Altınordu projesi her fırsatta önümüze çıkıyor. Ülke futbolu adına "olmazsa olmaz" bir yapı halini aldılar ve son 2-3 yılda da yön verdiklerini görüyoruz. Çağlar Söyüncü ve Cengiz Ünder gibi isimler bu ülkenin en büyük geleceği. Biri Roma forması giyiyor, diğeri ise Bundesliga'nin en istikrarlı stoperlerinden biriydi.
Altınordu'dan Freiburg'a 2.6 milyon avro bonservis ve sonraki satışın yüzde 30'u karşılığı transfer olmuştu. O gün Türkiye'de kalmama vizyonunu göstererek en büyük adımı atmıştı zaten. Potansiyeli olan bir stoperdi ama ülkemizin büyük takımlarında aynı istikrarı göstermesi şüpheliydi. Freiburg ise onun adına büyük bir projeydi.
Geçen 2 sezonda da istikrarlı şekilde forma giydi ve önemli bir gelişim gösterdi. Gün itibariyle 25 milyon avro karşılığında Leicester City'e transferi gerçekleşti. Altınordu da bu transferden 7.5 milyon avro gibi bir rakam kazanmış olacak. Bu tarz transferlerde onlar adına asıl önemli olan "sonraki satışlar". Her transfere bu tarz paylar koyuyorlar ve futbolcuların gelişim gösterebilecekleri takımlara gitmesine de özen gösteriyorlar.
Çağlar Söyüncü için transferin ilk günlerinde Arsenal'i konuşuyorduk. Yalnız o dönem Çağlar Söyüncü'nün "oynayabilmem lazım" söylemi etken oldu. Bu tarz büyük bir takımda o yarışın içine girmek cesaret işidir. Yine de oynayabileceği bir takıma gitmek istemesi ve hala gelişimi anlamında hareket etmesine de saygı duymalı. Henüz 22 yaşında, önünde uzun bir gelecek var.
Burada mühim nokta Premier Lig'e attığı adım. Aynı istikrarı en az 2 sezon daha göstermesi halinde çok daha büyük bir takıma imza atması olası. Leicester City de onun adına bir proje. Maguire'nin ayrılığı konuşuluyor, belki de bu yazı yayına girdiğinde imza atmıştır. O ayrılmadan alternatifi belirlenmiş oldu, üstelik gelecek adına önemli bir adım atarak.
Çok daha fazlasını yapmasını bekliyorum. Potansiyelinin ucu açık ve istikrarlı şekilde büyümeye devam ediyor. Premier Lig'de de bu gelişimi göstermesi fazlasıyla olası. Çok daha iyi bir takıma da gidebilirdi ama onun adına şu aşamada asıl önemli olan sahada kalmak. 2-3 sezon içinde Çağlar Söyüncü'yü en büyükler arasında sayacağımıza inanıyorum..
İyi geceler Burak. Bu yazın özelinde konuşmuyorum ama şu küçük uyarıda bulunmak istedim: Özellikle Twitter'da çok fazla "2 nokta" kullanıyorsun cümlelerinin sonunda. Türkçe'de böyle bir kullanım yok. Cümlenin sonu nokta veya 3 nokta ile biter. 2 nokta'nin mevzubahis olduğu tek yer "2 nokta üst üste" şeklindeki kullanımdır. Türkçe içerik üretimine duyduğum saygıdan dolayı uyarmak istedim. İyi geceler.
YanıtlaSilBen iki noktayı çok Türkçe düşünerek yapmıyorum. Kendi içimde bir anlam yarattım. Yoksa çok devrik cümle de kullanıyorum mesela, bunlar da hep hata ama yapıyorum :) Eleştirin başım üzerine tabii, çok teşekkür ederim bilgilendirme için.
SilSahada kalmak müthiş bir vizyon göstergesi oldu gerçekten onun için. Arsenal'e gitmesini ise Wenger sonrası için istemezdim ne olacakları pek belli değil. Çok eleştirilen bir takım arsenal ve bazen büyük maçlarda ciddi farklar yiyebiliyorlar. Savunma oyuncuları için istenen bir durum degildir bu.
YanıtlaSilYaşı henüz genç. Arsenal gibi takımlar adına da zamanı olacaktır.
Sil