Manchester Bunu Hep Yapıyor {Cska Moskova 0-1 Manchester United}

2008 yılındaki Chelsea ile oynanan Şampiyonlar Ligi finalinin ardından Manchester United ilk kez Moskova'ya gitti. Tarihlerinde daha önce hiç karşılaşmamış olan bu iki ekibin Şampiyonlar Ligi B Grubundaki maçı beklendiği gibi durgun geçti. İlk yarısı top çevirerek geçilen maçta ikinci yarıda gelen Scholes-Owen değişikliği maçın kırılma noktasıydı şüphesiz. 70. dakikaya kadar 4-5-1 formatında oynayan Manchester; Owen'ın oyuna girmesiyle forveti ikileyerek Berbatov'un daha etkili olmasına yardımcı oldu. 86. dakikada Valencia'nın attığı gol Manchester'ın maçı 1-0 kazanarak grupta 3'te 3 yapmasına sebep oldu. Bu sonucun ardından Cska'da 3 puanda kaldı. Manchester'ın 3'te 3 yapması aslında Beşiktaş için büyük avantaj. Bu akşam Wolfsburg karşısında alınacak bir galibiyet Beşiktaş'ın gruptan çıkmak için şans yakalamasına neden olacak.

Kadroda Rotasyon
Haftasonu oynanacak Liverpool derbisi öncesi Manchester, 4 futbolcusunu Moskova'ya götürmedi. Giggs, Rooney, Fletcher ve Evra İngiltere'de bırakılmıştı. Gençlerle kurulu bir takım izledik sahada. Nani, Fabio ve Valencia'nın ilk 11'de başlaması Ferguson'un yeni bir jenerasyon piyasaya sürdüğünü gösterir gibiydi. Nani ve Valencia'yı zaten biliyor ve izliyorduk. Ama Fabio'yu ilk kez 90 dakika izleme fırsatı bulduk. 89. dakikada yerini Carrick'e bıraktı çünkü sakatlanarak oyunu terketmek zorunda kaldı. Oynadığı süreç içerisinde sıfır hata ile oynadı. Genç yaşına rağmen Fergie bu çocuğa güveniyorsa zaten vardır bir bildiği. Nani ve Valencia'ya dönecek olursak; Nani sol kanatta Valencia sağ kanatta fırtına gibi estiler. Yaşlarının da verdiği hızla takımı gol noktalarına taşıdılar diyebiliriz. 3 genç isimden sonra çok tecrübeli bir isme geçelim. Malum takımın beki Evra yada O'Shea'dir. Bugün ise sahaya Gary Neville çıktı. 35 yaşına rağmen hiç bir pozisyonu kaçırmadı. Bu adamların kondisyonu nasıl bu kadar müthiş oluyor gerçekten merak ediyorum. Sadece Neville için değil tabi biliyorsunuz Giggs'te böyle. Maşallahları var. Takımdaki bir diğer isim ise Van Der Sar'dı. Uzun süredir sakat olan tecrübeli kaleci kaleyi yeniden devraldı. Ben Foster, Kuszczak falan hikaye yahu Van Der Sar hakikaten bir başka.

Milat; 70. Dakika
İlk cümlelerde de dediğim gibi maçın kırılma noktası 70. dakikaydı. Manchester orta sahası Nani, Scholes, Anderson, Fabio ve Valencia'dan oluşuyordu. Scholes ile Owen'ın yer değişimi 4-4-2'ye dönülmesine ve Berbatov'un ataklarda yalnız kalmamasına neden oldu. Berbatov demişken; Manchester için ne kadar önemli olursa olsun, kaç gol atarsa atsın bu adama ısınamayacağım ben. Bugün bir kez daha farkettim. Bir futbolcu hiç mi pozisyon alamaz? Bunları yazıyorum ama maçta atılan tek golün asisti de Berbatov'a hariç. Ama kaçırdıklarını atabilse Manchester farka giderdi şu kadrosuyla bile. 70. dakikadan sonra Manchester ataklarını sıklaştırdı. Zaten başlıkta da dediğim gibi bu adamlar bunu hep yapıyor. 60 dakika karşı takımın oynamasına izin veriyorlar. Sonra da ihtiyaçları kadar gol atıp sonuca gidiyorlar. Benim Manchester'da en sevdiğim şey sanırım oyunu istedikleri zaman domine ederek maçı kazanabilmeleri. Neyse dakikalar 86'yi gösterdiğinde Nani ceza sahası içine güzel bir orta açtı. Bu ortayı indiren isim ise Berbatov'du. Berbatov'un indirdiği noktada bulunan Valencia gecenin tek golüne imzasını attı. Haftasonu Bolton Wanders ile oynanan maçta Manchester formasıyla ilk resmi golünü atan Valencia, bugünkü maçta da Şampiyonlar Ligi'ndeki ilk golünü attı. Spikerin tabiriyle bu hafta Valencia'nın haftası oldu. Spiker demişken Star'da sesini hiç duymadığım bu spikerin adını merak ediyorum tanıyan varsa yorum kısmına bırakabilir bende öğrenmiş olurum. Manchester grupta 3. maçını da kazanarak liderliğini ilan etti gibi artık. Şimdi Cska ve Wolfsburg'un 3'er puanı var. Eğer bu akşam Beşiktaş kazanabilirse 3 puanda o alır. Wolfsburg kazanırsa 2.lik için şansını artırır. Beşiktaş'a başarılar dilerim.