
Bu turnuvada 4-2-3-1 sistemiyle oynayan birçok takım var ama bu sistemde en ilginç diziliş Brezilya'ya aitti. Forvetin arkasında oynayan üçlü birbirine yakın oynadılar. Yani Robinho ve Elano kanatlardan ziyade daha da içe doğru kaydılar ve kanatlarda oluşan boşlukları da Maicon & Bastos ikilisi doldurdu. Yani yeri geldi 3-2-5-1 oldu, yeri geldi 4-2-3-1. Ama esas felsefe kontrollü futbol, daha dengeli futbol ve savunma aksiyonlarını elden bırakmamak üzerineydi. Beklerin hücuma katkısı ve özellikle de Kaka, Robinho ve Luis Fabiano'nun özel yetenekleri Brezilya'yı sonuca götürmeyi amaçladı. Bu sistem normalde saygı duyulacak bir sistem ama Brezilya'nın futbolu bu olmamalı. Brezilya oynadığı bütün kupalarda hücumu düşünen, göze hoş gelen futbol oynayan ve bunu da takım oyuncularından ziyade yıldız oyuncularıyla başaran bir takımdı. Bu Dünya Kupası'nda ise çoğu yıldızın kadroya bile alınmadığı, Dunga'nın bazı egolarıyla da kadroda olmaması gereken isimlerin kadroda olduğu bir kupa izledik. Yani Dunga kafasında bir kadro kurmuş ve sezon içerisindeki performanslara hiç bakmadan oyuncu tercihlerini yapmış. En kötü şunu sormak lazım. Bu sezon Kaka'nın gösterdiği performans mı yoksa Ronaldinho'nun gösterdiği performans mı daha etkileyiciydi, ya da takım zor ana geldiğinde hangisinden sizi kurtarmasını beklersiniz.
Bu sistem yine de Brezilya'yı bir noktaya kadar taşıdı, hatta belli zamanlarda iyi futbol bile göründü ama Elano'nun sakatlığı takım içerisinde bütün dengeleri bozdu. Türkiye'de gösterdiği performansla yerden yere vurulan bu adamın Brezilya sistemi içerisindeki önemi çok büyük. Bana kalsa Elano'nun sezon içerisinde yaptıklarından sonra onu kadroya almazdım ama dediğim gibi Dunga'nın belirli bir sistemi ve futbolcuları var, asla da yolundan dönmüyor. Yine de kadroda olmaması gereken isimlerden olan Elano, turnuvada harika bir performans gösterdi. Bu arada kadroda olmaması gereken diğer isimlerden Elano'yu ayırmak lazım. Çünkü diğerleri sezon içerisinde nasıllarsa öyle devam ettiler. Mesela Felipe Melo. Neden bidon olduğunu bizlere bir kere daha kanıtladı.

Neyse biz konumuza dönelim. Elano'nun ilk iki maçta gösterdiği müthiş performansı akıllara getirelim. Robinho ve Kaka'yı dengeleyen isim konumundaydı. Maicon ile de müthiş bir uyumu vardı diyebilirim. Brezilya da kendisine müthiş bir sorumluluk verdi, hatta takımın gizli lideriydi desem bile abartmış olmam. Elano'nun sakatlığından sonra ise Brezilya'nin hücum performansının dengesi oldukça bozuldu. Maicon sağdan yine etkiliydi ama Dani Alves'le uyumlarından söz etmek güç. Aynı şekilde Kaka & Robinho & Dani Alves etkisi de pek fazla olmadı. Zaten formsuz olan Kaka'nın da sorumluluk almaktan uzak olması Brezilya'nın elini kolunu iyice bağlamış oldu. Kısacası Elano'suz Brezilya bu sistemle daha fazla yapamadı. Ama her zaman dediğimi yine diyeyim, bu sistem Brezilya'nın sistemi değildir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder