Yabancı kuralı hakkındaki görüşüm sabit. Futbolu pasaport oynamaz, iyi olan oynuyor zaten. Mevcut yabancı kuralı da "yerliyi" zorunlu kılıyor, "yabancıyı" değil. Bu kural sayesinde, gönül rahatlığıyla Avrupa'ya açılan futbolcular da ortada. 35 yaşındaki Burak Yılmaz dahi, kariyerinin bu döneminde Lille'e gitti ve neler yaptığını izliyoruz. Sayısı düşecek, ilk 11'inde zorunlu kılınacak yerli kuralı (kısacası eski düzenler), olmadık yerlilere, olmadık paralar demek. O günleri hepimiz yaşadık.
Değişiklik açıklanmıştı, yürürlüğe de girecek. Zorundayız yani, şimdiden o kurala ayak uyduracağız. Galatasaray da son 3 haftada ilk 11'inde 5-6 yerliyle oynuyor. Okan Kocuk / Fatih Öztürk, Emre Taşdemir, Taylan Antalyalı, Emre Kılınç, Oğulcan Çağlayan, Emre Akbaba, Arda Turan gibi isimler sık sık 11'e yerleşiyor. Bu sezonki tabloda yerli futbolcularımızın önemi büyük. Geçmiş yıllarda yerli kalitesini çok eleştirirken, son 2 yılda bu yönde hamleler yaptık.
Özellikle de bu sezon ekmeğini yiyoruz. Geçen sezon sadece Adem Büyük'ü çıkarmıştık mesela. Bu sezon ise birçok isim sayabiliyoruz. Transferi konuşulurken "tepki gören" çoğu isim, hocanın elinde yükseliyor. Bu isimler de ağırlıklı olarak yerli. Etiketten sıyrılmak gerekiyor. Geçen yıl Adem Büyük tepki görmüştü, bu yıl da Oğulcan Çağlayan. Yusuf Erdoğan'ı falan da gelseymiş, katkı verirmiş. Hocanın bu yönü nedense pek konuşulmuyor.
Döviz kuru da ortada. Etiketli, maliyeti yüksek isimlerden ister istemez sıyrılmak zorundasınız. Bunun yerine, maaşını TL üzerinden alacak yerliler değer kazanır oldu. İster istemez buna dönülüyor, senin bir kısıtlama koymana gerek yok ki. Kısıtlama koyduğun an, doğru ücreti alan yerli futbolcunun olmadık rakamlar alacağını göreceksiniz. İyi olan oynayacak, oynamak zorunda olan değil. Gelişim de böylelikle mümkün olacak.
Yerli ağırlıklı çıktığımız kadrolar keyif de veriyor. Sezon başından bu yana 11'de 3 banko yerlimiz varken, şu an sayı 5-6'lara çıktı. Kendilerini de göstermek istiyorlar. Oyun yükseldi, keyif kazandı. Ocak ayında da yerli tarafında transferler bekliyorum. Yerli kalitemiz artmışken, bunu daha da yükseltmek lazım. Hem maliyetleri düşürmek adına, hem de bu havayı bozmamak için. Ocak ayını iple çekiyorum.
Abdülkerim Bardakçı konuşuluyor. Nokta transfer olur gibi sizin fikriniz nedir?
YanıtlaSilO konuda detaylıca yazdım :)
SilBaşarıyı takdir etme yerine karalama huyumuz olduğundan, biraz da dönem dönem hocanın ego patlaması yaşayarak hata yapmasından olsa gerek Terim'in çoğu konuda hakkı verilmez genelde. Bu sene yaptığı yerli parlatma olduğunu ilk geldiği sene de yapmıştı. Hakan Ünsal, Ergün, Okan gönderilecekler listesindeyken hoca engel olup UEFA şampiyonu kadronun ası yaptı bu isimleri. Son gelişinde Donk'u paf takımından alıp takımın jokeri yapması, Gary Rodrigues'i parlatıp satması hiç hesaba katılmaz. "Hep pahalı isimlerle başarılı oldu, yok gazcı, taktik bilmez" sözleriyle geçiştirdiler başarılarını. Bunu sadece rakiplerimiz yapmıyor özellikle kongre üyeleri ve neredeyse bütün çalıştığı yönetimler arasında da hocaya diş bileyenler fazla.
YanıtlaSilBu sene bambaşka bir şey başarmak üzere ama. Süratli, önde basan, çerçeveyi zorlayan futbolu şayet oturtabilirse hasret kaldığımız Avrupa başarılana yeniden tanık olabiliriz.
Yine içeriden kazanımlarla yürüdü. Bugün de bunu yapıyor. 4. döneminin ilk sezonu da bunu yapmıştı.
SilDöviz kuru böyleyken yabancı oyuncu ne kadar serbest olursa olsun. Mecburen yerliye yöneliyorsunuz.
YanıtlaSilAynen öyle. Benim de anlatmak istediğim bu.
Sil