Nostaljiyi seviyoruz, bu konudaki mümkün olan tüm paylaşımları da yapmak istiyorum. 2004 / 2005 sezonu Ocak ayına gidiyoruz. Metz'den Ribery, Çanakkale Dardanelspor'dan da forvet Hasan Kabze ve kaleci Fevzi Elmas transfer edilmişti. Kağıt üzerinde bakınca 3 genç isimdi ve o gün itibariyle bu transferler hakkında da çok fazla bilgimiz yoktu.
Ribery'nin kendini tanıtması çok uzun sürmedi. Anelka'nın gölgesinde transfer edildiği dönemde hiç de gölgede kalmadı. Tüm Galatasaraylıların ağzına bir parmak bal çalarak gitmiş oldu. Metz'den kiralandı, sezon içinde bonservisi alındı ama 100 bin avro yüzünden kendisini kaçırdık. Sonrası malum, Avrupa'nın sayılı büyüklerinden oldu.
Hasan Kabze ve Fevzi Elmas ise o dönemin potansiyel sahibi gençlerindendi. Özellikle Hasan Kabze'nin iyi de bir Galatasaray kariyeri oldu. Hagi'nin döneminde Ümit Karan'ı Ankaraspor'a kiralamış ve Hasan Kabze'ye sık sık şans vermiştik. O da bu şansı iyi değerlendirdi ve ertesi sezon gelecek şampiyonluğun x faktörlerinden oldu.
Fevzi Elmas'dan umutluydum. Maalesef Galatasaray'ın yerli kaleci geleneği bir türlü oluşmadı. En potansiyeli olan isim dahi bizde hayal kırıklığı oldu. Fevzi Elmas'ın da Mondragon'un ardından kaleyi almasını beklesem de bunu başaramadı. İyi olduğu maçlar olsa da genel anlamda hayal kırıklığıydı. Galatasaray sonrasında ise uzun bir Anadolu kariyeri yaptı.
İkinci ligden gelip Galatasaray'da oyle bir katkı yapması çok önemliydi Hasan Kabze'nin... ve yabancı sınırının olduğu bir dönemde Türkiye'de kalmayıp Avrupa'ya gitti oralarda da başarılı oldu. Sanırım Montpellier ile bir şampiyonlugu da vardi.
YanıtlaSilAynen öyle. O takımın yıldızı da Belhanda'ydı :)
Sil