22 Aralık 2010 Çarşamba

Biraz Düşünelim / Gaziantepspor 1-1 Galatasaray

Son zamanlarda mevkisi olmadığı halde başka mevkilerde kullanılan futbolcuları düşünüyorum. Sanki alttan gelecek isimlere biraz haksızlık yapılıyormuş gibi geliyor. Forvetsiz günlerde Arda'yı oynatıp, Anıl Dilaver ya da Cem Sultan gibi gençleri hiç düşünmemek gibi. Bu Rijkaard'ın büyük bir yanlışıydı. Hagi'de de durum farklı değil aslında. Musa Çağıran, Cumhur gibi gençleri görmek yerine Hakan Balta'yı hatta Neill'i orta sahada izliyoruz. Gerçi Mustafa Sarp'lı, Barış Özbek'li orta sahanın ardından kimi izlesek gözümüze hoş gelecek durumlar yakalamak mümkün ama kafama takılan soru şu?

Hakan Balta ve Neill orta sahada gerçekten müthiş işler yaptı mı yoksa kafamıza işlenen kötü orta saha hattı yüzünden bize çok mu müthiş görünüyor?

Cana'nın yokluğunda o sertliğe uygun kullanabileceğimiz tek isim Neill'di. Konyaspor maçında sağ bek olarak izlediğimiz Neill'i bu maç orta sahanın ortasında, Hakan Balta'yı ise maystro rolünde izledik. Bunlar ezber bozan değişiklikler aslında. Neill'in top tekniğinden ve oyun zekasından yola çıkarak rahatlıkla orta saha oynayabileceğini düşünüyordum zaten. Asıl değişim ise Hakan Balta tarafındaydı. Konyaspor maçında ön libero olarak izlediğimiz bu futbolcu, Gaziantepspor maçında oyun kurucu gibiydi. Ayakları çok hızlı değil ve bu da seri olmasını engelliyor ama onun da top tekniğinin iyi düzeyde olması Galatasaray orta sahasında fark yaratmasını beraberinde getirdi. Nitekim ikinci yarıda yerine Arda girdiğinde Galatasaray'ın rakip kaleye gitmekte zorlandığını gördük, Arda'nın fizik yetersizliği Galatasaray hücumlarını oldukça yavaşlattı. Şunu söylemek lazım, takımda gidecekler listesini oluşturduğumuzda ilk sıralarda yerini alan Hakan Balta'yı bir anda yeniden düşünmeye başladık. Her ne kadar o mevkide oynayabilecek genç futbolculara bir türlü şans gelmeyeceğini bilsekte, Hagi'nin bu değişimleri uyguladığını görmek güzel. Pino'dan iyi bir forvet yaratma konusunda önemli adımlar atan Hagi'nin şu orta saha sorununu da içerden çözebilmesi çok olumlu olacak.

Ayrıca Galatasaray'da felsefe anlamında değişimleri de görmek çok güzel. Konyaspor maçında da rakibe nefes aldırmayan, mücadele eden takımın bu maç üzerine biraz daha koyarak ilerlediğini gördük. Çağlar'ın sol beke geçmesi stoperler açısından büyük sigorta, hücum olarak istenilen düzeyde olmamasına rağmen takım savunması adına çok önemli bir ekstra oldu. Ayrıca Neill'in Cana rolünü üstlenmesi, Hakan Balta'nın orta saha direncine katkısı falan derken Ayhan Akman bile göze iyi görünmeye başladı diyebilirim.

Ama hücum tarafında sıkıntı var. Baros'un varlığını her maç arıyoruz, çok basit goller kaçıyor. Hücum rotasyonunda repertuarı geliştirmenin şart olduğunu düşünüyorum. Aydın Yılmaz'ın çok yeterli olduğunu söyleyemem, aynı şekilde Serdar Özkan girdiğinde de oyun içerisinde iyi bir tesiri yok. Bu durumda da bütün yük Kewell'a kalıyor ama o da oyunun bir bölümünden sonra düşüyor. Konyaspor maçında Anıl Dilaver'in etkisi bize nefes aldırmıştı ama Gaziantepspor karşısında aynı ekstrayı yaratamayınca takım bir bölümden sonra durdu. Arda'ya çok güveniliyordu ama onun da fizik olarak biraz daha ilerlemesi gerekiyor. Ayrıca Hagi'nin de Arda'yı oyuna sokunca 4-3-3'den 4-2-3-1'e geldiğini gördük. Büyük ihtimalle de ligin ikinci yarısında forvet arkasında Arda'ya şans tanıyacaktır.

Gaziantep deplasmanında takımın böyle mücadele etmesi, maçın başında gelen golde yapılan hata dışında savunma olarak güven vermesi iyiydi. Ayrıca bu deplasmandan alınan bir puan da oldukça avantaj veren bir durum. Galatasaray'ın bu gruptan rahatlıkla çıkacağını düşünüyorum. Şimdi gelecek transferlere konsantre olmak gerekiyor ve yeni düzeni ancak o zaman konuşmak mümkün olacak.

Stat: Kamil Ocak

Hakemler:
Bülent Yıldırım, Hakan Atilla Gökbilgin, Hüseyin Fidan

Gaziantepspor:
Karcemarskas, Yalçın, Elyasa, Emre Güngör, Murat Ceylan, Zurita (Dk. 83 Alper Akçam), Şenol, Serdar Kurtuluş (Dk. 62 Orhan Gülle), Olcan, Popov, Julio Cesar De Souza (Dk. 64 Beto)

Galatasaray:
Aykut, Lucas Neill, Çağlar, Gökhan Zan, Aydın (Dk. 75 Anıl), Ayhan, Pino (Dk. 61 Serdar Özkan), Hakan Balta (Dk. 46 Arda Turan), Serkan Kurtuluş, Servet, Harry Kewell

Goller:
Dk: 6 Popov (Gaziantepspor), Dk. 12 Pino (Galatasaray)

Sarı Kartlar:
Dk. 26 Serdar Kurtuluş (Gaziantepspor), Dk. 14 Lucas Neill, Dk. 25 Ayhan, Dk. 31 Çağlar, Dk. 53 Gökhan Zan (Galatasaray)

2 yorum:

  1. Neden Arda'nın girdiği üzerine değil neden Ayhan'ın çıkmadığı üzerine, neden Anıl'a 11'de şans verilmeye devam edilmediği üzerine, neden hakettiği halde İnsua'nın oynamadığı üzerine ya da neden Musa ve Batdal'ın ısrarlar oynatılmaması üzerine düşünmek daha mantıklı olur.

    YanıtlaSil
  2. Günümüz futbolunun en kilit noktası artık orta saha ve defansın beraber oyun kurabilmesidir. Bunu başaran takımlar ( daha doğrusu oyuncular) başarıyı yakalıyor. Yani Ayhan-Servet-Barış-Mustafa ve hatta Sabrinin bu görevi 10 üzerinden 1.5 en fazla 2 puan alabilirler çünkü kapasiteleri bu çünkü bu adamlara futbol böle ögretildi çünkü bu adamlara alt yapıda sadece mücadele edin dendi. Eeee bugun avrupa takımları total futbolun güzel örneklerini sergilerken bizim ülkemizde bunu yapan 1 takım dahi yok herkes fizik ve mücadele gücünden bahsediyor futbol oynamakla bi ilgileri yok çünkü ÖĞRETİLMEDİ!!!!!!1

    Yani orta saha rotasyonunda Cana-Cumhur-Musa
    Defans ise Neill ve Semih kayanın kullanılması gerekiyor.

    Yani Ayhan-Barış-Mustafa-Servet ile maç kaybetmek kolay ama total futbola yatkın , ayak bileklerine hakim , oyun okuyuculuğu fazla olup fizik güçleri tam yeterli olmayıp bir okadar kırılgan ve çabuk küstürülmeye alışık alt yapı oyuncularımız ile maç kaybetmeye yeğlerim.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir