27 Eylül 2009 Pazar

Bülent Uygun & Sivasspor

Sivasspor için Osmanlı İmparatorluğu benzetmesini yapsak ne kadar doğru olur bilemiyorum. Osmanlı İmparatorluğu'da iki kere Viyana'yı kuşatmıştı ama başarılı olamamıştı. Viyana'yı Süper Lig'de şampiyonluk olarak algılarsak Sivasspor'da iki kere şampiyon olmak için büyük şans yakalamıştı ama başaramadı. Osmanlı İmparatorluğu İkinci Viyana Kuşatmasının ardından sürekli gerilemişti ve sonucunda yıkılmıştı. Tabi bu kuşatmadan sonra devleti yenilemek için birçok çaba içerisine girildi, yenilikler yapıldı ama bunlar devletin kurtuluşu için yeterli olmadı. Sivasspor'da geçtiğimiz sezon şampiyonluğu kaçırmasının ardından bu sezona kağıt üzerinde daha güçlü girdi. Futbolcu kalitesine baktığımızda belki Bilica kaybedildi ama kadroya alınan futbolcularda gayet kaliteliydi. Yalnız atlanan bir nokta vardı. Mesela Erman Kılıç transferini ele alalım. Erman Kılıç İstanbul Büyükşehir Belediyespor'da oynadığı futbolla oldukça göz dolduran bir futbolcuydu. Bu futbolcuyu üç büyükler alsa iyi transfer derdik. Sivasspor transferi gerçekleştirdiğinde de ben iyi transfer dedim. Hatta takımın artık biraz daha üstüne koyup daha fazlasını istediklerini bile düşündüm. Ama bu transfer karşılığında Tum ve Sylla gibi Sivasspor'un iki dinamosu verildi. Haliyle binayı yenileyim derken bazı kolonları yıkmak zorunda kaldınız.

Bu sezona önemli transferler yaparak girmek istediler ama son derece çarpık transfer politikası çerçevesinde çok güçsüz bir takım oldular. Lige baktığımızda oynadıkları 7 maçta 6 mağlubiyet ve 1 beraberlik almışlar. 4 gol atıp 15 gol yemişler. Yani nereden bakarsak bakalım bu duruma fiyasko ile karşılaşıyoruz. Sivasspor için sürekli düşecekler, bu sene birşey yapamayacaklar diyorduk. Geçtiğimiz sezonda bu konuda yanıldık ama bu sezon çoğu kesimin bu tahmini tuttu.

Bülent Uygun genç yaşında büyük işler yaptı, Sivasspor'u resmen sıfırdan yarattı ama egolarının kurbanı oldu. Öylesine hırs küpü oldu ki bu takıma direk yansıdı ve her maç sonucunda artan gerilim neticesinde durumu biraz daha kötüye gidiyor. Bir takımla yeniden yapılanmak güzel, uzun vadeli düşünmek güzel ama sağlıklı hareket etmek lazım. İstanbul Büyükşehir Belediyesispor ve Abdullah Avcı örneği ortada. Kısıtlı imkanlarla, olmayan taraftarlarla önemli işler başarıyorlar. Sivasspor ise kendince iyi imkanlarıyla, büyük taraftar potansiyelleriyle geriye gidiyor. Bülent Uygun takımdan ayrılsa desem belki bu da çare olmayacak ama Bülent Uygun'la beraber Sivasspor daha da büyük bir kaosa sürüklenecek. Kadroya baktığımda büyük takımlarda oynayabilecek futbolcu sayısı çok fazla ama Sivasspor'un şu durumu neticesinde hepsinin piyasası oldukça geriye düşüyor. Geçtiğimiz sezon Mehmet Yıldız'ı bütün büyükler transfer etmek istersen bu sene adını bile duyduklarında suratlarını çeviriyorlar. Hem kötü yönetilme, hem Bülent Uygun'un yüksek egoları sayesinde Sivasspor düşüşe geçti ve bu düşüş benim görüşüm devam edecek.

Sivasspor taraftarıda halkı olarak iki senede öyle büyük başarılara alıştıki bu sezona girerken 3. olun deseler buna bile razı olmayacaklardı. Taraftarın kafasında şampiyon olmak vardı ama şu görüntüde değil şampiyonluk ilk 10'a girmek bile başarı sayılacak. Onlarda haklı olarak tepki koyuyorlar ve Bülent Uygun istifa sesleride yükselmeye başlandı. Hatta yönetim gerekli hamleleri yapacaklarını belirtti. Bülent Uygun - Sivasspor ilişkisi nereye kadar devam edecek ve bundan önemlisi Bülent Uygun'un geleceği ne yönde olacak çok merak ediyorum.

1 yorum:

  1. Osmanlı İstanbul'u fethetti 3 kıtada hüküm sürdü sivasın elde tutulur başarısı yok(kupa vb)bence koskoca Osmanlı'yı bu takıma benzetmen yanlış olmuş

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir