Etiketsiz #3; Hasan Kabze

Anadolu'da parlayan ya da gurbetçi gençler için yorumum sabit. Alabildiğin herkesi al. İlla ki çoğu tutmayıp, bazısı şans da bulamayacak ama aradan sivrilen de kazancın olacak. Herkesi de alıp, yıldız yapmak zorunda değilsin. Kimi rotasyonun parçası olsun, yerli transfer ihtiyacını bu şekilde gider. Barış Alper Yılmaz ya da Kerem Aktürkoğlu gibi kazanımlar elbette güzel ama Hasan Kabze gibi kazanımlar da çok keyifli. 2004 - 2005 sezonunun ortasında, Fevzi Elmas'la birlikte Çanakkale Dardenelspor'dan transfer edildiler. 2'si de o dönem için potansiyel gençlerdi. Hagi'nin de gençlere şans vermesiyle bilinen bir teknik direktör. Ümit Karan'ı Ankaraspor'a yollayıp, Hasan Kabze ile onun boşluğunu doldurmuştu.

Hasan Kabze de ayağının tozuyla yakaladığı şansı iyi değerlendirdi. Hakan Şükür ve Necati Ateş gibi forvetlerin arkasında, bulduğu tüm şansı iyi değerlendirdi. 14 lig maçında 8 golü var. O dönemi hatırlarsınız. Maddi olarak zorluk yaşanıyordu. Hatta o zorlukların sonunda, sezon sonu dönemin yıldız adayı Ribery'nin bedelsiz gidişine dahi şahit olduk. Benim yaş grubum adına büyük travmadır. O Ocak ayında yapılan transferlere bakınca, Hasan Kabze & Fevzi Elmas, Hakan Yakın ve Ribery gibi isimler var. Hakan Yakın, profil olarak iddialı futbolcuydu ama menajer önerisiydi, şans bulamadı. Ribery'i kisme tanımazken, fazlasıyla heyecanlandırdı. Fevzi Elmas, doğal olarak Mondragon'un arkasında kaldı. Hasan Kabze ise bir süre daha Galatasaray kariyerini parlattı.

Gerets dönemi de o maddi zorluklar devam etti. Gerets'in yerine koyun kendinizi. Takıma bakıyorsunuz, Hakan Yakın ve Ribery gibi isimler var. Gün başlamadan 2'si de kaçırılıyor. 6 numara istiyorsunuz ama alamıyorsunuz. En azından Conceicao kalsın derken, ona da en başında git denildiği için gidiyor. Sonra da kadro dışı olan Saidou'yla sezonu geçip, şampiyonluk kazanıyorsunuz. Gerets'in heykelini dikmeyeceksin de ne yapacaksın? O kadroyla, çok keyifli bir hücum oyunu oynadı. Forvet rotasyonuna bakın. Ümit Karan, Necati Ateş, Hakan Şükür ve Hasan Kabze. Hasan Kabze o rotasyon içinde 4. isimdi ama yine ne zaman şans gelse bunu iyi değerlendirdi. Ligin son 2 haftası geldiğinde ise Galatasaray'ı şampiyon yapan isim oldu. Beşiktaş'a atmış olduğu o son dakika golünün hatırı unutulabilir mi? Bugün böyle bir alternatif bulmak kolay mı?

Gerets'in 2. sezonu maalesef çözüldük ve sezon istediğimiz gibi geçmedi. Hasan Kabze adına da sezon iyi geçti diyemeyiz. Bir sonraki sezon Feldkamp takımın başına geçtiğinde ise değişimi yaşadık. Yine de değişimi yaşarken, daha yaş haddi olan, ritmi düşmüş isimlerle yollar ayrılır diye düşünürdüm. Hasan Kabze'nin takımdan ayrılacağına ihtimal vermezdim mesela. Feldkamp ise o müthiş forvet rotasyonunu dağıttı. Necati Ateş ve Hasan Kabze'yle yollar ayrıldı. Rubin Kazan'dan kazanılan bonservis sadece 1 milyon avro. Rubin Kazan ve Montpellier ile iyi sezonları geçti. Sonrası ise Türkiye turu. Galatasaray'da devam edebilirdi. Rotasyonun daima iyi bir parçası olur, ihtiyaç halinde katkı verirdi. Sorunsuz futbolcuydu çünkü. Yine oynamıyorum diye isyanını hatırlamıyorum. Gün sonunda, Dardenelspor'dan genç yetenek diye aldığın bu isimden, 2.5 sezon içerisinde güzel katkı alıp, unutulmayacak anlara imza attın.