Prison Break de iyi ki izledim diyeceğim işlerin başında gelecek

"40 yıllık dizileri yeni mi izliyorsun" diye soracak olan arkadaşlarıma vereceğim cevap "evet" olacak. Daha önce de söyledim. Geç başladım ama mümkün olduğunca hızlı ilerlemeye çalışıyorum. Prison Break de iyi ki izledim diyeceğim işlerin başında gelecek. 

Bu diziyi izleyeceğimi söylediğimde gelen yorumları düşünüyorum. Bir de benim diziyi izledikten sonraki düşüncemi. Arada çok fark var, neredeyse bütün sezonlarını beğendiğim bir iş oldu. Oysa yorumlarda altı çizilen nokta ısrarla "ilk 2 sezondu". 

İlk sezonu bence de zirve nokta. Sadece Prison Break'in değil, farklı dizilerin dahi ulaşabileceği bir çıta değil. Olumsuz yorumlar da ilk sezonda koyulmuş olan çıta yüzünden. Hikayenin ana noktası "kaçış" olsa da dizi sezonlar içinde bambaşka noktalara evriliyor.

İlk sezonu temposu ve sürükleyiciliğiyle kazanıyor. Michael Scofield çok akıllı bir karakter. Ağabeyi ise onu "kaba kuvvet" noktasında dengeliyor. Biri akıl, diğeri güç. Dizinin her anında bu aklın ne denli güçlü olduğunu da görüyoruz.

2. sezonu bana sorarsanız dizinin en zayıf kısmı. Çok fazla bölüm var ve tempo doğal olarak düşüyor. Hapishane'deki o sürükleyiciliği, dışarıda kaçarken göremiyoruz. Lincoln Burrows'u hapishaneden kaçırmak tek plan değil, asıl nokta hayatta kalabilmek ve o komployu çözmek.

3. sezonu çok beğendim. Sadece 13 bölüm vardı diye hatırlıyorum ve Panama'nın Sona cezaevindeki bölümlerin temposu çok yüksek. Daha renkli ve canlı bölümler, bu da gözü alıyor. 3. sezonda yaşananlar biraz daha spontane, akışın geliştirdiği planlar. Bu durum da 3. sezonu, ilk 2 sezondan ayırıyor.

4. sezonun açılışı ise biraz zorlama gibi gelebilir. Scylla denilen Dünya'nın geleceğini ilgilendiren bilgileri ele geçirmek için bir ekip kuruluyor. Bu kısım klişe gibi dursa da hikayenin gelişimi ve bağlantılar harika. 4. sezonu ikiye ayırıyorum, Los Angeles ve Miami bölümleri. Yine uzun, yer yer temponun düştüğü ama 2. sezona kıyasla aksiyon çok daha güçlü.

5. sezona başlamadan önce çok umutlu değildim. Diziyi devam ettirmek adına yıllar sonra geri döndüler ve "zorlama" olacağını düşünüyordum. Hiç de öyle olmadı. Tam aksine, beni en çok geren ve heyecanlandıran sezondu diyebilirim. Yemen'de başlayan bambaşka bir hikaye var ve gerilimi en zirve noktada hissediyorsunuz.

Senaryo ve hikaye çok sağlam. Bağlantıları o kadar iyi yapıyorlar ki "zorlama ya da saçmalama" oldu diyemiyorum. Beni çok geren, heyecanlandıran ve merak uyandıran bir iş oldu. Dizi içinde "bulmaca sevenler ya da ters köşe sevdalıları" içine bulunmaz bir iş.