Samsunspor'un aldığı transfer yasağı ve yeni teknik direktörü üzerine konuşalım. Transfer yasağının, Novikovas dosyası ile alakalı olduğu söylense de, üst üste haksız fesihler gerçekleştiği için geldiğini biliyorum. Yabancıları al, 6 ay sonra gönder ve yenilerini al döngüsünden çıkan sonuç bu. Temelinde de olmayan futbol aklı yatar. Bugün de bu durum geçerli. Paran ve imkanların olabilir, o da seni bir noktaya kadar taşır. Doğru aklı ortaya koyamazsan, herhangi bir başarı elde edemezsin. Yüksel Yıldırım da neredeyse tüm Samsunspor günlerinde bu akıldan noksan hareket etmekte. Yeni teknik direktöre gelirsek, tam anlamıyla "etiket" hareketi. Ligin doğruları ya da Samsunspor'un ihtiyacıyla bağdaşmıyor. Yazın bu hamleyi yapsan bir derece de, şu an ihtiyaç bu mu? Ligin dinamiklerine hakim, seni kısa sürede cendereden çıkaracak bir yerli teknik adamla anlaşman gerekiyor. Hoffenheim, Hamburg, Köln ya da Lokomotif Moskova diyorsun, etikete aldanıyorsun. Buraya gelecek, oyuncuları tanıyacak, lige hakim olacak. Belki futbolcu grubu ona uymayacak ama transfer de yapamayacak. Yazın da zaten dengesiz, senkronu olmayan, neresinden tutsan diğer tarafı elinde kalacak bir kadro kurdun. Ocak ayında gideceğin isim, onu getireyim de küme mi düşelim dediğin Yılmaz Vural olacak. Markus Gidsol umarım başarılı olur da, hiç zannetmiyorum. Fuat Çapa'yı sportif direktör yaptığın dakika zaten iş bitiyor. Öncesinde görüştüğün yerliler yüzüne bile bakmadı. Bakmaz da, niye baksın, niye bile bile lades desin. Yüksel Yıldırım, vizyonun tanımını "etiket" zannediyor. Samsunspor'un yaşadığı sorun da tam olarak bu.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder