı tabii, Frank De Boer'e gidilebilirdi ama Frank De Boer'in adı daha çok Premier Lig için geçiyordu (Everton ve Southampton gibi takımlar için ama o takımlar da Koeman ve Puel ile anlaştı), bu yüzden de Galatasaray'ı düşünmezdi.
Inter ise onun adına da bir sürpriz olmalıydı, Mancini bir anda kovuldu ve Frank De Boer'le anlaşıldı. 1 ay kala yeni transferlerin de üzerine yeni transferler derken yine çorba olan bir yapı. Haliyle Frank De Boer de 3 ay dayanabildi, ayrılık kaçınılmaz ama onlar adına doğruydu. Frank De Boer de klasik tutucu Hollandalılar misali, 4-3-3 olmazsa olmazı ve bunun üzerinden yürüyor.
Ajax'da uzun yıllardır çalıştı, başarılıydı da. İlk geldiğinde genç bir isimdi, şimdilerde tecrübeye doğru yol aldı ama ilk yurt dışı tecrübesi Inter diyebiliriz, o da başarısızlıkla sonuçlandı ama bu daha çok Inter'in yapısıyla ilgili bir durum. Buradan kaynaklı Frank De Boer için kötü teknik direktör çıkarımı yapmak imkansız.
Bu yaz döneminde Lucescu ve Fatih Terim arasında sıkıştığımızı düşünüyorum. Fatih Terim ismi o kadar beklendi ki son anda Riekerink'de mecburen karar kılındı. O da iyi başladı, yaz dönemi yaptığı operasyonla "bey" namını da aldı belki ama şu an gidişat iyi değil, iyiye yönelme anlamında da verilen sinyallerin iyi olmadığını düşünüyorum.
Erken gibi görünebilir ama Fenerbahçe maçı Riekerink adına kırılma noktası olacak, olası kötü sonuçta da gönderilmesi benim adıma sürpriz olmaz (her ne kadar arkasındayız mesajları veriliyor olsa da). Bu tablo da mutlaka düşünülüyor, bu Milli arada da gizli kapılar ardında yeni arayışlar olabilir, hatta olduğunu düşünüyorum.
Frank De Boer de ilk akla gelen isim olacak, en azından ilk ona gideceklerini düşünüyorum. Yaz dönemi bu iş çok zordu ama bugün mümkün, Galatasaray'a gelebilir. Frank De Boer de iyi hocadır, kötü gibi bir algı yaratıldı ama öyle değil. Taktiksel disiplini olan, 4-3-3 üzerinden yürüyen, teknik direktörlük adına da hala genç bir isim.
Yaz döneminde gelmiş olsa ve yanında Riekerink olsa iyi bir ikiliydi mesela bu, şimdi ise kurulu bir düzen var ve sezonun bu bölümünde gelebilecek herhangi bir yeni hocanın da işi zor olur, kendisini bulma anlamında. Frank De Boer ismi üzerinden gitmiyorum, kim olursa olsun (Fatih Terim dahi olsa) şu ortamda zorlanır, yine sabır diyeceğimiz noktaya geliriz ama Riekerink'in şu görüntüsüne maalesef sabredebileceğim bir durum kalmıyor ki kendisine ilk "bey" diyen biri olarak bu durum emin olun en çok beni üzüyor.
İtalya medyası da bu durumu yazmaya başladı, bana da çok imkansız gelmiyor. Bir Hollandalı gidip diğer Hollandalı gelebilir ama bu kadronun aslında bir revizyona ihtiyacı var, bazı ağır top gibi görünen futbolcularla ayrılması gereken yollar var. Bunun adı yeniden yapılanma da olabilir, yaz dönemi önemli adımlar atıldı ama eksik, maalesef mücadele etmiyoruz..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder