Bazı futbolcular için, "yanlış zaman" deriz. Kimi başarılı olur da, kötü bir döneme denk gelir. Kimi de başarısız olur ama yine kötü dönem içindedir. Kimi için de, hangi dönem olursa olsun "olmaz" deriz. Kalitesi ne olursa olsun. Misimovic için "yanlış yer, yanlış zaman" derim. Elano için ise, ne olursa olsun olmazdı derim. 2'si de büyük futbolcu. Elano'yu ayıran nokta ise, Dünya Kupası yatışı adına Galatasaray'a geldiğiydi.
Elano'nun geldiği sezon sözleşmesinde, 1 ay içinde en fazla şu kadar maça çıkar maddesi vardı. Etkili olduğu birkaç maç var da, bu takımla işi yoktu. Dünya Kupası adına geldi, kupayı gördü ve sakatlandı, bu yüzden de beklenen transferi gerçekleşmedi. Sonra da geri döndü ve yine katkı almaya çalıştık. Misimovic ise, transferin son günü için müthiş bir transferdi. Hagi göreve geldiğinde, neredeyse ilk işi bu adamı silmek oldu. Çok büyük bir hayal kırıklığı.
2010 - 2011 sezonunda, deplasmanda Fenerbahçe ile 0-0 kaldığımız maçı hatırlarsınız. Forveti Pino, sol kanat Misimovic, sağ kanat da Elano. O maç beni çok umutlandırsa da, devamı gelmedi. Ne kurguda ısrar geldi, ne de futbolcular özelinde. Pino, forvet oynamaya devam etti de, Misimovic'i sildik. Elano da Ocak ayında takımdan ayrıldı. Misimovic ayrılırken de aylardan Şubat'tı. Her 2 isimden de zarar edildi. Misimovic için birkaç ayda üstelik.
Misimovic, Bundesliga'nın en iyi 10 numaralarından biriydi. Wolfsburg sırf onu Bundesliga içinde tutmamak adına bize satmıştı. Schalke 04'e gitmek istiyordu oysa. Al kullan işte, uzun yıllar bile seni götürür. 2011 - 2012 sezonu Galatasaray adına efsane bir dönemdi. Ben de düşünüyorum, Fatih Hoca'nın elinde olan bir Misimovic ile ne oynanırdı? 4-4-2 içerisinde belki yer bulamazdık da, 4-2-3-1 ya da 4-1-2-1-2 gibi bir kurgu mümkündü. Fatih Hoca, mutlaka katkı alırdı.
Hayat, akacak ve gidecek işte. Misimovic kalmadı, 4-4-2 oynadın, ertesi sezon Sneijder geldi. Hepsi birbirine bağlı. Elano da kalmış olsa, Fatih Hoca ondan da katkı alırdı. 4-4-2'nin sağ kanadına daha uyan bir profil. Orta saha özelliği var, hücuma yatkın, oyun aklı yüksek ama karakteri noksan. Sorun çıkarıp da, katkı vermemesi de olası. Onun kadro dışı kalmasını beklerken, Misimovic'in kalmış olması da ilginç olaydı.
(Emre)
YanıtlaSilTransfer yapmak icin transfer yapildigini en iyi anlatan dønem.
Hic bir zaman anlamamisimdir Meira' 1,5 milyon euroluk kar icin satmayi. Keita'yi 650 bin euroluk kar icin satmayi. "iyi teklif aldik, sattik". Bu mu iyi teklif oluyor? Sanki gidip o parayi borca yatirdilar, yada Giovanni Dos Santos gibi genc yatirima. Yok birinin parasi Elano'ya, digeri Misimovic'e gitti . Sonra onlarin parasi Zapata ya, Stancu'ya. Zarar yazdik. Niye sattik? niye aldik? Sirf sov olsun, transfer olsun. Birilerinin cebi dolsun. Haldun Ustuneli'i de øvuyorduk. Simdi gøruyorum ne kadar populist oldugunu ve zarar verdigini. Ayda 3 maca cikmayi kabul etmek nedir.
Kucuk bir fikir abi, bu konsept icin KAP bildirimi gelip, ama olmayan transferler icin de yazilar olabilir. Fatih hoca'nin elinde Keita, Reyes, Forlan, Luis Fabiano, Shaqiri ve Podolski gibi oyunculari gørmek guzel olurdu.
Elenince Karpaty'e, apar topar gelmişti bir de :) Sırayla gidiyorum yazı işinde. Dünya Kupası arası, iyice nostaljiye abanacağız zaten.
Sil