Finale Bir Kala: Rakip Sırbistan

Tarihimizde bir ilki gerçekleştirdik ve Dünya Basketbol Şampiyonası' nda adımızı yarı finale yazdırdık. Ancak o gün de belirtmiştik ki; henüz işimiz bitmedi. Finale; madalya kazanmayı garantilememize bir maç kaldı. Bu gece 21.30' da herkesin kalbi 12 Dev Adam için atacak!

Rakibimiz turnuvanın genç takımlarından olan Sırbistan. Çok kaliteli bir kadro olmasına rağmen isim isim baktığımızda çıkıp tek başına maç kazandıran bir oyuncu yok ama onların silahları da bu değil zaten. Takım olarak bütünleşip; sahaya muhteşem bir takım oyunu yansıtıyorlar. Bu noktada Koç Ivkovic' e çok ciddi saygı duyuyorum. İyi bir koçun takıma neler katabileceğini, elindeki malzemeden nasıl en iyisini alabileceğini tüm dünyaya gösteriyor.

Sırbistan buraya gelene kadar Hırvatistan ve İspanya maçlarını son saniyede kazandı. Biz ise neredeyse ciddi bir şekilde dördüncü periyot dahi oynamadık. Bizden fiziksel olarak daha yorgun oldukları aşikar. bu durumu maçın ilerleyen dakikalarında avantaja çevirebiliriz.

Genel olarak rakipte Teodosic' ten çekiniyoruz. Teodosic benim de çok beğendiğim harika bir oyuncu. Ama bana Teodosic mi yoksa Slovenya' nın Dragic-Lakovic-Becirovic rotasyonundan mı korkarsın derseniz, ben Slovenya' dan derim. Bu takımın savunması da Slovenleri bile durdurduğuna göre, günümüzde olursak biz Teodosic' ten değil, Teodosic Ömer-Sinan-Kerem üçlüsünden korksun. Slovenya maçı sonrasında: ''Bizim en önemli silahımız rakip takımın guardlarını kitleyip onlar oyundan silmek.'' demiştim. Bu silahı nasıl kullanacağımızı bu gece tekrar izleyeceğiz.

İstatistikler her zaman doğruyu söylemez ama son paragrafta biraz da istatistiklerden bahsetmek istiyorum. Sırbistan 90 sayı ortalamasıyla, Amerika' nın ardından ikinci. Bizim ise 83.3 ortalamamız var ve turnuvada bu kategoride dördüncüyüz. İstatistiklerde asıl dikkat çeken konu ise turnuvanın en kötü serbest atış yüzdesine sahip takımı olmamız.%59.3 ortalamayla 24 takım içinde 24.' yüz. Sırbistan ise bu kategoride en iyi takımlardan. Sırbistan bu kötü istatistiğimizden yararlanmaya çalışacaktır. Serbest atış çizgisine giden oyuncu atışı kaçırdığında kesinlikle moralini bozmamalı. Bu noktada taraftara düşen görev onlara sürekli destek olmak. Umarım gece maç yazısının konusu ''altın''a bir adam daha yaklaşmamız olur.