Göztepe'nin bu hakem yönetimine rağmen geri dönebilmesi akıl almaz olay

Transfer yasağı almış Adana Demirspor, ligin en kötü kadrolarından biri ama Fenerbahçe o gün oldukça zorlandı. Göztepe de bence ligin en mütevazı kadrolarından biri. Bir yandan transfer yapıyorlar ama şu an ellerindeki yapı mütevazı. Atletik, çok hareketli bir takı ama saha içerisinde "akıl" sorunu vardı. Bu tarz takımlara karşı 1-0 öne geçtikten sonra işiniz kolaylaşır, çünkü çözülürler. Fenerbahçe, 2-0'ı da buldu. İş bitti diye düşünürken, Göztepe'nin geri dönüşünü izledik. 2. yarıda yaptıkları hamleler, özellikle de Tjanic ile birlikte o eksik olan aklı yakaladılar. 2. yarıda Fenerbahçe'yi sürklase ettiler diyebiliriz.

Bu geri dönüşü de türlü handikap içinden çıkarak başarıyorlar. İlk yarıda iptal edilen golleri ve Osayi'nin penaltısını geçiyorum. Hadi onları bir kenara bıraktık. Maximin'in net kırmızısı es geçiliyor, korner pozisyonunda Osayi'nin penaltısından daha net bir penaltıları atlanıyor. Maximin'in verilmeyen kırmızısında maç 2-1. Orada Fenerbahçe 10 kişi kalsa ne yaşanacak? Zaten sürklase olmuş haldeler, Göztepe haldır haldır geliyor. Penaltıları verilse, büyük ihtimalle maç 2-2 olacak ve kazanmak için önlerinde uzun dakikalar var. 2-0'dan 2-2 müthiş bir geri dönüş de, Göztepe'nin hakem yönetimine rağmen geri dönebilmesi akıl almaz olay.

Ali Koç'un hak mahrumiyeti var, stadyumda bile olmaması lazım. Galatasaray'ın stadına hukuk dışı yollarla girişi malumunuz. Orada ceza bile almadı. Yıllardır yaptığı tüm magandalığa göz yumuluyor ve o da bunun cesaretiyle dozu arttırarak devam etmekte. Maç devam ederken, Göztepe Stadı'nın içine giriyor, dilediği gibi hareket ediyor. Sonra koca yürekli bir Göztepe yöneticisi bu duruma mani olunca, İzmir'de kara gece mi oluyor? Karanlığın bilmem kaçıncı tonu, hakem yönetiminin skandalıyla oluştu. Ali Koç'un saha içinde, hatta stadyumda ne işi var, sen bunu sorgula? Sanki bu durum doğal bir şeymiş gibi hareket ediyor. Sonra "beka sorunu" denilince kızıyorsunuz.

Futbol terörü dediğiniz olay, Ali Koç'un yaşadığı başarısızlıkların katlanmasıyla birlikte yaptıkları. Saha içine dönersek, Mourinho'yla alakalı düşündüğüm her şey gerçekleşiyor. Taktik arayışlar 2. haftadan başladı ve iyi sonuç alınamıyor. O da başarısız oldukça işi transfere yormayı çok sever ve beklentisi bu. Fenerbahçe, geçen sezon gümbür gümbür bir futbol oynuyordu, en azından tempolulardı. Şu an ise olabildiğince durağan ve kötü futbol. Mourinho için sonuç hocası diyorlar ama sonucu da alamadığını görüyoruz. Galatasaray'dan ayrılma durumu olan futbolcuların halleri konuşuluyor da, Ferdi Kadıoğlu meselesi gibi konular hiç konuşulmuyor. Fenerbahçe'nin içi daha karışık.

Okuyan ve yorum atacak arkadaşlar için;

Blog'daki tanıtımları da es geçmeyelim.

En azından 1 tık atarak, destek olmanızı bekliyorum :)