Fenerbahçe 1-2 Galatasaray, Kadıköy bizler için cennet bahçesi

Kadıköy, Okan Buruk için cennete açılan kapı. Bu sezon hangi maçlarda öne çıktık dersek, ligde kazandığımız Fenerbahçe deplasmanını gösteririz. O gün ne olduysa, aynısını kupada yaşattık. Benzer futbol, yine kaçan fark. Rakibin yeniden olmayan bir golle Fenerbahçe'yi geri döndürmeye çalıştılar. Ligde kazandığımız Fenerbahçe deplasmanının ardından momentum kazanmıştık ve seri elde ettik. Aynısını yaşayacağımızı düşünüyorum. Odaklanıp, maça tam anlamıyla hazırlık yaptığımızda farkı ortaya koyuyoruz. Okan Buruk'un derbi performanslarını tartışmam bile. Beşiktaş'a kaybettin, kötü de bir futboldu ama hemen akabinde Fenerbahçe'ye karşı gösterdiğin bu reaksiyon değerli. Seni kırmayı düşünürlerken, paramparça oldular.

Sezonun yine ilk bölümüne iniyorum. 4-2-3-1 gibi dizilsen de, Kaan Ayhan sağ stoper gibi oynuyor ve maç içinde 3'lüye dönüyordun. Bugün de aynısıydı. 4-2-3-1 gibi dizilip, Kaan Ayhan büyük oranda sağ stoper gibi oynadı. Tottenham karşısında nasıl bir cesaret varsa, bugün de izledik. Galatasaray'ın ön alanda pres zamanlaması, uzun zamandır bu kadar kusursuz değildi. Lemina / Torreira ile orta sahada sertliği sağlayıp, Sara'nın topla etkin oyunuyla birlikte fişi çektin. Sara'nın ivmelenmesi, takımın çehresini bir anda değiştiriyor. Sofyan Amrabat'ı perişan etti, nefes aldırmadı. Osimhen'in de Skriniar üzerindeki tartışmasız etkisiyle birlikte ilk yarıda rakibi farka boğacak pozisyonları bulmuş oldun.

Barış Alper Yılmaz'ı da uzun toplarla rakip savunma arkasına sarkıtmak doğru plandı. Çağlar Söyüncü üzerinde çok etkili oldu. Fenerbahçe'nin Sofyan Amrabat / Fred düzleminde sorun yaşayacağını biliyorduk. Talisca da asla bir Dzeko bağlantısı değil. Bu sayede En-Nesyri'nin de işini bitiriyorsun. Kostic'in ortaları tek silahlarıydı. Bir ara buna da çok izin verdik ama Mourinho'nun onu oyundan çıkarmasıyla birlikte başka bir opsiyonları kalmadı. Barış Alper Yılmaz özelinde sıkıntı bitirememek. Bugün fişi çekecek isim o olacaktı ama ısrarla kaçırıp, pas hataları yaptı. Alan bulduk, bunu iyi değerlendirdik. Sara da, Barış Alper Yılmaz da o sızma koşuları daima yaptı. Osimhen'in Skriniar'ı sırtında gezdirmesi, geride büyük boşluklar oluşturdu. Bitirebilmek gerekiyor.

Yunus Akgün de uzun zamandan sonra çok iyiydi. Onun topla ilişkisi bizim olmazsa olmazımız. Dar alanda müthiş işler yapıp, seni ön alanda tuttu. Sara ve Yunus Akgün, bu şekilde devam ettikçe de Galatasaray'da senkron oturmuş oluyor. Eren Elmalı'nın Galatasaray formasıyla henüz kötü maçı yok mesela. Yine çok iyiydi ve bugün böyle bir sol beki hangi parayla alabilirsiniz? Hamlelere bakınca, Maximin karşısında Frankowski'yi düşünmeyi eleştirebilirim ama güçlü kulübenin artılarını hissediyoruz. 80'e doğru maçı 3'e getirebilecek imkanları yine yakaladık. Duran topları da etkin kullandık. Bunların hepsi Sara işte, onun geri dönüşü. Bu momentumla devam edip, Samsunspor'u da geçtiğin an seni tutabilme ihtimalleri yok.

Mutlaka daha farklı bitirmek gerekiyordu. Ya da daha öncesinde diyelim. Kendi sahamızda da bu kadar beraberlik odaklı oynamamalıydık. Rakibe karşı üstünlüğünü tartışmaya gerek var mı? Kazanmak için sahadayken kazanıyorsun. Yeter ki o maça çalış, doğru dizil. Senkron tuttuğu an gerisi geliyor. Okan Buruk'un da bu maçla birlikte geri döndüğünü ümit ediyorum. Beşiktaş karşısında eleştirdik ama bu maçta hakkını verelim. Mourinho başta olmak üzere, yapılan tüm saçmalıkları da ayrı olarak konuşuruz. Hazmetmeyi bilmeyenlere karşı müthiş bir galibiyet. Sen sahada konuştun, sana cevap veremeyen de "şiddet" meyli gösterdi. Türk futbolunu en başından bu yana aşağılamayı adet edinmiş olan bu adam, gün itibarıyla iflas etmiştir. Kirli yüzü de en görmek istemeyen adına dahi meydandadır. Bu durumu aklamaya çalışacak herkese de yazıklar olsun.