Başlıkta da dediğim gibi tanıdığım en samimi insanlardan bir tanesi İlker Duralı. Lig Radyo'da hemen hemen her gün, SkyTürk'te de her salı akşamı kendisini izlemekten ve dinlemekten büyük keyif alıyoruz. Kendisine ulaşmak öyle zor da değil. Sürekli iletişim hâlindeyken neden bir söyleşi yapmıyoruz diye düşündük. Sonra fikri İlker Abi'ye açtık. O da tabii ki diyerek yanıtladı bizi. Geçtiğimiz akşam soruları hazırladık, aynı gece de yanıtları aldık. İlker Duralı'ya pratikliğinden ve hızından ötürü teşekkür etmek boynumuzun borcu oldu :)) Biz soruları hazırlarken de cevapları okurken de çok eğlendik. Umarım siz de okurken aynı keyfi alırsınız. İşte İlker Duralı'nın sorularımıza verdiği yanıtlar;1- İlker abi öncelikle söyleşi teklifimizi kabul ettiğin için sonsuz teşekkürler. Sesini herkes tanıyordur eminim, fakat ismen tanımayanlar yok ise tanıtalım. Kimdir İlker Duralı?
İlker Duralı; Nasıl cevaplasam şimdi bu soruyu acaba ? Aslında İlker Duralı’nın bu soruyu soran arkadaşlardan ya da okuyanlardan hiçbir farkı yok. Hemen her Türk genci gibi futbolla doğmuş sonrasında diğer spor dallarını da keşfedip hayatının büyük bir kısmını bunlara takip etmeyi adamış bir spor gönüllüsü diyebiliriz
2- Lig Radyo'da yaptığınız çeşitli programlar var. Onikinci Adam, 9'da 9 gibi.. Bu programlarda dinleyicilerle sürekli iletişim hâlindesiniz; telefonlar, mailler ve twitter mesajlarıyla. Lig Radyo'daki bu başarınızı neye borçlusunuz?
İlker Duralı; Çok klişe gibi gelecek ama öyle özel bir başarıya sahip olduğum inancında değilim. Adı üzerinde programımızın adı 12. Adam yani bu sporu futbolu seven insanların programı. Memlekette özellikle futbolla ilgili herkesin bin kelamı bulunmakta biz de programımızda bu imkanı veriyoruz ben arada kendimi daha çok bir yardımcı gibi görüyorum. Program şayet başarılıysa bunda arayan ve mesajlar atan herkesin ortak katkısı var.
3- Tabii bir de Total Futbol ekibi var ki akıllara zarar :) Bu müthiş ekibin bir araya gelmesini ve SkyTürk'te program fikrini bir de sizden dinleyebilir miyiz? İlker Duralı; Burada kesinlikle, Mehmet Ayan adını ortaya atmak lazım. SkyTürk Genel Yayın Yönetmeni Barış Tunay, Mehmet Ayan’a Lig Radyo ekibinin yer aldığı program fikrini ortaya atınca, Mehmet Ayan Mustafa Sapmaz ve Ali Ece’yi de kesinlikle dâhil edip bu şekilde yapmalıyız demesiyle oluşan ve iyi ki de oluşan bir ekip.
4- Hem radyoda hem de televizyonda başarılı olmuş bir programcı olarak radyo mu televizyon mu daha keyifli sizce? İlker Duralı; Açıkçası ilk tercihim radyo olur. Hem size hissettirdiği özgürlük duygusu, hem dinleyenlerle etkileşim içerisinde olma şansı vermesi, hem de daha rahat hareket imkanı vermesi nedeniyle kesinlikle ilk tercih radyo
5- Lig Radyo'da İlker Duralı'yı dinlerken yalnızca futbolu değil diğer sporlarla ilgili haberleri de dinliyoruz sizden. Birden fazla sporu nasıl takip etmeyi başarıyorsunuz? Bir de spor yapmak mı yoksa izlemek mi :)
İlker Duralı; Son sorudan başlayayım kesinlikle izlemek :) Tanrı kesinlikle beni spor yapmam için yaratmamış bundan eminim. Aslında internet sayesinde daha kolay spor dallarını takip edebilmek, artık öyle bin konuma geldik ki Türk Televizyonlarının vermediği bir şampiyonayı internetten takip edebilirsiniz hatta son olarak Avrupa Hentbol Şampiyonasında her maçı farklı bir dilde izledim sadece anlatım anında ki heyecanları ve vurguları analiz edebileyim diye. Ama eskiden bir hayli zorlanıyorduk. Ama o dönemde şu avantajımız vardı oda TRT, devlet kurumu olmanın verdiği sorumlulukla o dönemlerde her spordan yayın ve haber bulmak mümkündü TRT ekranlarında onların katkısını da es geçemeyiz
6- Rıdvan Dilmen'in, Rıdvan ve ekibi vs Total Futbol halı saha maçı teklif ettiğini duyduk geçtiğimiz günlerde. Gerçekten var mıdır böyle bir organizasyon, olursa nerede ne zaman olacak? Hepsinden öte, böyle bir maç olması hâlinde sonuç ne olur :)
İlker Duralı; Valla ben oraya gidip Rıdvan Dilmenden imza almayı tercih ederim. :) Hayatım boyunca sadece bir futbolcudan imza almışımdır o da Rıdvan Dilmen’dir. Gurur verici bir teklif ama ben sahada olursam onları seyretmekten oynayamam
7- Futbola ufak ufak başlayalım diyorum. Rijkaard, zamanında Barcelona'da büyük saygı duyduğumuz ve belki de ülkemize gelmesini hayal bile edemeyeceğimiz bir isimdi. Yine de Türkiye'de çalışmak istese kendi sistemini kurmaya çalışarak büyük yenilikler yapacağını düşünüyorduk. Derken kendisi Galatasaray'ın başına geçti. Uzun vadede devrimlerini yine yapabilir ama, bazı özelliklerinin bize benzemeye başladığını, Rijkaard'ın Türkleştiğini görüyoruz. Sizce Rijkaard'ı mı kendimize benzetiriz yoksa o mu Galatasaray başta olmak üzere ülke futbolunu mu hizaya sokar? İlker Duralı; Hollanda da yaşayan Türkler sayesinde zaten genlerine daha buraya gelmeden girmişizdir diye düşünüyorum burada çok değişmemiştir Rijkaard. Aslına bakarsanız bu tarz değişimleri anlayışla karşılamak gerekiyor. Düşünsenize futbolcu olarak yaşamadığınız başarı kalmıyor, Teknik adam olarak klüpler düzeyinde uçup gidiyorsunuz, Milli Takım başında kendi evinizde kaçırdığınız 3 penaltı neticesinde eleniyorsunuz sonra Türkiye’ye gelip bambaşka bir heyecana alıştırırken kendinizi birkaç adam kalkıp size hoca değil zaten topçuluğu da kelekti go home Rijkaard diyor. Kimin olsa kimyası değişir değişmemekte direnenlerde kaçar gider. ( bakınız Del Bosque) Umarım Rijkaard kaçmaz veya Türkleşmez ve bu konuda Galatasaray’ın ikinci Derwal’i olur. Adamcağızı biraz rahat bıraksak sakalına kadar eleştirmesek aslında neler yapmak istediğini göreceğiz
8- Peki Rijkaard'ın oynattığı, en azından oynatmaya çalıştığı bu sistemin şu anda mevcut olan en önemli adamı, kilit futbolcusu kimdir? Ayrıca sistemi değerlendirmek gerekirse sizce oyunun her iki yönününün başarılı bir şekilde oynanması mı yoksa oyunun temposunun hiç düşmemesi mi önemli?
İlker Duralı; Efsane 74 kadrosunda kilit isim Cruyf du ama 78 de onun yokluğu hissedilmemişti. Aynı açıdan bakarsak 88 kadrosunda senin sorduğun tarzda kilit oyuncu varmıydı? Total Futbol’unda en güzel yanı zaten bu evet herkes farkında ki Arda bu sistemin çok kilit bir ismi ama Rijkaard’ın kafasında ki Total Futbol’da biri gider biri gelir ama fark etmezsiniz bile zihniyeti vardır. Hollanda Futbolu her zaman çok yüksek tempoya dayalı olacak diye bir kural yoktur ama asla da belli bir ritmin altına düşülmemeli ve herkes görevini yapmalı kimisi oyunu iki yönlü oynamalı kimi si tek yönlü ama bunu görevi bilincinde yapmalı
9- Devre arası transfer dönemi bir kaç gün önce sona erdi. Galatasaray, transfer gündemini en yoğun yaşayan takımlardan bir tanesi. Aydın kiralandı, Nonda ve Linderoth ile yollar ayrıldı. Jo, Neill ve Giovani Santos takıma kazandırıldı. Galatasaray'ın transfer vizyonuyla ilgili neler düşünüyorsunuz?
İlker Duralı; Galatasaray’ın devre arası transferlerini iki şekilde yorumladım ben. Birincisi her zaman güzel bir rekabet içinde olduğu Fenerbahçe’ye bir gönderme bak 3 sene şampiyonluk diyorsun ama şeklinde bin mesaj ayrıca da bu sezonun ötesini de düşünen bin mantık gelecek sene Telekom Arena da Şampiyonlar Liginde bu tarz sansasyonel isimlerle Rijkaard önderliğinde UEFA şampiyonluğunu bir üst noktaya taşımak
10- Milli Takım dendiği zaman Fatih Terim, Mustafa Denizli ve Şenol Güneş akla ilk gelen teknik direktörler. Ayrıca yeni jenerasyondan da yetişen çok başarılı yerli teknik adamlar var. Abdullah Avcı, Ertuğrul Sağlam ve Tolunay Kafkas en ciddi örnekler.. Gel gelelim federasyon yabancı bir isimle anlaşılacağının sinyallerini verdi. Milli Takım hocası ve 2012 Avrupa Şampiyonası eleme grubumuzu değerlendirebilir misiniz?
İlker Duralı; Milli Takımın hocası belli olmadan açıkçası grupları değerlendirmek bana mantıklı gelmiyor. Daha hocamız, oyun sistemimiz belli değilken Almanya’yı yeneriz Belçika’dan bu sefer 1 puandan fazla alırız demek çok izafi kaçar. Ben yerli ya da yabancıdan ziyade Euro 08 de iyice ortaya çıkan inatçı yapımızı koruyacak saha içerisinde oyuncuya özgürlük verecek ama yine de disiplini de sonuna kadar koruyacak tarzda bir hoca taraftarıyım.
11- Biz Burak ile son dönemde bir iddia içine girdik. Malum Şampiyonlar Ligi'nde 2. turda Milan ve Manchester United eşleşti. Burak, Ronaldinho ve Pato sebebiyle Milan cephesine biraz daha yakın. Ben ise Manchester United'a çok değer veriyor ve yakından takip etmeye çalışıyorum. Bu iddiamızı bloga taşıyarak kısa kısa yazılar yazıyoruz, hatta hangisi üst tura çıkar diye bir anket bile başlattık :) Sizce hangi takım çeyrek finale daha yakın, Milan mı Manchester United mı? İlker Duralı; Valla şu ana kadar ki en zor soru bu. Şunu önce diyelim ki iki takımı da bu sene beklentilerimin altında buluyorum ancak Manu bu sene daha bir takım oyunu oynuyor sanki ve İtalyan stiline de daha bir direnebilir gibi geliyor bana.
12- Tenise de değinelim biraz sizi bulmuşken. Sezonun ilk Grand Slam'i Avustralya Açık geçtiğimiz haftalarda sona erdi. Klasmanları göz önünde bulundurduğumuzda sezonun şampiyonları ilk turnuvayı da şampiyon olarak bitirdiğini görüyoruz. Bu kâğıt üstünde herhangi bir sürprizin olmadığını düşündürüyor ister istemez. Fakat her büyük turnuvada bir sürpriz varsa eğer, bu seneki turnuavanın sürprizi nedir?
İlker Duralı; Bayanlar da iki Çinlinin birden yarı finalde olması bence turnuvanın güzel sürprizlerinden biriydi. Erkeklere baktığımız da ise Marin Ciric’i böyle üst düzey performansta görmek çok hoştu. Hayal kırıklığı olarak ta Clisters’in bu kadar kolay teslim olmasıydı Amerika Açık peri masalından sonra Petrova karşısında beni çok şaşırttı. Kirilenko’nunda kankası Sharapova yı ilk turda yenip çeyrek finale kadar gitmesi de güzel bir sürprizdi
13- Marsel İlhan'ın Akdeniz Oyunları, Amerika Açık ve Avustralya Açık'da yarışmasının ardından ülkede tenis de konuşulur hâle gelmeye başladı. Marsel'den yola çıkarak Türkiye'nin tenisteki geleceği hakkında neler söyleyebiliriz?
İlker Duralı; Dürüst olmak gerekirse ne Tenis ne de başka amatör olarak adlandırılan sporların Türkiye de geleceği olduğuna inanmıyorum. Tuğba Karademir kendi internet sitesinde hala fıldır fıldır sponsor arıyorsa, 2012 olimpiyatlarına katılıp tarihe geçmek isteyen Derya Büyükuncu evinden atılıyorsa, Süreyya Ayhan kaybolup gidiyorsa. Hala Suat Çelen, Murat Canbaş tanınmıyorsa Marsel’in başarıları sadece belli bir kısmın hafızasında hep yer edecek bugün ona methiyeler düzen birçokları tarafından bir sonraki Grand slam’e kadar hatırlanmayacaktır.
14- Nba All-Star kadroları açıklandı. Kadro tercihlerini nasıl buldunuz, beklentileriniz neler bu sezonki organizasyondan ve nasıl bir şölen bekliyor basketbolseverleri?
İlker Duralı; Açıkçası Jordan’dan sonra NBA sıkı takip ettiğim bir organizasyon olmaktan çıktı. Her sene All-Star karşılaşmasını takip ederim ama detayını sor dersen elim ayağım kilitlenir
15- Efes Pilsen ülkemizi Eurolegue'de temsil ediyor. Zorlanarak da olsa top 16'ya kalmasına rağmen başarılı bir performans sergilediğini söylemek mümkün. Efes Pilsen'den sezon başındaki beklentileriniz nelerdi ve bu beklentiler şimdi nereye taşındılar? Bir de yaptıkları yatırımlara rağmen karşılığını aldıklarını düşünüyor musunuz? İlker Duralı; Sezonbaşı yaptıkları transferlerle herkes Efes Pisen’in Final Four hedefinden bahsediyordu ki özellikle geçen seneki hüsranın ardından hakikaten bu sene çok önemliydi. Santiago ve benim çok beğendiğim Nachbar transferleri de bu amaçla yapıldı ve tabiî ki Rakocevic. Ancak geçen senden bu seneye uzanan bazı sıkıntılar ve takım uyumunun bir türlü tam anlamıyla sağlanamaması, teknik eleştri yapmam ama bu işi iyi bilenlerin yorumlarına baktığımızda coaching hataları bir sıkıntı yarattı. Ancak bana sorarsanız Efes’te sistem oturdu ve şimdi Top 16 oyuncuların kariyeri açısından da önemli bu yüzden Efes Partizan vari bir sürpriz yapabilir ki bana sorarsanız grubu bu sürpriz içinde uygun.
16- Ve son spor sorumuzu da atletizmden yana kullanalım. Türkiye'de futbol dışındaki sporlar uluslararası başarı gibi bir olay olmadığı takdirde ne ilgi çeker ne de medyası olur. Atletizm de bu sporlardan birisi. Türkiye'nin atletizm felsefesi hakkında neler düşünüyorsunuz? Bir türlü atak yapılamamasının nedeni nedir sizce?
İlker Duralı; Aslında Marselle ilgili sorunun cevabında gizli bu sorununda cevabı. Ancak söz konusu atletizm olunca ben bir başka havaya giriyorum benin için sporların Zeus’u atletizimdir ve ne acıdır ki bu spor ülkemizde üveyin üveyi statüsünde sadece olimpiyatlardan olimpiyatlara hatırlanmaktadır. Çok kısa bir örnek vereyim size, olimpiyatlarda hep atletizm baz alınarak eleştiri yapılır türk sporuna. Peki 2008 de kim Avrupa Ligi yarışlarına gitti ? hadi olimpiyat stadı uzak kim Enka’da herhangi bir uluslar arası yarışı izledi? Şunu kabul edelim bu ülkenin en popüler sporu olan futbol bile aslında belli bir zümre dışında kimse tarafından sevilmiyor, sevilen tuttuğumuz takımların başarısı ve aidiyet duygusu. Böyle bir ortamda atletizmde başka bir sporda yoğun bir kitleye hitap edemez maalesef
17- Bir kaç ipucu soracağım müsadenizle.. Gençler sporu daha yakından takip etmeye ve yazıp çizmeye başladı. Sizin de bir çok spor dalını takip ettiğinizi biraz evvel konuşmuştuk zaten. Nedir bu işin sırrı, yani nereleri takip etmelidir meraklısı, kimleri okumalıdır, hangi sitelerin faydasını görür?
İlker Duralı; Dediğim gibi internet müthiş bir iletişim aracı hele birde google gibi bir olayda varsa ulaşamayacağınız bilgi yoktur. Ancak özellikle internetle ilgili önemli bir unsur var ki bunu asla unutmayın; internetteki her bilgi doğru değil her zaman kitaplat ve arşivler daha güvenilirdir. Hepimizin en güvendiği sitelerden biri olan wikipedia da ben bizzat hesap sahibi olarak bir sürü hatayı düzelttim. İçinizde spor sevgisi varsa gerekten bir şekilde takip edip bilgi sahibi oluyorsunuz. Eurosportta ilk bisiklet yayınımı düşünüyorum nasıl küfürler ederek girmiştim o yayına, oysa şimdi hususi olarak saatimi yarışlara göre ayarlar oldum
18- Son olarak bizim klişe sorumuz :) Sportif Cümleler'i nasıl buluyorsunuz, olumlu veya olumsuz her türlü eleştirinizi alabilir miyiz?
İlker Duralı; Sizleri onikinci adam programı vesilesile tanıdım ve gerçekten o günden beri yazılarınızın sıkı bir takipçisiyim. Özellikle Avustralya Açık döneminde ki değerlendirmeler de harikaydı. Galatasaraylı bir site olmasına rağmen yorumlarda ki objektif yaklaşım ve benim için en önemli unsur olan endüstriyel açıdan değil romantik açıdan bakış zihniyetiniz çok hoşuma gidiyor ve sonuna kadar da sizi destekliyorum yolunuzdan şaşmayın bir gün yeniden futbal tam anlamıyla halkın olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder