Sözün Bittiği Yer; Marcio Nobre

Bir takımın santraforu Marcio Nobre ise öncelikle o takımın nasıl bir sistemle oynadığından, sonrasında ise bir sezon boyunca atacağı gol miktarından şüphe ederim. Nobre yapı itibariyle fiziksel güce dayalı, hava hakimiyeti var gibi görünen ve bunun dışında bir esktrası olmayan bir futbolcu. Yani topu ayağına aldığında adam eksiltmez, tek başına kaldığında rakip savunmalar için tehdit oluşturmaz, olmadık bir şut atıp takıma gol kazandırmaz. Ancak arkasında Alex gibi bir futbolcu oynarsa Alex'in üstün çabaları sayesinde fiziksel güce dayalı futboluyla iyi futbolcu gibi görünebilir. Ama Alex'den ayrıldığında Beşiktaş formasıyla gördüğümüz gibi takımın başarı yolunda bir numaralı handikapı olur.

Gaziantepspor maçında 70. dakikada kurtarıcı niyetine oyuna giren Nobre 20 dakikalık bölümde iki tane net pozisyona girdi. Birincisinde boş voleyi vuramayıp takımını golden etti. İkincisinde ise bomboş kafayı {hava hakimiyetinde iyi denilen bu futbolcu} dışarı vurdu. Aslında kurtarıcı olmak bir bakıma eline geçti ama fırsatların hepsini tepmiş oldu. Üstelik bunları son iki sezondur sıklıkla yapıyor. Özellikle bu sezon ise bu hataları tavan seviyeye geldi. Bugün Beşiktaş'ın hücum organizasyonlarının iyi olmadığından bahsediliyor. Bu hücum organizasyonlarının verimliliği biraz en önde oynayan futbolcuya dayalıdır. Bobo da aynı şekilde geçtiğimiz sezondan bu yana sol açık gibi oynatıldığından sonrasında ise Nobre'nin yedeği olarak kaldıktan sonra santrafor olarak oynamaya başladığı son dönemlerde etkisiz oluyor. Beşiktaş'ın acil bir santrafor sorunsalı doğmuştur. Bobo piyasası olduğu dönemde mutlaka gönderilecekti. Nobre ile ise sözleşme asla yenilenmeyecekti. Üstelik yıllığına 1.5 milyon avro vererek. Aslında Nobre ile ilgili durumları yazmakla bitmez. Bu adama birde geçtiğimiz sezon kaptanlık verilmişti.