13 Ekim 2025 Pazartesi

Fikstür hem zor, hem de güzel


Şu kadar maç içinde ne kadar puan alırız tarzı muhabbetleri sevmiyorum. Bugünden yarın ne olacağını bilinmez çünkü. Her günün değişkeni başka. Allah korusun, beklenmedik bir sakatlık yaşasan, tüm planların değişir. Ya da bir maç kazanırsın, orada her şeyi kırar atarsın. Kaybedebilirsin de, sonra çözülürsün. Bu yüzden "maç maç" gitmek daha sağlıklı. Bir sonraki Milli Takım arasına kadar söyleyebileceğimiz, Galatasaray'ın kaderini bu haftalar tayin edecek. Fikstür hem zor, hem de güzel. Bu haftalarda ligi kırıp atabilirsin. Göztepe ve Trabzonspor maçlarını üst üste kendi sahanda oynaman avantaj. Olası kötü sonuç halinde ise dezavantaj. Bu "sahada" tayin edilecek.

Fenerbahçe'ye odaklı hareket etmemek lazım. Bu sezon birçok rakibin var. Fenerbahçe'nin, geçen sezonlara oranla daha karışık bir durumu var. Pek de çözüm bulacaklar gibi görünmüyor. Kaliteyle de bir yere kadar ayakta kalabilirler. Beşiktaş, Trabzonspor ve Göztepe, geçen sezona oranla daha iyi durumdalar. Samsunspor yine kafayı zorlayacak, mevcut "iyi" istikrarları devam etmekte. Belki Galatasaray da geçen sezona oranla daha az puan kazanacak. Şu an avantaj, ligin 2.'si ile 5 puanlık fark. Geçen sezonlarda bu yoktu, daha kafa kafaya yarış ilerliyordu. Ligi bu haftalarda kıracaksın demem bundan. Trabzonspor'a kaybetsen, direkt ensendeler. Kazanman halinde ise makas kırılıyor.

Başakşehir deplasmanı kolay olmayacak. Nuri Şahin, geçen haftalara oranla mutlaka ipleri daha net eline alacak ve bu maça özel hazırlığı var. Galatasaray'da ise Milli Takım'a giden futbolcu sayısı çok. Davinson Sanchez ve Singo da olmayacak. Deplasman olarak görmesem de, zor maç. Kazanman şart mesela. Çünkü Bodo maçında "lig" için üzerindeki yükü atmalısın. Sonrası Göztepe ve Trabzonspor. 2 maçın üst üste iç sahada olması avantaj. 6 puan gelirse, bu rakiplerle makası kırarsın. Olası puan kaybı ise tat kaçırır. Kağıt üzerinde kazanılabilir maçlar ama ters rakipler. Özellikle de Göztepe. Oyunları tam manasıyla "deplasmanda" daha etkili. Alan bulduklarında can yakarlar.

Şampiyonlar Ligi tarafına dönersek, maç maç bakacaksın. Önce Bodo. Zor rakip ama kendi sahanda bu tarz takımları yenemiyorsan da Şampiyonlar Ligi'nde işin yok. Ajax deplasmanı da, geçen yıla oranla daha kazanılır durumda. O havaları yok çünkü. Sen ise kadro kalitesi olarak daha öndesin. Elbette zor deplasman ama buralardan çıkabilmek lazım. İlk 24 iddiası başka türlü oluşmuyor. Frankfurt maçında ders aldığını, Liverpool karşısında gördük. O hataya düşmezsen, istediğini alacağını düşünüyorum. Şurada toplamda 9 puana ulaşsak, yolun yarısından fazlasını geçmiş oluyorsun. En kötü ihtimalle 7 puanı görmen lazım. Ama Ajax ve Monaco deplasmanlarından en az 4 puan çıkarma gerekliliğin devam etmekte.

2 yorum:

  1. Bu fikstürde en zor maç Bodo maçı. Belalı bir takım. Onların kilidini açacak set hücumu kalitesine daha ulaşamadık. Gol yememek lazım.
    Bir şekilde duran toptan veya başka yoldan o golü bulmak zorundayız.
    Bodo'yu yenersek akıllı bir oyunla Ajax'ı da yener bu işi bitiririz. Sonrasında içerde Union'u yendin mi 12 puan yapıyor ki; 12 puan yeterli olur.
    Ligdeki puan kayıplarının her türlü telafisi var. Bu maçlardan bazılarını kaybetsek dahi telafi edecek kredimiz her zaman var. Zaten bizim dışımızda kimse bu ligde alıp başını gidemez.
    Devrede belli 2 sağlam takviye ile tamamen ligi kırarız.
    Ben İcardi'nin de 1 aya kalmaz fit şekilde döneceğini düşünüyorum. Onun da katkısı ile içerde gol bulup maçları kopartırız.
    Yeter ki senin dediğin gibi kritik sakatlık olmasın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O maç çekindiriyor beni de. Bu tarz rakiplere karşı sonuç alamıyoruz. Bu algıyı kırmak gerekmekte..

      Sil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir