Böyle Birleşmeye Can Kurban

Uzun zaman Ankaragücü ile Ankaraspor arasındaki birleşme çabalarını okuduk, dinledik ve yazdık. Hepimizin kafasında bu konuyla ilgili fikirler hemen hemen aynı. Bu birleşme sezon başında yapılsaydı çok iyi bir işe imza atılmış olacaktı ama sezon içinde öyle saçma işler yapıldıki içinden çıkılmaz noktaya gelindi. Sonucunda Ankaraspor küme düşürüldü ve asıl suçlular ise hala Süper Lig'de. Bana sorarsanız Ankaragücü küme düşürülmeliydi ve Melih Gökçek ve tayfası futboldan men edilmeliydi.


Bu saçma birleşmeden sonra daha anlamlı ve olması gereken bir birleşme haberi geldi. İstanbul Büyükşehir Belediyespor başkanı Göksel Gümüşdağ İstanbulspor ile birleşmenin 4 yıldır gündemde olduğunu belirtti ve böyle bir teklif gelmesi durumunda bunu düşüneceklerini belirtti. İstanbulspor 1926 yılında kurulan çok köklü bir kulüptür. Üç büyüklerin gölgesinde İstanbul'da büyük taraftar potansiyelli yegane kulüplerden birisi olmayıda başarmıştır. Özellikle Cem Uzan döneminde İstanbulspor önemli paralar harcadı ve başarılar elde etti. Ama Cem Uzan'ın siyasi mecraya adım atması ve ayağının kaydırılması sonucunda İstanbulspor çok sarsıldı, büyük krizler atlattı, TMSF'nin eline düştü ve şimdilerde 2. lig 2. grupta mücadele ediyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyespor oynadığı futbolla hepimizin beğenisini kazanan bir kulüp. Özellikle Abdullah Avcı ile beraber mükemmel bir yapılanma içine girdiler ve taraftar potansiyelleri olmamasına rağmen, Olimpiyat Stadı gibi bir handikapları da var ama iyi mücadele ediyorlar. Belediye takımlarının futboldan elini, ayağını çekmesini savunduğumuz bu dönemde İBB'ye oynadıkları güzel futboldan ötürü fazla ses çıkaramıyoruz. Şimdi İstanbulspor'la yaşayacakları olası birleşmede hem taraftar potansiyeli yakalayacaklar, hem Olimpiyat Stadından kurtulacaklar hem de markalaşmış olacaklar. Ayrıca bir belediye takımı daha tarihe gömülmüş olacağından bu birleşmede kazanan Türk futbolu olacak.

Ben Abdullah Avcı'nın eline verilecek daha büyük imkanlarla büyük başarılar kazanacağına inanıyorum. Üç büyüklerle oynarken bile hücum futbolundan ödün vermeyen ve asla geri çekilmeyen bir teknik direktör. Buna göre transferler yapılıyor ve bugünden beş sene sonrası planlanıyor. Böyle bir teknik adamın arkasında güçlü taraftarlar olsa ve daha büyük mali imkanlar olsa güzel olmaz mı?

İstanbulspor başkanı Ömer Sarıalioğlu bu birleşmeyle ilgili olarak İstanbulspor Kulübü'nün Cem Uzan döneminden 10 kat daha ileride olduğunu iddia ederek, ''Kulübün borcu yok. Büyükçekmece'de 30 dönüm arazi satın aldık. İki de otobüsümüz var. Kulüp, Cem Uzan döneminden 10 kat daha önde. Bugüne kadar mal varlığı olmayan, çanta bir kulüptü. 30 tane sporcusu var. Ben bunu 2. Lig'den aldım. Birinci Lig'den TMSF düşürmüş. Bütün hisselerini aldım. Bir Allah'ın kuluna geçikmiş borcu yok. Sadece vergi ve sigortaya 200 bin lira borcu var, o da taksitlendirildi. Benim kapım açık, kim gelirse ben görüşürüm. Bu kulüp amatör de olsa İstanbulspor'dur. Belediyeler spordan elini çekmelidir, çekmiyorsa tüm kulüplere eşit davranmalıdır.'' şeklinde konuştu.

Görünen mali tabloda İstanbulspor ikinci lige de düşmesi sonucunda masrafları iyice azalmış. Bu kulüp borç batağında yüzüyordu ve bu kulübü birilerinin tekrar ayağa kaldırması gerekiyordu. Ömer Sarıalioğlu markayı ayağa kaldırmak için önemli çalışmalar yapmış, tesisleşme adına adımlar atmış ve tamamen borçsuz bir duruma getirmiş. Sadece istediği kulübün kendisine 10 milyon dolara mal olması sebebiyle bu paranın İstanbul Büyükşehir Belediyespor tarafından karşılanmasını istiyor. İBB ekibinden ise bu birleşme sonucunda para vermeyiz açıklamaları var. Eğer oturulur konuşulursa bu birleşme mutlaka olacaktır ve olmalıdırda. Övdüğümüz, sevdiğimiz IBB'nin daha iyi şartlarda mücadele vermesi hepimiz için mükemmel olacak. İmkanları artacak ve bu kısıtlı imkanlarla yaptıklarının daha fazlasını yapmış olacaklar. Ayrıca İstanbulspor markası yeniden ayağa kalkmış olacak ve mücadelesini vermiş olacak. En önemlisi Türkiye'nin en büyük şehri olan İstanbul'un belediyesi futboldan elini ayağını çekerek belki bu birleşmelerde bir öncü olacak. Hepimizin ortak düşüncesi belediyelerin bu işten elini ayağını çekmesi yönündedir.