Gaziantep FK 0-3 Galatasaray, beklenen güçlü başlangıç

Gaziantep FK, büyük oranda kadroyu korumayı başarıp, iyi transferler yaptı. Orada kusur, takımın İsmet Taşdemir'e uymuyor olması. Selçuk İnan, keyifli bir pas takımı ortaya çıkarmıştı. İsmet Taşdemir ise kısıtlı malzemeden, güçlü savunma oyunlarıyla başarıyı arar. Gaziantep FK'nın bu kadrosuna o savunma oyununu oynatman imkansız. Orada teknik direktör değişikliği yakındır. Sıcak hava, berbat zemin gibi etmenlerde, böyle bir deplasmanda alınan rahat galibiyet güzel iş. İlk yarıda fişi çekip, 2. yarıda keyif yaptın. Biraz vitesi açsan, 3-0 değil de 6 ya da 7-0'ı konuşuyor olabilirdin. Böyle bir zeminde, skoru da aldıktan sonra kendini zorlamanın alemi yoktu. Doğru hızda oynadık.

Barış Alper Yılmaz'ın her geçen zaman sağladığı aşamayı izlemek çok keyifli. Noksanı nedir desen, karar alması ve tekniği derdin. Tekniği de bünyesine ekledi ve çabuk karar almaya başladı. Aldığı penaltıda attığı çalım mesela, tekniğin tanımı değil mi? Sadece savunma arkasına koşularla değil, bağlantı olarak etkili oldu. Rakip yarı sahanın her yerineydi ve tüm Gaziantep FK savunmasını bitirdi. İlk yarıda Yunus Akgün ve Sara gibi isimlerle orayı doldurdun. 2. yarıda Sane de ritim kazanınca, hücum oldukça keyifliydi. Skoru aldıktan sonra alan da bulmaya başlıyorsun. Rakip bir noktada eksik de kaldı. Sonrası antrenman maçı zaten, ter attık.

Galatasaray'ın ilk yarıda ön alanda çok fazla top tutamadığını düşünüyorum ama Osimhen'siz düzende bu mecburiyet. Daha çok alan isteyen hücumcularla, bu şekilde gol ararsın. Gaziantep FK'nin oyun düzeninde de topu rakibe bırakmak vardı. Ligin en atlet takımlarının başında geliyorlar ama merkezde 1 tane bile kesicileri yoktu. Galatasaray'la nasıl mücadele etmeyi düşünüyorsun? Galatasaray'ın bu orta saha 3'lüsünde ligde imha edemeyeceği takım yok. Önde ne kadar top tutamasan da, kontrolü elde tutuyorsun. Skoru erken bulunca da, o alan ister istemez sana veriliyor. Sen de alanı doldurup, ilk yarıda 3'ü buluyorsun. Sane'nin 2. yarıdaki ritmi ilk yarıda olsa, 5'i de bulurdun. Barış Alper Yılmaz gibi bir hücumcuya sahip olmak, hücumda o eksik bu eksik diye düşünmemen anlamına geliyor.

Jakobs'u sol öne attığın zamanlar, seni bu tarz maçlarda kısıtlar. Sane'yi ilk 11'de kullanıp, ritim kazandırmaya çalışmak doğruydu. Sane oynamasa dahi, Zaniolo'yu hücumda kullanır, Jakobs'a yine sol önde dönmezdim. Zaniolo'nun isteğini gördük, bu adam kazanılabilir. İlk baştan bu yana savunuyorum. Muazzam bir fiziği ve patlayıcı gücü var. Roma dönemi de dahil olmak üzere, ilk kez savunma yardımı yaptığını görüyorum. Maç da 3-0 senin lehineyken. Yedek kalmayı da sorun etmeyecektir. Kazanman halinde, özellikle Şampiyonlar Ligi'nde elini güçlendiriyor. Forvet oynar, kanatlarda kullanırsın, forvetin arkasında dahi olur. Alan bulacağın maçlar oynayacaksın ve bu fizik mutlaka iş yapar. Değerlendirmek gerekiyor.

Hazırlık maçlarındaki görüntümüz, son 4 yılda ilk defa bu denli hazır olduğumuzu gösteriyordu. Fizik olarak güçlü haldeyiz, kafalar zaten rahat. Transfer konusuna gelirsek de eksikler belli, bir şey değişmedi. Ligin üzerinde bir kadro, teknik direktör ve oyun. Gaziantep FK gibi deplasmanlardan çıkmak bizim adımıza zor değil. Baktığımız yer de zaten ligimiz değil. Tüm konuşmalarımız Şampiyonlar Ligi üzerine. Lige çok güçlü bir başlangıç yapmış olduk ve bunu bekliyorduk. Maçla alakalı düşüncem gerçekleşti, rahat bir galibiyet. Ağustos ayını aynı ritimde geçmeye devam ederken, eksik transferleri bir an önce gerçekleştirmeyi bekliyoruz. Karagümrük maçında Osimhen ve Icardi'nin de mutlaka aksiyon almasını bekliyorum.

Okuyan ve yorum atacak arkadaşlar için;

Blog'daki tanıtımları da es geçmeyelim.

En azından 1 tık atarak, destek olmanızı bekliyorum :)