Milli Takım'dan Doğru Galatasaray

Bu yazıyı da Arda Turan'ın muhteşem performansından sonra yazmak istedim. Çünkü Arda'nın bu performansını özlememin yanında, daha önceleri neredeydiniz dizesini de aklıma getirdi. Galatasaray'ın içerde Trabzonspor'u 4-3 yendiği maçtan bu yana Arda'nın böylesine maça hakim olduğunu görmemiştim. Kolay değil tabii, bir sezonda 50 küsür maç oynamak falan ama Arda'nın bu düşüşü de kafalarda bazı soru işaretleri uyandırıyordu. Ayrıca şu meşhur ıslıklanma olayından sonra ise Arda iyice ruhlar alemine karışmış, kafa olarak terk-i diyar eylemişti. Durum Rıdvan Dilmen'in deyimiyle ''kafasının rahat olduğu zaman, Arda'nın muhteşem işler yapabilir'' den ibaret olabilir ama bir hafta önce ortalarda olmayan bir adamın, bir hafta sonra böylesine bir futbol oynaması da şaşırtıcı. Bir futbolsever olarak baktığımda Arda'nın bu futbolunu özledim diyebilirim ama Galatasaraylı olarak baktığımda Arda'dan gidiş sinyalleri aldığımı da söylemem lazım. Umarım en azından bir sezon daha takımda kalır ve bu futbolunu Aslantepe'de de izlemek mümkün olur. Özellikle Kewell gibi bir ruhu kaybetmiş takımda, o ruhun temelini oluşturan Arda'nın geri dönüşü Galatasaray açısından çok önemli.

İkinci konu ise Servet Çetin ve Gökhan Zan ikilisinin uyumu oldu. Hiddink, kadroyu açıkladığında en çok eleştiriyi alan isimlerin başında Gökhan Zan vardı. Hatta bu eleştirilere bende katıldım. Çünkü bu kampta olması gereken isim Ömer Erdoğan olmalıydı. Buna rağmen Hiddink de bir bakıma Terim döneminde olduğu gibi ilk tercihinin Servet ve Gökhan Zan ikilisi olduğunu gösterdi. Galatasaray da aslında sezona bu ikili ile başladı, sezonun ilk bölümünde bu ikilinin iyi oyunu bizleri yanılttı ve sonrasında olan oldu diyebilirim. Rijkaard'ın sisteminde malesef bu ikili tutmadı ama Hiddink'in felsefesinde neler yapabileceklerini zamanla görebileceğiz. Galatasaray'a tekrar dönersek, Servet çok büyük bir ihtimalle takımdan ayrılacak. Gökhan Zan ise yine büyük ihtimalle Galatasaray'ın rotasyonu içerisinde yer alacak ama ilk sezonda olduğu kadar fazla forma şansı bulamayacak. Çünkü Neill'in yanına yeni stoper arayışlarını, Ali Turan'ı falan düşündüğümüzde böyle bir durum ortaya çıkıyor. Bu yüzden Servet & Gökhan Zan ikilisinin ayrılması da Milli Takım'da farklı bir değişimi beraberinde getirebilir. Hala Servet dışında banko yazabileceğimiz bir stoperin olmadığını düşünürsek, yeni isimlere ihtiyaç var. Bu arada ikinci yarıda oyuna giren Emre Güngör'ün de bu kötü futbolu, gerek Galatasaray'da, gerekse Milli Takım'da sonunu hazırlıyor gibi.

Son olarak Çağlar Birinci. Kendisi Galatasaray'ın transfer listesinde olan bir futbolcu ve sol bek alternatifi olarak düşünülüyor. Yeni biten sezona baktığımızda sol bek anlamında canımızın çok yandığı ise bir gerçek. Bu yüzden benim öncelikli düşüncem çok iyi bir yabancı bekin takıma getirilmesi yönünde. Bir bakıma Sabri tarzının sol bek şubesini bulmak zorundayız. Ama bunu yaparken de alternatif yaratmalı. Hakan Balta sakatlandığında Caner Erkin'in bek performansı ortada. Hiç beğenmediğim Volkan Yaman'ı bile gözlerim aramıştı. Gerçi Çağlar Birinci'yi de Volkan Yaman'dan pek ayıran birisi değilim ama Çek Cumhuriyeti karşısında oynayan Çağlar'ı çok beğendim. 40 yıllık Milli Takım oyuncusu gibi özgüvenli oynadı, önünde Arda ile beraber uyumlu görüntü çizdi. Aslında Fatih Terim'de kendi sahamızda 1-1 biten Belçika karşısında Çağlar'ı denemişti ama bu maç gösterdiği performans ile o maçı kıyasladığımda arada dağlar var. Kısacası Çağlar Birinci hakkında oluşan yargılarım kırılmaya başladı diyebilirim.