4 Ağustos 2010 Çarşamba

Valencia Ne Yapmaya Çalışıyor?

Aslında cevap basit: Yeniden yapılanma. Ama onun bile bir âdâbı, ne bileyim bir mantığı olur; o yok işte Valencia'da. Bardağı(mı) taşıran son damla ise Euro 2008'den sonra takımın kaptanlığına getirilen Marchena'nın, ezeli rakip Villarreal'e geçtiğimiz günlerde satılmış olması oldu. Takımın geleceği olacak denilen Silva'nın ve neredeyse bayrak adam kıvamına gelmiş olan Villa'nın da bu sene satılmış olmasını hiç söylemiyorum bile! (Birinci dereceden ünlem)

Aslında 1998'den beri bir çıkış ve çok ironik olsa dahi bir krizin içerisinde Valencia CF. O yıldan itibaren değerli İspanyol oyunculara yatırım yapmasına, sürekli yüksek (çok yüksek) bonservis bedelleriyle oyuncu satmasına; 2 kere lig kupası, 1 kez Uefa ve Süper Kupa kazanmasına; ve 2 kez Şampiyonlar Ligi'nde final oynamasına "rağmen". Rağmen tırnak içerisinde evet; çünkü o kadar ironik ki bu söylediklerim. Bir yanda bir "başarı" var Avrupa çapında; ama bir yanda da -oyuncu da satılmasına rağmen- bir "finansal dengesizlik" var.

Minicik bir örnek: Valencia'nın yeni stadı Nou Mestalla, 2009'un yaz aylarında bitirilecek kıvamda iken finansal problemler yüzünden yapımı durduruldu. Bam!!

Kısacası baktığımız zaman bir takım ancak bu kadar "kötü" yönetilebilirdi taraftarlar ve yetiştirdiği jenerasyon açısından. Hatta bırakalım taraftarların çok sevdiği isimlerin bir bir satılmasını; bu günden itibaren Valencia'ya "büyük takım" dedirecek bir tane yıldız oyuncusu dahi kalmadı. "Yerine bu var artık." diyebileceğimiz oyuncusu bile yok, Mata dışında (ki o da satılabilir bu sene). Son olarak giden de Kaptan Marchena oldu. Daha önce giden Kaptan Mendieta ve Ayala'dan sonra 3. kez bir kaptan daha ayrıldı takımdan. Baraja ve Canizares'in -zorunluluktan mı, değil mi anlaşılamayan- "emeklilik" kararlarını saymıyorum bile! (İkinci dereceden ünlem)

Ne diyelim hayırlısı olsun. Yeni inşa edilen "Nou Mestalla" nasıl dolacak bu oyuncularla çok büyük merak içerisindeyim bir Valencia sempatizanı olarak. Hiçbir zaman mükemmel kullanılamayan, o mükemmel jeneresyon"lar"ın (bu tırnak bile çok şey anlatabilir) kaça, nereye ve niye gittiklerine kronolojik olarak bir bakalım ve yazımızı da noktalayalım isterseniz. İşte olay liste (gülücük buradaydı):

Claudio López: 96-2000 yılları arasında taraftarların sevgilisiydi. O zamanlar "İtalya'nın Valenciası" olmak isteyen çılgın Lazio'ya satıldı. Ona tam 35 Milyon Euro ödenmişti. Taraftarlar Aimar ile bir nebze de olsa Lopez'in yokluğunu unuttu. Lopez ise Lazio'da bekleneni hiçbir zaman veremedi; ancak yıldız oyuncuya susamış Laziolular onu çok sevdi. 2004'den sonra tabir yerinde ise: Unutuldu.

Gaizka Mendieta: Valencia altyapısından yetişmiş olan karizmatik, kaptan, lider, orta saha oyuncusu Mendieta; takım arkadaşı Lopez'den bir sezon sonra İtalya yollarına düştü. Tabii ki dönemin para babası Lazio'ya gitti. Tamı tamına 48 Milyon Euro karşılığında. 2004'den sonra unutulmaya yüz tutan oyuncular kervanında yerini aldı. Valencia'daki son 2 sezonununda Avrupa'nın en iyi orta saha oyuncusu ödülünü kazamıştı.

Kily González: Taraftarların o dönem Lopez ve Ayala ile çok sevdiği Arjantinlilerden olan "Kily" Inter yolunu tuttu. O dönem Inter ve Lazio'ya gelen her oyuncu da olduğu gibi başı sakatlıklardan bir türlü kurtulamadı. (Bonservis bedeli olarak ne kadar ödendiğini yazarınız bilememekte.)

Pablo Aimar: 2001-06 yılları arasında Valencia'da oynadı. Taraftarların Kempes'den beri en sevdiği Arjantinli olan, uğruna şarkılar bile bestelenen Aimar, 2006-07 sezonuna girilirken 12 Milyon Euro'ya Zaragoza'ya satıldı. 2006'nın Nisan ayında menenjit olan Aimar satılırken bu hastalığı ve Betis'de kiralık oynayan Silva'nın çok daha büyük bir oyuncu olacağı düşüncesi bu satışın nedenleri arasındaydı. Aimar halen Benfica'da futbol yaşantısını sürdürmekte.

Roberto Ayala: 2000-07 yılları arasında Valencia'da oynayan Ayala, çok büyük vefasızlık yapılarak takımdan gönderilen oyuncuların başında gelmektedir. Kendisine -bir zamanlar takım arkadaşı olan- dönemin sportif direktörü Carboni tarafından yeni sözleşme sunulmamıştır. O da Villarreal ile sözleşme imzalasa da, o dönem Arjantinlilerin çokça bulunduğu Zaragoza'ya gitmiştir, kontratındaki "6 milyon Euro'yu getiren Ayala'yı alır" maddesince. Yeni sezon için Racing Club ile anlaştı.

Santiago Cañizares: 1998-2008 yılları arasında Valencia'nın kalesini koruyan panterdi. 2007- 08 sezonun sonunda emekliğini açıklamıştır. '69 doğumludur. İronik olan şey ise 2009-2010 sezonunda kaleyi '71 doğumlu Real Madrid eskisi César korumuştur (!)

Rubén Baraja: 2000-2010 yılları arasında orta sahayı toparlama işleri ondan sorulurdu. Hatta ona güvenilerek zamanında Mendieta satılmıştır. O da bu güveni boşa çıkartmamış, son 1-2 sezonu dışında Valencia'nın hep en istikrarlı oyuncusu olmuştur. Bu sene sonunda coşku ile jübilesi yapıldı.

David Villa: 2006-2010 yılları arasında takımın gol makinesi idi. 40 Milyon Euro'ya 2010-11 sezonunu geçirmek için Barça'ya gitti. Takım bir bayrak oyuncusunu daha kaybetti.

David Silva: 21 numarayı Aimar'dan devir aldıktan sonra kendisini sevdirse de, tam olarak istenilen düzeye çıkamamıştır. Ancak genç yaşta Valencia'dan ayrılarak ileride yapılacak olası bir vefasızlık örneği ile karşı karşıya kalmamıştır. Değeri 25 Milyon Pound olarak açıklandı.

Carlos Marchena: Kaptan da gitti. 2001-2010 yılları arasında Valencia'daydı. Ayala ile birlikte forma giymeye başlayan Marchena önümüzdeki sezon ezeli rakip Villarreal'in başarısı için ter dökecek. Bonservis bedeli açıklanmadı.

Yazarın kişisel notu: Vicente ve Joaquin ne zaman gidecek acaba? İkisini de bitirdi bu takım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir